YARI FİNAL

7.9K 202 78
                                    

Ne sınav ne insanlar ne de nasıl olduğum umurumdaydı.

Bildiğiniz depresyona girmiş yataktan çıkmaz olmuştum.

Ablamda rahat edemeyeceğim için Gamze'nin evine atmıştım kendimi.

Kıvanç düşünmem, kendimi toparlamam için zaman tanımıştı bize.

Ama ona da böyle yaparak zarar verdiğimi biliyordum.

Yatakta doğruldum ve karşıdaki aynada kendime tiksinerek baktım.

Bir haftadır banyo yapmamaktan dolayı yağlanmış saçlarım, şişmiş gözlerim ve morarmış göz altlarım...

Yemek bile yemiyordum artık. Gamze arada sırada bir lokma sokabiliyordu o kadar.

Neden böyle yıkılmıştım?

Sürünerek odadan çıkıp banyoya gittim.

Gamze evde yoktu yani rahat rahat depresyonumu devam ettirebilirdim.

Saçımı gelişi güzel bir topuz yapıp elimi yüzümü yıkadım.

Ellerimi lavaboya dayayarak, yüzümden düşen damlalarla aynada kendime baktım.

"Hayata dönme vakti. Demir'i unutuyoruz ve yola devam ediyoruz. Hadi bakalım!" diyerek duşa attım kendimi.

Biraz daha kendime gelmiş bir halde saçımı havluya kurularken evden gelen yemek kokusuyla açlıktan öldüğümü fark ettim. Zaten şekerim düşmüş olacak ki gözlerim sürekli kararıp duruyordu.

"Bebek?" diye seslendim içeri.

"Aşkıım aç mısınn?" diye bağırdı Gamzem

"Hem de kurt gibii." diyerek bornozumla ve kafamdaki havlumla salona girdim. Karşımda gördüğüm Ufuk ise sinirlerimin tepeme atmasına neden oldu.

"Misafirimiz olduğunu söyleseydin keşke." dedim sitemle Gamze'ye

"Ufuk misafir mi sayılır bebeğim ya?" dedi normal gibi.

"Benim için o bile değil." diyerek yukarı, kaldığım odaya çıktım ve giyindim. Saçlarımı üstün körü kurutup topuz yaptım ve aşağı indim.

Gamze masayı hazırlarken şen şakrak Ufuk'la sohbet ediyordu. Beni görünce kocaman bir öpücük kondurdu yanağıma.

"Aramıza geri hoş geldinn." dedi kollarımdan tutup bana gülümserken.

Başımla bi "hoşbulduk" dedim.

"Bir haftadır ölü gibiydi. Bir ara intihar edecek diye o kadar korktum ki anlatamam." diye Ufuk'a anlatmaya başladı.

"Gamze çeneni kapa." diye buz gibi bir tonda konuşunca şaşkınlıktan gözleri kocaman oldu.

"B-ben, ben peki." diyerek bir bana bir Ufuk'a baktı. Patates kızartmasını görünce istemsizce gözlerim parladı ve sofraya oturup yumulmaya başladım.

"Kıvanç bugün gelebilirmiş." dedi Gamze.

"Gelsin. İyi olur oturur konuşuruz hem." dediğinde Gamze biraz tereddütlü gibiydi.

"Bak emin misin? Kıvanç ile bir şeyleri bitirmeye kalkma sakın. Seviyorsunuz siz birbirinizi." dedi Gamze korkuyla. Ufuk ise tepkilerime bakıyordu bense sadece yemek yiyordum.

"Öyle bir niyetim yok. Yok yere ilişkimi mahvedecek değilim." dedim kararlı bir şekilde.

Hayata tutunmak zorundaydım. Kıvanç'ı seçmek zorundaydım. Çünkü Kıvanç benim için doğru olan tek şeydi. Beni kendime getirebilecek ve ne kadar farklı olsakta beni ben olduğum için sevebilecek tek kişiydi.

BEDENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin