H.K.D.-23

7.6K 450 138
                                    

İYİ GECELER BENİM CANIM OKUYUCULARIM.. BOMBA GİBİ BİR BÖLÜMLE GELDİM DESEM YERİDİR... :) BU YARAMAZ YAZARCIĞINIZ ORTALIĞI KARIŞTIRMAYI ÇOK SEVİYOR DA.. :) 

BÖLÜME GEÇMEDEN ÖNCE KISA BİR ŞEY SÖYLEMEK İSTİYORUM.. ÜLKE GÜNDEMİNDEN HERKES HABERDARDIR EMİNİM. BİR RİCA, PATLAMALARDA HAYATINI KAYBEDENLERE BİR FATİHA OKUYALIM.. TEŞEKKÜRLER.. SAĞLIK VE MUTLULUKLA KALIN..

Yazar: Meh-Pare

Bölüm: 23(Gitti..)

ZÜMRA..

Duyduklarım üzerime tonlarca ağırlık yüklemişti sanki. Elim ayağım bir anda boşaldığında karşı daireye götürdüğüm yemek tabağı elimden kayıp düştü. Çıkan gürültüyle beni fark eden Yiğit'le göz göze geldik. Hemen arkamda duran Rana benim durumumu fark edip kapıyı gürültüyle kapattı. Beni kolumdan tutup sürükleyerek odama götürdü. Ona bir tepki gösteremiyordum.

-Buradan sakın çıkmıyorsun! Emin ol biraz sonra gelecek konuşma onunla. Hatta kov burdan, tamam mı?

Cevap veremedim. Çünkü yüreğimdeki ağırlık, boğazıma takılan yumru konuşmamı engelliyordu. Sadece başımı sallayarak onu onayladım. Şiddetle çalmaya başlayan kapının sesiyle Rana odadan çıktı. Arkamı dönüp cama yaklaştım. Gözlerimi karşıdaki parkı aydınlatan sokak lambalarının üzerine dikip derin nefesler alarak sakin olmaya çalışıyordum. Onun sesi kulaklarıma dolduğunda gözlerimi kapayıp yumruğumu sıkarak tekrar derin bir nefes aldım. O sırada odanın kapısının açıldığını duydum ama o tarafa dönmedim. Ona bakarsam ağlayacağımı farkındaydım. O yüzden omuzlarımı dik tutmaya gayret ederek yumruğumu sıkmaya devam ettim.

-Zümra?

Derin bir nefes aldım,

-Ne istiyorsun? Sesimdeki soğukluk takdire şayendi. Bunu başarabildiğim için kendimi tebrik ettim.

-Zümra bak, beni yanlış an..-

-Az mı geldi aşağılamaların. Devam etmek için mi geldin? Bunları söylerken ona döndüm. İçimde yaşadığım savaşın soğukluğu yüzüme ve sesime o kadar yansımıştı ki o bunu fark ettiğinde geri adım attı.

-Ben..-

-Kes! Ne yüzünü görmek ne de sesini duymak istiyorum. Şimdi Defol!

Yüreğimde yaralar açan sözler ağzımdan o kadar sert çıktı ki ben bile bir an için irkildim. Ama olması gereken de buydu. Daha fazla onu görmeye tahammülüm yoktu. sesini duymaya, kokusunu hissetmeye.. O da gitmesi gerektiğini anlamış olacak ki son kez bana bakıp odadan çıktı. Birkaç saniye sonra ise şiddetle çarpan kapının sesiyle tamamen gittiğini anladım. O sırada odaya giren Rana ve Hülya'yı görür görmez dizlerimin bağı çözüldü. Görüşüm bulanıklaştı. Dizlerimin üzerine çöküp sırtımı yatağımın kenarına yaslayıp ağlamaya başladım. Ağlamam o kadar şiddetliydi ki kızların hepsi teker teker odanın içine doluştu. Ne kadar ağlarsam ağlayayım yüreğimin ağrısı geçmiyor sanki daha çok sızlıyor gibiydi. Derin nefes almaya çalışsam da boğazımdan kopup gelen hıçkırıklar buna engel oluyordu. Yavaş yavaş nefesim daralmaya başlayınca, Hülya durumu fark etmiş olacak ki spreyi alıp bana uzattı. Bir iki kez içime çektim. Ancak boğazımı yakan acımsı tat öksürmeme neden olduğu için gözlerimden daha çok yaş gelmeye başladı. Ben başım önüme eğik öylece dururken omzuma değen sıcacık elleri hissetmemle başımı kaldırdım. Mücahit ağlama der gibi gözlerime bakarken bir yandan da destek olurcasına omzumu tutuyordu. Rabia ise hemen yanında onun elini tutuyordu. Onun da gözleri dolu doluydu.

-Özür d..dilerim, dedim sesim ne kadar kısık çıksa da. İkisinden de ses çıkmayınca boğazımı temizleyip devam ettim.

-Bu iki oldu. Mutluluğunuzu berbat ediyorum, dedim. Sonrasında ise acı bir tebessüm yerleşti yüzüme. İkisi de aynı anda bana sarıldı.

HÜZÜNLÜ KALPLER DURAĞI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin