“Kabul edilmedi küçük hanım. Gel” dedikten sonra beni elimden tutarak çekiştirmeye başladığında beni dinlememesi, anlamaması iyice çökememe sebep olmuştu ve peşinden giderken üst üste sürekli yapmayacağım demekten başka bir halt ettiğim yoktu.
##₺_&-+(()(₺#@)₺))_)&-++())AYAZ
Bir an önce ellerimi Cemre’nin üzerinden çekmezsem sonuç onun istemediği benimse kendimi tutamayacağım yerlere gidecekti. Gerçi her ne kadar ‘Yapamam, istemiyorum’ dese de bunları neredeyse fısıldar şekilde, çoğunda gözleri kapalı ve bana karşılık vererek söylüyordu. Artık durup oyunun devamını getirmem lazımdı yoksa bu durum oyun olmaktan çıkacaktı.“Kabul edilmedi küçük hanım. Gel” dedikten sonra elinden tutarak yönlendirmeye başladığımda hala yapamam diyor ama yine de kuzu gibi peşimden geliyordu. Mutfağın önüne geldiğimizde durup ona döndüm ama Cemre o kadar kontrolsüzdü ki durmayarak bana çarptı. Elini tuttuğum için anca bir adım geri çıkabildi ve yüzüme ifadesizce bakmaya başladı.
“Yapmayacağına emin misin?”
“Evet”
“Çok mutlu olacaktın. Ben de çok mutlu olacaktım ama madem istemiyorsun istediğim bir şeyi yapacak olman başka zamana saklı kalsın o halde. Ben yaparım”
Cemre önce hafif gülümseyerek “Evet” dedikten hemen sonra elini hızla elimden çekip kaşlarını çatarak “Ne? Nasıl yani? Ne yapacaksın? Yani tek başına mı? İğrençsin Ayaz! Bu kadar mı sapık olur bir insan arkadaş? Bu kadar mı…” diye saymaya devam ederken elimi ağzına kapatarak susturup gülmeden kaşlarımı çatmaya çalıştım.
“Şşşşt! Yavaş ol! Ne sapığı Cemre? Bu iş ne zamandan beri sapıklık oluyormuş? Hem tek başına mı derken ne saçmalıyorsun? Tabi ki tek başıma yapacağım ama sana da yapacağım”
Cemre elini elimden hırsla çekerek beni ittirince biraz sevindirmek adına bir adım geri çıkarak gülmeye başladım çünkü artık kendimi tutamıyordum.
“Höst! Ne demek tek başıma ama sana da yapacağım be? Ayaz çık git ne yiyip ne içip bu hale geldiysen bir dahaki sefere onları sıçmadan yanıma gelme”
“Senin ağzın çok bozuk. Bence kendine bir çeki düzen vermelisin”
“Benim ağzım bozuk falan değil Ayaz. Dağıtan sen olunca çeki düzen vermeyi gereksiz görüyorum sadece”
“Tamam. Uzatmayalım. Ben kendime yaparım o halde”
Ben mutfağa doğru ilerlerken Cemre kolumdan tutmuş bulunduğu ortamı kirletmememle alakalı sayısız cümle kurup benim yüzümden çarpılacağından bahsederek gitmem için ısrar ederken nihayet mutfağa girebildim ve ısıtıcıyı açarak dolaptan kahveyi çıkarınca Cemre kolumu bırakarak beni izlemeye başladı.
“Ne yaptığını sanıyorsun sen?”
“Kahve yapacağım Cemre. Bırak artık peşimi de git filmin ikincisini ayarla”
“Bak sen! N’oldu Ayaz Efendi! Tepkimi alınca imana mı geldin?”“Hayır. Gördüğün gibi hala aynı fikirde olduğum için yapacağım dediğim şeyi yapıyorum ve artık istesen de sana yapmayacağım hatta kalan sıcak suyu dökeceğim”
Cemre kekeleyerek “Anlamadım” derken kaşlarımı çatarak ona döndüm ve neyi anlamadığını sordum.
“Yapacağım dediğin yani yapmamı istediğin şey kahve miydi? Hani çok güzel olacak dediğin. Bu andan sonra isteyerek yapacaksın dediğin. Hani çok mutlu olacağım. Ben tek yaparım sana da yaparım dediğin?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buz ve Ateş #Wattys2018
Romancesıcak ve soğuk buluşunca ateş ve buz karışınca karla güneş değince ilk nefesi alınca, son nefesi verince sevinçten ağlayinca, çaresizlikten gülünce bırakıp gidince, geride kalınca buz mu erir ateş mi söner?