***
media da Yiğitin Zümraya olan bakışları var...
Aslında içi gidiyor da çaktırmıyor sıpa.. :) :D
Bi de keyifli okumalar :) lütfen beğenin ve arkadaşlarınıza önerin. Teşekkür ederim..
***
Yazar: Meh-Pare
Bölüm: 6 (Zor Kararlar,Şaşırtan Davranışlar...)
Profesör William Dawn derse başladığı için Zümra söyleyeceklerini yutup hışımla önüne dönünce Yiğit kıkırdadı. Onun bu tavrı Zümra'nın daha da sinirlenmesine sebep oldu. Genç kız bakışlarını profesörden ayırmadan hafifçe Yiğit'in tarafına eğilip, sıktığı dişlerinin arasından tıslarcasına;
- Ne yapmaya çalışıyorsun sen? diye sordu. Yiğit genç kızın bu tavırlarıyla daha da neşelendi.
- Sadece bana emanet edilen şeylere sahip çıkarım. Şimdi de öyle yapıyorum, diye cevapladı Zümra'yı. Onun bu umursamaz tavrı Zümra'yı daha da çileden çıkardı. Ayakkabısının topuğuyla Yiğit'in ayağına sert bir darbe indirdi. Acıyla yüzünü önündeki masaya gömen genç adama yaklaşıp kulağına;
- Benden bir eşyaymış gibi bahsetmemen gerektiğini anlamışsındır umarım, diye fısıldadı. Sonrasında hafifçe tebessüm etti. Yüzündeki gülümsemeyle tam geri çekilecekken genç adam onu kolundan yakaladı. Başını bir şeyler söylemek için genç kıza çevirdiğinde yüzlerinin birbirine yakınlığı ikisininde yutkunmasına sebep oldu. Zorda olsa Zümra'yı bırakıp geri çekilen Yiğit oldu. Hemen ardından genç kızda kendisini toparladı ve başını ders anlatmaya devam eden profesöre çevirdi. Zümra bakmaya cesaret edemese de Yiğit ara ara kaçamak bakışlarını genç kızın üzerine konduruyordu. Bir süre sonra bu yaptığını saçma bulup dikkatini profesörü dinlemeye verdi.
- Şimdi herkes istediği kişiyle de eş olabilir ya da grupları ben oluşturabilirim size kalmış. Ama unutmayın bu ödev dönem notunuzun büyük bir bölümünü etkileyecek. O yüzden arkadaşınızı iyi seçin. Şimdilik dersi bitirelim. Kalan on dakikada herkes grup eşini seçip bana bildirsin, diyerek dersi bitiren adamdan bakışlarını çekip Zümra'ya sabitledi. 'Acaba kimi seçecek?' diye iç geçirirken yanlarına yaklaşan daha önce görmediği çocuğa baktı. Zümra'nın önünde duran çocuk ona elini uzatıp;
-Selam, ben Ali, diye kendini tanıttı. Ancak Zümra önce çocuğun eline boş boş baktı sonra ne istiyorsun diyen bakışlarını yüzüne dikti. Bozulduğu her halinden belli olan Ali elini geri çekti. Tebessüm edip;
-Ödev eşin yoksa birlikte yapabilir miyiz ? diye sordu. Zümra alayla gülümsedi ve başını başka yöne çevirdi. Sonra tekrar Ali'ye dönüp;
-Hiç sanmıyorum. Bu ödev gayet ciddi ve benim bunu ciddiye alacak birine ihtiyacım var, diye cevapladı. Ali bir süre dikilip kaldı sonra veda ederek yanlarından ayrıldı. Yiğit ise neredeyse zevkten dört köşe olmuştu. Zümra'nın Ali'yi kibarca kovması hoşuna gitti. 'İşte benim kızım aferin sana' diye iç geçirdi. O sırada yanlarına yaklaşan genç kızı fark etti.
- Selam Zümra grup eşin kim acaba karar verdin mi ? diye sordu.
- Hayır Derya daha karar vermedim, diye cevapladı onu genç kız. Onun bu söylediğiyle Derya küçük bir çocuk edasıyla el çırptı. Bakışlarını Zümra'dan alıp Yiğit'e yönlendirdi. Elini uzattı genç adama,
-Selam, dedi. Yiğit en umursamaz tavrıyla kızın uzattığı elini kısaca sıktı ancak kıza bakmıyordu.
-Selam, diyerek Derya'ya aynı şekilde karşılık verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜZÜNLÜ KALPLER DURAĞI (Tamamlandı)
Romance01.06.17* Romantizm #36 * Aşk, edep ile güzeldir... ***** Uzun yıllardır sürüp giden bir arkadaşlık. Bu arkadaşlığın içinde büyüyen masum bir sevda kuşu ve bu sevda kuşunu yüreğine konduramayan bir adam... **** -Hani beni çok seviyordun ne o pes mi...