Sert

42.9K 428 71
                                    

5637 kelimelik bölüm yazdım arkadaşlar. Sonuna kadar okuduysanız helal olsun yani. +18 içerir ona göre.Öyle bir gaza geldim ki yazdım gitti valla. Şimdi gidip uyuycam. Sizi çok seviyorum. Çok yoruldum galiba. İyi okumalar yorumlarınızı bekliyorum.


~~~~~~~~~~

"Anne?.." 

Dudaklarımdan fısıltıyla sadece bu kelimeler dökülmüştü. Annemin üzerindeki adam kendini geri çekip yorgana sarıldı. Annem de şaşırmış bir şekilde yerde duran bornozu aldı ve üzerine geçirmeye çalıştı. 

"Masal? Kızım?" diyerek üzerine bornozu giyip belindeki kuşağı bağladı. Odadaki ağır kokuya dayanamayarak geri geri kendi odama doğru gitmeye başladım. İstemiyordum. Annemi şuan görmek istemiyordum. Beni hiç mi önemsemiyordu? Hastanede komadayken yattığım tüm gün boyunca bir kere gelmişti yanıma bu adam için mi? Bir adam için mi? Hayır tamam hayatına yeni biri girebilir. Hatta tekrar evlenebilir ama taburcu olduğum gün beni görmeye bile gelmemesi...

Gözyaşlarım engelleyemediğim bir şekilde akıyordu gözlerimden. Bir anne evladına hiç mi değer vermez? Odama hızla girdiğimde kapıyı sertçe çektim. Peşimden geliyordu biliyordum. Ama onu dinlemeyecektim. Hayır. Dolabımın üstündeki valizi aldım ve dolabımda ki her şeyi içine tıkmaya başladım. Arkamı dönüp masama baktığımda Emre'den kalan eşyaları görmek içimi daha bir burktu. Bana aldığı hediyeler, kutular, resimlerimiz.. Annem odaya girdiğinde beni durdurmaya çalışıyordu. 

"Masal bir durup beni dinler misin?"  Hayır olay annemi biriyle yatarken yakalamış olmak değildi. Beni önemsememesiydi. Umurunda olmamamdı tüm olay. Öz kızını. Şu hayatta on sekiz senesini feda ettiği kızını hiçe saymasıydı. Yeteri kadar eşya aldığıma inandıktan sonra kumbaramı da içine attım ve valizi kapadım. Anneme dönüp 

"Evet dinliyorum seni anlat." dedim hafif titreyen sesimle. Göz yaşlarım istemesem de akıyordu.

"O adamla bir süredir görüşüyoruz. Yani sevgilim bunu bana çok mu görüyorsun? Yalnız bir hayat geçirmek istemiyorum Masal. Sen gidince ben ne yapacağım hiç düşündün mü?" dedi. Böyle bir cevap vereceğini biliyordum. Çünkü basit düşünüyordu.  

"Bunun cevabı çok basit değil mi?" dedim sert bir sesle.

"Neymiş cevabı?" dedi ellerini beline koymuş cevabımı bekliyordu. Psikopat gibi sadistçe gülümsedim. Hatta durdum kahkaha attım. Evet psikolojime iyice sıçmıştım. Gülmeyi kestiğimde gözlerimden akan yaşları silmeye gerek bile duymadan 

"Dört ay olmadığım gibi sevgilinle yatmaya devam edeceksin." diye bağırdım. Ağladığımdan ötürü sesim çatlamıştı.

"Masal. Alakası bile yok sen olmasan ben ne yaparım?" dedi gözleri dolmuştu.

"Anne taburcu olduğum gün beni görmeye gelmedin bile. Onun yerine içerideki adamla sevişiyordun lan. Ben senin kızınım kızın." daha çok bağırıyordum. Deli gibi saçlarımı karıştırıyor ,kafamı sağa sola sallıyordum.

"Tüm komada olduğum zaman boyunca bir kere gelmişsin ulan. Bu mu ben yokken ne yapacağım kısmı?" 

"Masal lütfen dinler misin beni?"

 "Söyle neyi dinleyeyim? Söyle hadi bekliyorum." 

"Dayanamadım kızım. Hem çalışıyorum biliyorsun. Mertler-"

"Keşke o arabada İris değil de ben ölseydim. Keşke o komadan hiç çıkmasaydım ölseydim. Vicdan azabından geberseydin." dedim ve valizi aldığım gibi dış kapıya yürüdüm. 

BEDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin