Derin Kurgu (Tamamlandı)

33.bölüm

Hemen havuza atlayıp Derin'i çıkardı, Derin kendinde değildi. Suni teneffüs yapmış, Derin kendine gelmiyordu. "Hayır Derin! Hayır. Beni bırakıp gidemezsin, buna izin vermeyeceğim."  diyerek koşturarak eve girmiş, ambulansa yol tarif ederek geliyordu.

"Hemen gelin!" dediği sırada Derin ayakta onu bekliyordu. "Özür dilerim, hasta kendine geldi." diyen Egemen telefonu fırlatıp atmış, koşarak Derin'in yanına gitmişti. Kollarından tutup bütün gücüyle sarsmaya başladı. "Ne halt ettiğini sanıyorsun sen? Delirdin mi? O küçücük beyninle  aklın sıra bana oyun mu oynuyorsun?" diyerek bağırıyordu.

"Egemen yeter! Boğularak ölmedim ama organlarım yer değiştirdiği için ölebilirim." Egemen kendine gelmiş Derin'in kollarını birden bırakmıştı. Arkasını dönmüş giderken, tekrar geri dönmüş işaret parmağını sallayarak;

"Sen! sen." 

"Ben, ben. Ben de şirkette senin için bu kadar endişelenmiştim işte." 

"Bir daha sakın ama sakın böyle aptalca oyunlar oynama. İşte o zaman ölümün benim elimden olur." 

"Aslında gerçekten ayağıma kramp girdi, bir süre yüzemedim sonra seni böyle görmek güzeldi."

Egemen bir ileri bir geri gidip geliyor, bir şey söylecekken vazgeçiyordu "Offf!" diye bağıran Egemen sinirle evine girdi.

Egemen'in fırlattığı telefonu alan Derin, "Oh olsun sana. Belki biraz anlamışsındır beni." diyerek telefonu inceliyor "Manyak adam! Telefondan ne istiyorsun?" diyerek telefonu çalışıyor mu diye bakmak istedi.

Telefonda gelinlikli resmini görünce şaşırmış, resimlere bakmaya başlamıştı. Egemen onlarca resmini çekmişti. Kulüp de dans ederken, salonda kahve içerken, gülerken, hatta gece uyurken. "Ben uyurken odama girmiş." diyerek şaşırmış, resimlere bakmaya devam ediyordu. O sırada Egemen'in geldiğini fark edince hemen telefonun pilini çıkardı. "Sen delirdin mi? Telefondan ne istiyorsun al bak kaç parçaya bölünmüş" dedi. Egemen telefonu almış, "Bir daha sakın!" dediğinde Derin "Tamam bir daha yapmam." diyerek yanından ayrıldı. Tekrar geri dönüp oturmuş telefonun pilini takan Egemen'in başına dikilerek, "Sende sakın yapma." demişti. Egemen bakakalmış, Derin konuşmasına devam etmişti. "Sen ne hissediyorsan, o zaman bende aynısını hissettim." diyerek eve girdi.

Egemen odaya girdiğinde Derin uyumuştu. Yavaşça yanına sokulan Egemen, "Hayatımın en kötü gecesini yaşattın bana, sana gerçekten bir şey olsa ben ne yapardım?" diyerek karısının saçlarını okşuyordu.

Sabah olduğunda salona inen Derin, herkesi kahvaltı masasında gördü. "Günaydın!" diyerek bir dilim ekmeğin üzerine peynir sürerek "Ben eve gidiyorum." deyince Emir telaşlanmış "İstanbul'a mı gideceksin?" diye sordu. Şaşkın şaşkın Emir'e bakan Derin ekmeğinden ısırmış "Hayır annemlere canım. Yarın akşam kına gecesi var, hazırlık yapmamız lazım. Bu arada kızları da aradım geliyorlar." dedi. "Bizim neden haberimiz yok?" diyen Egemen Derin'e bakmadan kahvaltısını yapıyordu.

"Kimsenin haberi yok, şimdi söyleyeceğim." diyerek kapıdan çıkacakken Emir'e dönüp "Sen de bekarlığa veda partisi yapabilirsin, arkadaşlarını ara istersen." deyince "Evet harika olur." diyen Emir heyecanlanmıştı.

"Ben kaçtım." diyerek evden çıkan Derin, Dudu teyzeye kına gecesinden bahsedince çok sevinmiş, eşini dostunu aramaya başlamıştı bile. Kızlar gelmiş, telaşlı bir gün geçirmişler, hazırlıkları tamamlamışlardı. Derin kızları alıp eve gittiğinde Onur Kemal ve Burak gelmişler, havuz başında oturup bir şeyler içiyorlar, şirketle ilgili bilgiler veriyorlardı.

"Hayret! Irmak gelmemiş" diyen Melis elinde kahveyle bahçeye çıkan Irmak'ı görünce, "Hay benim şom ağzıma." diyerek ağzına vurdu. Kızlar kendi aralarında konuşuyordu. Irmak'ın onlara kulak misafiri olduğunu anlayan Elif "Hatırlıyor musun? Lisedeyken kostüm partisi yaptığımızda kedi kız kıyafeti giymiştin ve Egemen çok beğenmiş, seksi bulmuştu. Bu sefer de  öyle bir kostüm seçmelisin." dedi.