52.BÖLÜM

2.8K 112 29
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR♥

♥Sen gelemiyorsun, bende gidemiyorum işte.♥

Kaderimizi belirleyen bizler miydik? Yoksa biz daha doğmadan mı kaderimiz çiziliyordu? Ben kaderin bizim hayatımızı değiştirdiğine inanlardan biri oldum hep. Çünkü inşam bile bile kendini böylesine bir acı bir kader çizemezdi.

Eğer elimde olsaydı, kaderimi belirleyen taraf ben olmak isterdim. Çünkü kimse böylesine acı ve zorlu bir hayatı tercih etmek istemezdi.

YAZAR ANLATIMI

Genç kız duyduklarından sonra sevdiği adama bakmaya cesaret bile edememişti çünkü kendi de biliyordu eğer sevdiği adamın gözlerinin içine son bir kez daha bakarsa onu bırakamayacaktı.
Tüm acılarına ve hayal kırıklıklarına rağmen onu burada bırakamayacağını biliyordu ama o bunu istemiyordu.

Burada kalmak ve daha fazla acı çekmek istemiyordu bir zamanlar ardında bırakıp gittiği için pişman olduğu adamı bir kez daha nasıl bırakabileceğini düşünüyordu.

Genç kadın hiç bir şey söylemeden acılarıyla ve uğradığı hayal kırıklığının ardında bıraktığı izlerle koşmaya başladı. Konuşmak, öğrenmek, kalmak, düşünmek istemiyordu.Tek istediği yaşadığı hayal kırıklığının büyüklüğünü unutmak istercesine ağlamak ve içini boşaltmaktı.

Ama istediği gibi olmadı, genç adam sevdiği kadının ardından giderek onu durdurmaya başardı. 

"Yağmur."diye fısıldadı titreyen sesiyle. Genç kadın bir yanıt vermedi yalnızca sevdiği adamın ona ne söylemek istediğini dinlemek istedi.

"Bu şekilde öğrenmeni hiç istemedim." Genç adamın fısıltı halinde çıkan sesinde acıyı hissetti. Sevdiği adamda en az onun kadar acı çekiyordu bunu sesinde ki o tondan da kolayca anlayabiliyordu. 

Genç adam sevdiği kadınla arasında ki mesafeyi kapatmak bir adım atmak için hazırlanıyordu ki genç kadın bir kaç adım geriledi.

"Gitmek istiyorum." Genç kadının dudakları arasından çıkan tek kelime bu olmuştu

"Gidemezsin, buna bir daha izin vermeyeceğimi biliyorsun! Seni bir daha bırakmayacağımı biliyorsun yağmur! Bana söz vermiştin unuttun mu? Beni bir daha ardında bırakıp gitmeyecektin!" Genç adam öfkeyle karşısında duran genç kadına çıkıştığın da etrafta ki tüm gözler onlara da doğru dönmüştü.

Ama bu ne genç kadın ne de genç adamın umurunda değildi. 

Genç kadın bir daha hiç konuşmadı, aksine sevdiği adama verdiği sözü görmezden gelerek bir kez daha ardına bile bakmadan canından da çok sevdiği adamı o kalabalığın içinde yapayalnız bıraktı. 

O an genç kadın durduğu yerde değersiz bir bütün olarak kalmaktansa, parçalana parçalana gitmenin büyük doğruluğuna inandırmıştı kendini.

****************

Genç kadın yıllarca bir köle gibi çalıştırıp işkence edildiği evindeydi. Hiç görmediği, tanımadığı annesi olmadan büyümek zorunda kaldığı o evde aynı pencerenin önündeydi.

Genç kadın en son bu pencerenin önünde oturduğunda kaçmak için doğru zamanın gelmesini bekliyordu ama şimdi ise ısrarla kaçmak istediği o eve kendi isteğiyle koşarak gelmişti. Başka gidecek yeri yoktu ki, burası onun tek sığınağıydı. Hem artık ona karışıp ona hayatını zindan edecek bir babası da yoktu. 

TEHLİKELİ KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin