Her vote ve yorum daha çabuk yb getirir.
medyada Eren'in enişteye yaptığı işkence var.Gözlerimi açtığımda tanımadığım bir odadaydım. Başım inanılmaz derecede ağrıyordu, yattığım yataktan yavaşça kalkıp oturur pozisyona geçtim. Neredeydim ben? En son eniştemden kaçıyordum, onu gördüm ,bana çarpan adam. Sanırım bayılmıştım. Ayağımdaki sargı bezleri çıplak ayak sokaklarda gezerken ne kadar hasar aldığımın ciddiyetini gösteriyordu.
Yataktan kalkıp kapıya doğru ilerledim, kapının kulpunu indirdiğimde beklediğim gibi bir sonuç alamadım. Kapı açılmadı!
"Kimse var mı? Yardım edin!" Bağırmaya başladığımda içeriden tıkırtılar geldi. Kapının kilit sesini duyduğumda bir adım geri gittim, kapı açıldığında yine onu gördüm. Kaşlarını çatmıştı, sinirliydi ve her an beni öldürebilir gibi duruyordu.
"Buraya gel." Korkuyla bir adım daha geriye attım.
"Esila, eniştenin sana tecavüz etmeye çalıştığını biliyorum!" Resmen kükremişti, bu adam nereden biliyor adımı? Ayrıca neden bağırıyordu?
"Gitmek istiyorum. Çekilir misiniz önümden?" Onu geçip kapıdan çıkacaktım ki bileğimi tuttu.
"Hiç bir yere gidemezsin." Yüz ifadesi çok ciddiydi.
"Beni burada zorla tutmazsın!" dedim onunla aynı ciddiyette.
"İster zorla ,istersen güzellikle." Bileğimi çekip ona karşı bir adım attım. Yüzündeki ifadesizlik ürkütücüydü.
"Sen kim oluyorsun da bana karışıyorsun.? Bana emir veremezsin!" onu itip arkamı döndüm ve odadan çıktım. Merdivenleri hızlıca inip çıkış kapısına koştum, bu koşma ayaklarımı sızlatsa da umurumda değildi
Tek hamlede kapının kulpunu çevirdim. Kilitli mi? Gerçekten mi? Yukarıdan inen adama baktım, bana ezici bakışlarını yönlendirdi ve ortadaki koltuğa oturup duvara bakmaya başladı, sanki bir şeyler düşünüyordu."Aç şu kapıyı." Beni duymamazlıktan geliyordu."Aç şu lanet kapıyı! Gitmek istiyorum." diyerek direttim.
"Kapa çeneni!" Bağırması beni yerimden sıçratmıştı. Hırsla onun çaprazındaki tekli koltuğa oturdum kollarımı göğüsümün üzerinde bağladım ve ona bakmaya başladım. Odanın kasvetli havasında sessizce birbirimize bakıyorduk.
"Beni nereden tanıyorsun. Kimsin sen?" cevap vermeyip önündeki duvara boş boş bakındı. Oflayarak sırtımı koltuğa yapıştırdım. O duvara ben ise ona bakıyordum. Esmer teni , keskin bakışları ve belirgin yüz hatlarıyla dikkat çekici bir tipi vardı.
Bir kaç dakika sonra kapıyı tanımadığım adamlar açtı. Kollarında baygın bir şekilde eniştem duruyordu. Şaşkınlıkla onlara baktım, beni burada tutmaya çalışan adam ayağa kalkıp eniştemin önüne geçti ve saçlarından tutup geriye doğru çekti , yüzüne baktı. Kanlar içindeydi. Büyük bir çığlık attım. Neler oluyordu?
"Büyük hatalar affedilmez." dediğinden bir şey anlamamıştım aslında ama sonra belinde çıkardığı silah çığlık atmama neden oldu. Hızla adama doğru koşup kollarına yapıştım.
"Yapma! Yapma..!" Çığlık çığlığa bağırıyor adamın kollarını çekiştiriyordum.
Silah sesinin kulaklarımda çınlaması yere çökmeme sebep oldu, ellerimi başıma bastırıp bağırmaya devam ediyordum. Kollarımda hissettiğim güçlü eller gözlerimi açmama neden oldu. Eniştem acıyla kıvranıyordu, kurşun bacağına denk gelmişti. Adam beni kaldırıp ayakta durabileceğim bir şekilde sabitledi.
"Abi." Arkadan gelen tanıdık ses adamın beni daha sıkı tutmasına neden oldu. Saniyeler içerisinde karşımda Fatih'i görmemle daha şiddetli ağlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA...?
General FictionKaranlık sokaklarda geçen yalnızlığın öyküsü... Aşk ile aydınlanabilir mi? Bir tarafta hiç sevilmeyen hayatı boyunca teyzesi tarafından hep dayak yiyen ürkek bir kız. Diğer tarafta ise büyük bir iş adamı, karanlığın sahibi mafyaların en tehlikelisi...