Keyifli okumalar♥
Araf tepkisizdi ellerini başının arasına alarak önce derin bir nefes aldı daha sonra bana biraz daha yaklaştı."Bak sana şu kadarını söyleyebilirim ben güvenilecek biri değilim! Ama bu duyduklarının hepsi bir oyun! Seni kandırmak ve hayatına el koymak istiyorlar onun amacı bu!"diye mırıldandı. Kafam çok karışmıştı ve neye inanıp inanmayacağımı bilmiyordum.
"Senin amacın onlardan farksız mı? Sende benimle evlenerek benim hayatımı istediğin şekilde eline almak istemiyor musun?"diye sordum.
"Evet ama ben hayatında olduğum sürece onların sana bir zarar vermesine izin vermeyeceğim!"diye mırıldandı. Daha sonra koyu kahverengi gözlerini bana sabitleyerek konuşmaya devam etti.
"Ben senin güvenmek , inanmak istediğin o adam olmayı isterdim fakat ben sadece çıkarlarım ve intikamım için hareket ederim beni bu hayata bağlayacak tek bir nedenim yok o yüzden hiç bir şeyden korkmuyorum!"diye mırıldandı başını öne eğerek.
"Ya bir gün seni hayata bağlayacak bir nedenin olursa? O zaman ne yapacaksın?"diye sordum gözlerimin dolmasına izin vererek.
"O zaman kendim için değil onun için nefes almaya başlayacağım!"diye fısıldadı daha sonra aramızda ki mesafeyi açarak benden uzaklaştı. Bu adamı anlamak çok zordu o bana ısrarla ona güvenmemem gerektiğini söylerken ben neden her defasında ona inanmak istiyordum? Onun kötü biri olmadığını biliyordum o sadece rotasını kaybetmiş bir gemi gibiydi rüzgar onu oradan oraya savuruyordu ama o her defasında her şeye karşı dimdik ayakta durabiliyordu. Ben bu rotasını kaybetmiş adama yardım edecektim ona doğru yolu bulmasına yardım edecektim en azından önümüzde ki şu 6 aylık zaman diliminde onun tehlikeli karanlığına ışık tutacaktım.
"Araf bu intikam hırsı senin gözünü öyle bürümüş ki ne kadar insanın canı yandığı umurunda değil!"diye fısıldadım yanına yaklaşıp , Araf bakışlarını bana çevirip cevap verdi.
"Gidelim artık şimdi hava kararacak!"diyerek geçiştirmeye çalıştı her zaman aynı şeyi yapıyordu kaçıyordu gerçekleri duymak istemiyordu.
"Kaçıyorsun işte her zaman yaptığın gibi! Dur artık ve gerçeklerle yüzleş yoksa artık hayatın yaşanmaz bir hale gelecek! Senin hayatta kalman için nedenin var!"diye mırıldandım Araf gözlerini bana sabitleyerek pür dikkat söylediklerimi dinliyordu, gergindi hemde fazlasıyla.
"Babaannen , deden hatta eda! Onlar seni çok seviyor sırf bu yüzden bu intikam hırsından vazgeçemez misin?"diye sordum gözlerinin içine bakarak.
"Bu sadece bir hırs değil benim yaşama sebebim!"diye tısladı daha sonra bakışlarını benden çekip konuşmaya devam etti."Sende artık bana akıl vermeyi kes! Az sonra hava kararacak ve yolu bulmamız zor olacak!"deyip ileriye doğru yürümeye başladı bende Araf'ın dediğini yaparak sustum ve yürümeye başladım bugün daha fazla üstüne gitmek istemiyordum fazlasıyla gergin ve kafası karışık gözüküyordu.Yarım saat sonra yavaş yavaş araba sesleri duyulmuştu doğru yoldaydık Araf bir taksi çevirdikten sonra otelin önündeydik Araf'a baktığımda hala gergin ve biraz tedirgindi. Araf'la ben odaya doğru ilerlerken aklımda ki ilk soruyu sordum.
"Ne zaman bitecek bu balayı tatili?"diye sordum. Araf soruma karşılık önce beni inceledi daha sonra tekrar konuşmaya başladı.
"Bilmiyorum!"diye cevap verdi odanın kapısını açıp içeri geçerek bende içeri geçer geçmez kapıyı kilitledim. Araf oturmadan hemen önce bana bakıp konuşmaya başladı.
"Sen üstünü değiştir sonra aşağı yemeğe inelim!"diye emir verdi. Bende başımla onayladıktan sonra edanın bana hazırladığı bavuldan bir kot şort üstüne de askılı bir kazak giydim Araf beni inceledikten sonra kaşlarını çatsa da bir şey demedi daha sonra ikimizde aşağı da yemeğe indik. Fakat tam yemeğe başlayacağımız sırada Araf'a telefon geldi ve oturduğu sandalyeden kalkıp masadan uzaklaştı bende Araf'ı beklemeden yemeğe başladım fakat tanıdık bir sesle bakışlarımı o tarafa doğru çevirdim. Bu o mavi gözlü adamdı. Araf'a baktığımda arkasını dönmüş hala telefonla konuşuyordu Araf gelmeden bu adamı buradan göndermeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ KARANLIK
Teen FictionKaranlığı içerisine hapsetmiş bir çift kahverengi göz! içi ve dışı kara olan bu adam adeta ölümü andırıyordu bakışlarıyla sevdiriyordu cenneti de cehennemi de! Sadece bir kez bakmak ve gözlerinin içinde kaybolmak gerekiyor ölüm kokan nefesini hissed...