Herkese merhaba. lütfen burayı geçmeyin size söylemem gerekenler var. Öncelikle yazdığım bölümler arasından en uzun bölüm bu oldu . Tam 3645 kelime. Bölümü okurken şaşıracağınız kısımlar olabilir . Fazla uzatmadan ben bölüme geçeyim.
multi de Derek var merak edenler var ise.
Sizden bir şey isteyeceğim özellikle bu bölüme yorum yapar mısınız ? çünkü bayağı uğraştığım bir bölüm oldu . Ve sevgili arkadaşım Kezban! çok beklediğin bölüm sonunda yayında senden ve büşra dan çok teşekkür ederim beni yalnız bırakmadığınız için .
yorum ve oylarınızı bekliyorum.
Dolunaydan.....
İlk uyanan bendim sanırım çünkü saate baktığımda 9:18 idi. tekrar uyumaya çalıştım ama bir türlü uyuyamıyordum . Ben de odadn çıktım ve aşağıya mutfağa indim. Dolapları karıştırarak kahvaltı hazırladım.
Saate baktığımda 9:55 idi. Merdivenlerden ayak sesleri geliyordu.
Kapıya doğru baktığımda yağız gelmişti. Yanıma geldi ve yanağımdan öptü. "Günaydın meleğim." dedi. "Günaydın aşkım." dedim ben de . Biz yağızla mutfakta konuşurken yukarıdan bir ses geldi. galiba birisi düştü.
Koşarak yukarı çıktık ve sesler nereden geliyor diye dinledik. Tahmin edin nereden geliyor? tabi ki de Nisan ve Talha'nın odasından.
"Manyak mısın be kızım ne diye yataktan tekmeliyorsun . Ahh gitti çanak." diyordu Talha. koşarak odaya girdik . Talha yerde Nisan yataktaydı . Bu hallerine yağızla beraber kahkahalara büründük.
"hhah siz ne kadar tatlısınız ya ahahahh." dedim kahkaha atarken. Nisan"Sağ ol kuzen ya." dedi ve yataktan kalktı. Gelip Talha'nın karnına tekme Atacakken Talha bacağından tuttu ve Nisan Talha'nın üzerine düştü .Talha da hemen Nisanın dudağını öptü ve hemen kaçmaya başladı. "Talha !" diye bağırdı nisan ve kovalamaya başladı Talhayı .
.............
"Ahh vurma tamam . Vurmasana kızım ! Alın başımdan şu manyağı ?" diye evin içinde deli danalar gibi kaçıyordu Talha.
Manyak ha? Öperken manyak değildim ama ben." dedi Nisan Talhayı kovalarken. Nisan hiç aralıksız yarım saattir Talhayı kovalıyordu. Biz de onların bu haine gülüyorduk .
"Yeter artık hadi gelin kahvaltı yapalım." dedi yağız. Nisan yavaşça masaya doğru gelirken Talha da nisanın arkasından geliyordu. Onlar da masaya oturduktan sonra kahvaltıya başlayabildik sonunda.
................
Kahvaltımızı bitirdik . Kızlar ile beraber mutfağı topladık ve hep beraber salona oturduk. Ben yağızın yanına. Arda elanın yanına, Miraç da Ela ile oturuyordu. Nisan ve talha mı ?
Tabi ki de beraber oturuyorlar ama Talha hiç düzgün durmuyor. Bence bunlar kesin birbirlerini seviyor hayır Talha seviyor onu biliyoruz ama bizim inatçı kız seviyor mu ? seviyordur ya.
Neyse.
"Ben sıkıldım ya ne yapalım ?" dedim. "Dışarı çıkalım etrafta gezeriz." Dedi talha.Herkes onayladı ve ayaklandı. Botlarımızı giydik ve dışarı çıktık. Gerçekten de çok soğuktu.
"Herkes ayrılsın yarım saat sonra burada buluşalım." dedi Arda. Biz yağız ile başka yöne giderken diğerleri de başka yönlere dağıldı. Yaklaşık 5 dakikadır yürüyorduk. Bir kaya bulduk ve oturduk
Karşımızdaki dağ beyaz ve yeşil renkler ile muhteşem görünüyordu. Yağız belimden tuttu ve benikendisine çevirdi. "Seni çok seviyorum biliyorsun değil mi ?" dedi. "Hem en iyi ben biliyorum. Ulaş'dan sonra bana çok iyi geldin." dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Aşk
Teen Fiction"Kapak Tasarımı: acelyacavdarr" Biz insanlar aşk denen lanet şeye tutuluruz. Bazılarımız karşılıklı olarak sever. Bazılarımız ise imkansız aşka tutulur. Ben Dolunay Sönmez. Benim hikayemi bu kitapta okuyacaksınız . Umarım beğeneceğiniz bir hikaye...