Yaklaşık 2 saat sonra uçağımız var ve evde kimse yok Baran dışında ve korumalar.
"Baran !" bu 2. bağırışımdı . Ama beyefendi gelmiyor.
"Baran." merdivenlerden koşma sesi geldi .
Karşıma bir koruma geçti nefes nefese "Bir şey mi oldu Dolunay hanım ?" dedi.
"Bana baranı çağırır mısın ? birde valizleri arabaya yerleştirebilirsiniz." dedim.
"Peki efendim. " dedi ve aşağı indi.
5 dakika sonra odamın kapısı çaldı ve içeri Baran girdi.
"Sen neredesin ya ? " diye azarlamaya başladım. Ben 20 yaşındayım ve o da 23 yaşında ama bana yine de ses çıkarmıyor .
"Geldik mıncırık ne oldu ?" diye sordu . "Mıncırık? aman derek duymasın keser seni." dedim gülerek.
"Yapar valla ağabey. Ee ne oldu ." dedi.
"Aşağıya inecektim. Yardım et beraber inelim derek çok uyardı biri yanındayken in diye." dedim.
"Abi çok tedbirli." dedi gülümseyerek. "Aynen. Neyse ne zaman gideceğiz ?" diye sordum.
"Birazdan sen in aşağı sana hizmetçi birşey hazırlasın sen ye hemen gidelim ." dedi.
"Tamam. Seher nerede ?" dedim merdivenlerde inerken.
"İşi varmış. Senem." diye bağırdı.
"Buyurun baran bey." dedi mutfaktan gelen senem . "Dolunay hanıma meyve tabağı hazırla ama her şeyden olsun." dedi.
"Hemen efendim 10 dakikaya hazır." dedi ve geri gitti.
Salondaki koltuğa oturdum ve bacaklarımı uzattım.
10 dakika sonra senem meyve tabağını getirdi ve kucağıma bıraktı.
"Sen de yer misin ?" dedim Barana. "Yerim ver bir tane yenge :D" dedi.
Elmadan bir tane verdim hayvan gibi hepsini ağzına attı.
"Yuh baran!" dedim . "Ver ver . Açım zaten." dedi.
"Bırak onlar çocuklarımın." dedim. "Onlar her gün yiyor. Bırak da ben yiyeyim." dedi elimdeki tabağı almaya çalışırken.
"Baran!" arkadan Derekin sesi duyuldu baran direk ayağa kalktı .
"Ağabey ?" dedi ağzı dolu. Ben de keyifle meyvelerimi yemeye başladım arada da sırıtıyordum.
Derek yanıma geldi ve yanağımdan öptü. Hiç ona bakmadım.
"Nasılsın meleğim ?" dedi. "Çocukların iyi derek merak etme." dedim düz bir sesle.
Ayağa kalktım ve meyve tabağını masaya koydum. "Hazırsanız eğer gidelim." dedim ve hırkamı giyip bahçeye çıktım.
Korumalardan birine "Arabanın kilidini açın." dedim.Mal mal suratıma baktı.
Bağırdım "Açsana!" diye . Hala suratıma bakıyordu. arabanın yanına gittim ve tekere tekme attım . "Açın şunu." karnımda bir sızı hissettim. "Ahh" yere çöktüğümde derek koşarak yanıma geldi. "Ne oldu ?" dedi.
"Yok bir şey ahh aç şu kapıyı." dedim kalkmaya çalışırken. Belimden sarıldı ve kalkmama yardım etti. Arabanın kapısını açtı ve beni bindirdi. Kapıyı kapattıktan sonra dolaşıp benim yanıma oturdu.
Baran da şoför koltuğuna oturdu. Ben karnımı okşarken derek de beni izliyordu.
Umursamadım.
Havaalanına geldikten sonra arabadan indik ve uçağa doğru yürümeye başladık. Uçağın merdivenlerinden çıkarken biraz zorlansam da çıktım ve koltuklardan birine oturdum.
uçakta 10 dk bekledikten sonra kemerlerimizi taktık ve uçak uçuş pistine gitti ve hemen havalandı.
3 saat sonra ......
"Baran ne kadar kaldı ?" diye sordum. "Galiba 10 dakika falan ." dedi. Kafa salladım ve koltuğa daha da sindim. 10 dakika yolu izledim. Hiç bilmediğim yollardan geçiyorduk. En sonunda 4 tane evin önünde durduk. Aralarından bir ev diğerlerine nazaran biraz daha büyüktü.
Derek arabadan indi . Ve benim kapıcı açarak elini uzattı. Mecbur tutmak zorundaydım.
Kapının önünde bizi bekleyen aileme baktım. Hepsi şok içinde bana bakıyordu . Pardon karnıma.Derek ile el ele bahçeden girdik ve kapının önündeki annemleri yanına gittik. Ilk sarıldığım kişi annem oldu. Sımsıkı sarıldık birbirimize . Bir sere sonra babamın sesiyle ayrılmak zorunda kaldık.
"Beni hiç ozlemedin mi kızım. " Dedi.
"Öyle şey olur mu baba ben hepinizi çok özledim. Ençok da annem ile seni ." Dedim ona sarılırken .
Sımsıkı güçlü kollarıyla sardı beni .
Iş te bu sefer ağlamaya başladım."Şş kızım ağlama tamam bak ben burdayım. " diye saçımı oksuyordu babam.
"Baba ben özür dilerim . Beni böyle görmenizi istemezdim" dedim ağlamamın arasında."Önemli değil bir tanem söyle bakalım torunum kaç aylık? " Dedi. Bu sorusuna güldüm ve "Baba neden torunum diyorsun ?" Dedim.
"Değil mi?" Dedi.
"Diğeri ne olacak? " dedim.
"Ne diğeri? " (evet çok saçma bir konuşma)
Dedi.
"Baba ikiz torunların olacak ." Dediğimde herkes içten bir gülümseme oldu ."Suan dünyanın en mutlu dedesiyim." Dedi gülerek. Bu dediğine herkes güldü.
Sonra sırayla herkese sarıldım.
Sıra ayaza geldiğinde durdum ve diz çöktüm . Şuan ayaz 7 yaşında ve 1 e gidiyor .
"Ayaz . Aşkım? " dedim ona bakarak.
"Bana aşkım deme ." Dedi.
"Neden?" Diye sordum .
"Git ona aşkım de ." Dedi dereği göstererek.
"Benim tek aşkım var o da sensin. " dedim.
"Gerçekten mi?" Dedi hevesle. Kafa salladım birden sarıldı. Düşecekmiş gibi oldum ama sonradan doğrulabildim .
"Yavaş kuzum." Dedim saçlarından öperken.
"Şimdi bursa kaç bebek var " Dedi karnımı tutarak .
"Iki tane. " dedim sonra ekledim.
"Biri kız,diğeri de erkek ." Dedim.
Teyzeme döndü ve "anne bak iki tane kardeş gelecekmiş." Dedi.
" evet oğlum abi olacaksın bak." Dedi.
"Içeri girsek malum iki can taşıyorum yoruldum ." Dedim.
Ela yanıma geldi ve koluma girdiEve girdiğimizde kocaman bir salon karşıladı bizi .
Hemen koltuklara ilerledim ve oturdum.
Yanına da derek oturdu . Diğer yanında ise ela ve arda oturuyordu ."Ee nasılsınız görmeyeli." Dedim sevecen sesle .
"Hiç valla kızım hep aynı ışte babanın işleri de büyüdü buraya taşındık falan." Dedi annem.
" peki bu 4 ev ne alaka ?" Diye sordum
"Biri arda'ların. Biri sizin diğeri ise." Dedi ve durdu .Kapının ordan "Benim! " diye bir ses geldi oh hayır. Bu bu iki yıldır sesini özlediğim yağız dı.
Yeni bölüm sizler ile. Yorumlarınızı merak ediyorum doğrusu.
Sizce diğer bölüm ne olacak dolunay asya yı öğrenecek mi ?Oy ve yorum yapmayı unutmayın 🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Aşk
Teen Fiction"Kapak Tasarımı: acelyacavdarr" Biz insanlar aşk denen lanet şeye tutuluruz. Bazılarımız karşılıklı olarak sever. Bazılarımız ise imkansız aşka tutulur. Ben Dolunay Sönmez. Benim hikayemi bu kitapta okuyacaksınız . Umarım beğeneceğiniz bir hikaye...