HKD/53

7K 409 83
                                    

Selamlar... Beklenen bölüm ile geldim. Ancak ne derece beğenilir yad beğenilmez bilmiyorum. Bölüm ile ilgili yorumlarınızı merakla bekliyorum. Birlikte oldukları kısım beni en zorlayan yer oldu. Çünkü yazdığım hikayenin edebine sığmayacak bir şey yazmak istemedim oraya. Neyse çok konuşmayayım ben. İyi okumalar. Okuyan herkesten geri dönüş bekliyorum. Hikayemize desek olursak bir yerlere gelebileceğimizi unutmayalım...

Yazar: Meh-Pare
Bölüm: 53(Masum Meleğim...)

Genç kız olduğu yerde öylece durmuş az önce genç adamın çıktığı kapıya bakıyordu. Düşündü bir an için.
Yiğit onu öpmekten ileriye gitmemişti. İstemediği hiçbir şeye zorlamamış, sıkmamıştı hiçbir zaman. Şimdi ise kendini tutamadığı için gittiğini biliyordu Zümra.

Yiğit için de zor olduğunu farkındaydı. Genç adamın ne kadar daha kendini tutabileceğini ise bilmiyordu. Onunda bir yere kadar dayanacak gücü vardı.
Ayakta dikilmeyi bırakıp arkasındaki sandalyeye çöktü. Kendini yargıladı bir süre içinde. Her açıdan Yiğit haklıydı. Bunu kabul ediyordu.

Genç kız, kendisi de istiyordu bir şeyleri yoluna koymayı. Ancak Yiğit'in en baştaki tutumu Zümra'nın yüreğine tarifi imkansız bir korku salıyordu. Yiğit'le olduktan sonra bir pişmanlık yaşamaktan korkuyordu. Yeni yeni rayına oturan ilişkilerinin temelindeki pürüzlerin tekrar gün yüzüne çıkması Zümra için kabus olurdu.

İçine düştüğü bilinmezlik ile öylece oturuyordu mutfak masasında. Yiğit'in ise yukarıda ne halde olduğu meçhuldü. Genç adam ileri gideceğini anladığında kendini tutan son bağı koparmadan kalkıp gitmişti. Zümra'nın istemediği bir şey yapmamak için.

Kocasıydı yukarıdaki adam. Onu seviyordu ve onun da kendine olan sevgisine güveniyordu. Ama aralarında olacak şeylere karşı hem utancı vardı hem de korkusu. Bunca zaman genç adama uzaktan bakmış. Yakınına dahi yaklaşamamıştı. Şimdi aralarında olan yakınlık ise öyle inanılmaz ve fazla geliyordu ki Zümra'ya, genç kız bir yerden sonra uymayacağını, bunun bir rüya olduğunu, düşünmeye başlamıştı.

Ama her yakınlaşmalarının ardından kendini frenleyip yanından kaçan adamı kaybetmek istemiyordu. İnanıyordu genç adamın sevgisine. Bunu gözlerinde görmüştü. Evliliklerinin gerçekliğine de inanıyordu. Bu ev ikisinin yuvasıydı. Yukarıdaki adam da kocası. Yiğit'in artık rahatsızlığından dolayı değil kendisini sevdiği için birlikte olmak istediğini de biliyordu.

Hastaneye yetiştirip doğumuna şahit oldukları, kendi adını taşıyan, Melek bebeği hatırladı. Yiğit'in bebeği tereddütlü tutup nasıl sevdiğini, kendi kucağına aldığında içine yerleşen heyecanı, kucağındaki bebeğe ve kendisine aşkla bakan adamın gözleri arkasında, böyle bir tablo için, özlem ile kavrulan duyguları ve isteği...

O an karar verip ayağa kalktı genç kız. Kendisi de istiyordu bundan emindi. Paspal haline bakıp güldü alayla.
-Kocanı böyle mi etkileyeceksin Zümra, diye mırıldandı. Aklına gelen fikirle gülümsedi. Kendi -eski- odasına çıktı. İki odayı birbirine bağlayan giysi odasına geçti sessizce. Diğer odanın kapısını kapalı görünce rahat bir nefes aldı. Şu anda bile yanakları alev almıştı, birde böyle hazırlanırken genç adama yakalanmak yerin dibine girmek olurdu.

Alacaklarını alıp odaya geri döndü. Kapıyı kapatıp her ihtimale karşı kilitledi. Hemen duşunu alıp odaya döndü. İlk iş saçlarını kuruttu. Sıra üzerini giymeye geldiğinde utançla baktı yatağın üzerine bıraktığı iç çamaşırı ve geceliğe. Ancak çok düşünmedi genç kız. Siyah iç çamaşırını giyindi. Üzerine de bordo renk saten mini geceliği geçirdi. Böyle olmayacağını düşünerek uzun sabahlığı giyindi en son. Kuşağı sıkıca beline sarıp bağladı. Şimdi biraz daha iyiydi.

HÜZÜNLÜ KALPLER DURAĞI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin