27-duy ama inanma

350 42 99
                                    

EMRE

“Biz varız doktor hanım ve meraktan geberiyoruz. Anlatabildim mi? Lütfen şimdi bir şey söyler misiniz?”

“Tabi, tabi haklısınız. Cemre Hanım kendine iyi bakmamış. Bünyesi çok zayıf düşmüş ve kan değerleri de çok düşük. Bütün bunlar birleşince baygınlık geçirmiş ve bizde kendisini biraz toparlamasına yardımcı olmak için serum bağladık. Şimdi uyuyor. Yanına girebilirsiniz ve serum bittiğinde çıkış yapabilir. Kendisine birkaç ilaç yazdım. Bunları kesinlikle aksatmadan kullanması lazım yoksa böyle devam ederse kendisiyle birlikte bebekte zarar görür” diyerek az önce verdiğim ters tepkiden beri düzeltmediği yüzüne çekimser bir gülümseme kondurarak, benim mırıldanarak verdiğim teşekkür cevabını alır almaz arkasını dönerek uzaklaştı.

_-----&-&----&-&&&----&------------------&&

@vemrem @mineclp @kemucip1

Desteğiniz için teşekkürler 💙


EMRE


Doktora başka bir tepki verememiş ve herhangi bir soru soramamıştım. Gözlerimi yere dikmiş bütün bunlar nasıl oldu diye düşünürken Simay’ın doktora seslenmesiyle bakışlarımı kaldırdım ama Simay, bizden epey uzaklaşmış doktorun yanına koşar adım gittiğinde yine bakışlarımı yere çevirdim. Duyduğum sadece Simay’ın ilk sorusuydu ve o soru da “Serum ne zaman biter?” di. 

Diğer sesler kulağıma boğuk geliyordu ve Simay’ın gelmeye niyeti olmadığını anladığımda yanlarına gitmeye karar verdim ama doktorun söylediğiyle olduğum yerde kaldım.

“Siz duyunca donuk bir tepki verdiniz. Aslına bakarsanız pişman oldum söylediğime. Onun için anne uyanınca bebek hakkındaki bilgiyi kendisine veririm diye düşündüm”


Simay'ın kadına başka bir şey daha sormasına izin vermeden kolundan tutup bahçeye çıkardım. Doktora teşekkür edecek kadar konuşmam bile benim için büyük bir başarıyken Simay bütün bilgileri aynı anda almaya çalışıyordu. Bahçeye çıktıktan hemen sonra gördüğüm ilk banka Simay’ı oturtarak “Hemen bana ne olup bittiğini anlatıyorsun” dedim.

Simam ıkınıp sıkılır ve beni zıvanadan çıkarır sanıyordum ama Ayaz’a nerede olduklarını söylemeyeceğime dair sözü benden aldıktan sonra hemen çözülmeye başladı ve Ayaz’la Cemre’nin arasında olan biten her şeyi anlattı. Cemre’nin yaptığı hiçbir şey yoktu tahminlerimizin aksine ama Ayaz neden böyle davranıyordu çözemiyordum. Simay’a Cemre’yi hastaneden çıkarıp eve götürmesini söyledim ve beni görüp panik yaptığı için bayılmış olabileceğini ama emin olmadığımı, şayet beni gördüğünden bahsederse gerçek olmadığını söylemesini istedim. Beni gördü diye panik yaptıysa Ayaz’ın oraya gelebilme ihtimali ile ne hale gerildi düşünemiyordum. Simay’ın söylediğine inanırsa iyiydi ama inanmasa bile bu kendini ikna edene kadar bana Ayaz’a ulaşıp olanları anlatmam için zaman kazandırırdı yoksa Cemre buradan da ayrılır ve kızlar daha dikkatli olacağı için tekrar bulmam zorlaştırdı.

Onur Amca'yı arayarak Ayaz'ın yerini bilip bilmediğini sorduğumda şirketten gerekli evrakları alarak çıktığını biraz sonra da eve gelip buradaki eşyalarını da aldıktan sonra yola çıkacağını söyledi ve ben oraya geldiğimi söyleyemeden ağlamaklı bir sesle bana yalvarmaya başladı.

“Emre onu sen ikna edebilirsin biliyorum. Sen her şeyi biliyorsundur. Lütfen beni dinlemesini söyle”

“Onur Amca elimden geleni yapacağım ama tek bir umudum var o da işe yaramazsa kimse Ayaz’ı burada tutamaz”

“Neymiş o umut? Yetişemezsen ne olacak?”

“Merak etme yoldayım”

Telefonu kapattıktan hemen sonra arabayı daha hızlı kullanmaya başladım. Mutlaka gitmeden önce Ayaz’a yetişmeliydim. Halamlara geldiğimde Ayaz henüz gelmemişti. Onur Amca’yla konuşarak Cemre’nin hamile olduğunu ve Ayaz’ı ancak bu haberin burada tutabileceğini söylemek için çalışma odasına doğru ilerledim. Biz daha ilk cümlemizi bile kuramadan Ayaz da içeri girdi ve yüzüme bile bakmadan babasından evrakları istedi.

Buz ve Ateş #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin