53.Bölüm-Satılık

34.4K 1.1K 296
                                    

Kaç gün oldu bilmiyorum, burada  sonum ne Zaman gelecek onu bekliyorum...

Beni bu iğrenç odaya kapattılar, her gün ihtiyaçlarımı karşılamak için yardımcı olmaya gelen kadınlardan öğrendiğim kadarıyla burası hayat kadınlarının bulunduğu bir genel ev. 

Amcamı en son kaçmaya çalıştığım gün görmüştüm daha sonra karşıma hiç çıkmamıştı. Umarım da çıkmazdı. Her gün içimde korkuyla uyuyordum, ben uyurken odama birinin girmesinden çok korkuyordum.  Bu yerden kaçmaya çok çalışmıştım fakat  peşimde beni adım adım kontrol eden yüzlerce adamdan  kurtulamıyordum.

Eren nerede kalmıştı?  Çok geç olmadan gelse iyi olurdu. Neden bu kadar uzun sürmüştü beni bulması bilmiyorum ama her gün başına bir şey geldiğini düşünerek ağlıyordum.  Aklıma kurduğum umarım gerçek değildi.

Üniversite hayalimde artık yalan olmuştu. Günlerdir okula gitmiyordum ve bu hafta mezuniyet vardı. Devamsızlığım dolayısıyla diplomamı  alamayacaktım. Eren'le evlenmemize de 8 gün vardı fakat bu lanet yerden çıkıp ona sarılamıyordum bile.

Kapı açılınca kafamı camdan çevirip gelen kişiye baktım. Adam elindeki  kutuyla bana yaklaştı.  Sert yüz hatlarıyla oldukça korkutucu gözüküyordu. Kutuyu bırakıp  o sert ve gür sesiyle yine tüylerimi diken diken yaptı.

"Bu gece  hazır ol!  Sana iş var, çok özel bir müşteri bu yüzden iyi hazırlan. Kızlar sana yardım etmeye gelecek, hır gür çıkarma yoksa unutamayacağın şeyler yaşatırım sana ve bundan zevk alırım." 

"Neden bunu yapıyorsunuz? Sizin anneniz ,kardeşiniz  yok mu?"  Adam ifadesiz bir şekilde arkasını dönüp odadan hızla çıktı.  Göz yaşlarım  hızla yanaklarımdan akarken tüm binayı inleticek kadar bağırdım. Neredeyse her saat başı ağlayarak geçiriyorum günlerimi. 

"Benden istediğiniz hiç bir şeyi gerçekleştiremeyeceğim.. Duyduğunuz mu?! Yapmayacağım."  Yatağın üzerindeki kutuyu yere fırlatıp üzerine çıktım ve ezmeye başladım.  "Ben hayat kadını değilim! Şerefsizler." Sırtımı duvara dayayıp bacaklarımı kendime çektim. Kafamı bacaklarımın arasına koyarken kollarımla da sabitledim... Titreyen bedenim durmuyordu, Eren'in  beni kurtarması gerekiyordu!  Tek başıma üstesinden gelemeyeceğim bir durumdu bu.

.............

Kaç saat ağladım çaresizliğime bilmiyorum, kendimi zavallı gibi hissediyordum.  Elimden hiç bir şey gelmemesi ne acı...

"Zırlamayı kes artık!" Başımdaki kadınlar dakikalardır benim susmam için uğraşıyorlardı.

"Bana bak güzelim hiç birimiz buraya güle oynaya gelmedik anlıyor musun? Hepimiz senin gibi kaçırıldık, zorla müşteriye çıktık. Alışıyor ama insan çünkü alışmak zorunda! Eğer baş kaldırırsan başını koparırlar, seni öldüreceklerini düşünme onlar öldürmüyorlar yavaş yavaş süründürüyorlar. Anladın mı? Hepimiz ilk tecavüze uğradı daha sonra işkenceler gördü ve boyun eğmeyi öğrendi." Kadın yarı öfke yarı acıma duygusuyla susmam için bir şeyler söylüyordu.

"Ben... Ben kabul edemem. Eren gelip kurtaracak beni, geldiğinde beni yenilmiş görmemeli." Odadakiler alayla güldü.

"Canım burayı arayıp kimse bulamaz. Bulsaydı bu zamana kadar bulurdu zaten değil mi?  Buraya giren bir daha geri çıkamaz bunu anlamıyor musun? Bu senin kaderin buna alışsan iyi edersin."  Tüm bedenim titremeye devam ederken kızlar saçlarımı yapıp makyajımın nasıl olması gerektiğini konuşuyorlardı.

"Gelen müşteri çok yakışıklı Esila baya şanslısın..." Kızlar gülüşürken tepki vermeden üzerimde yaptıkları şeyleri izliyordum. Günlerdir ağlamaktan göz yaşlarım kurumuştu  artık göz yaşlarımı içime akıyordu. 

MAFYA...?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin