29.BÖLÜM

4.6K 185 20
                                    

Kimler yeni kurgum olan ACININ NEFSİ hikayesine bir şans verdi?☺

Keyifli okumalar.

  Korku ve güven arasında payidar bir harp vardır. Ölüme kadar bu savaşa barınak olursun. Tuttuğun tarafın kaybedeceğinden korkarsın her saniye. Savaşı bitirmek senin elinde olduğu halde bitiremezsin. Yaşama sevincini, gelecek planlarını, hatta 'bazen kelimesini bile öldürür.  Hayat kimseyi arkada bırakmaz. Hepimizi toplar, kendine karar, fikrimize girer, sonunda birkaç değerli iz bırakır kendinden. Kimse başladığı gibi ayrılmaz bu dünyadan. Kimse yontulmadan, yontmadan, uzamaz boylu boyunca.

  Ben elimde ki küçük kağıt parçasında yazılanları idrak etmeye çalışırken Araf çoktan gelmişti önce bana daha sonra elimde ki kağıt parçasına baktı. O da gerilmiş ve bir kaç saniye sonra güçlükle yutkunmuştu. 

"Sen na-"devamını getirmesine izin vermeden sözünü kestim.

 "Benden sakladığın o büyük konu ne? Neden seni bununla tehdit ediyorlar Araf?"diye sordum çatallaşmış sesimle. Daha sonra arabadan inerek Araf'ın karşısında durdum. Araf ne diyeceğini şaşırmış bir şekilde bakıyordu.

 "Bir cevap ver Araf! Benden ne saklıyorsun?"diye sordum bastıra bastıra. Araf kendini toplamış derin bir nefes almıştı.

 "Seni ilgilendirmiyor!"diye çıkıştı. Araf'tan böyle bir cevap duymak pek şaşırtmamıştı beni. 

"İlgilendirmiyor mu? Ben senin karın-"devamını getiremeden sözümü kesip konuşmaya başladı. 

"Sana daha önce de söylemiştim huzurumuzu bozan ne olursa olsun engelleyeceğim diye! Bende öyle yapıyorum sadece sana verdiğim değerden asla şüphe etme"diye mırıldandı. 

"Sevginden şüphe etme diyebiliyorsun peki sana güvenmem gerektiğini neden söylemiyorsun? Neden sana inanmamı istemiyorsun?"diye sordum ardı ardına. Araf bir kaç saniye sessizliğe kapıldı daha sonra yutkunarak cevap verdi.

 "Ben bile kendime güvenmiyorken senden bunu nasıl isteyebilirim? Hani hep diyorsun ya dengesizsin diye! Sen hiç dengesiz birisine güvenebilir misin?"diye sordu. Böyle bir soru karşısında ne diyeceğimi bilememiştim. Araf sessizliğimden cevabını almış olacak ki konuşmaya devam etti.

 "Bana güvenme! Ama sana verdiğim değerden hiç bir zaman şüphe etme"diye fısıldadı gözlerini gözlerime odaklayarak. 

O kadar güzel bakıyordu ki şüphe etmek tam bir aptallık olurdu! 

Sahi bu kadar güzel bakan bir adamın sevgisinden nasıl şüphe edilebilir ki?

 Fakat ona güvenmemem gerektiğini neden bu kadar ısrarcı bir şekilde anlatmaya çalışıyordu? Bunun nedenini henüz bilemesem de çok kurcalamak istemediğim için yalnıza karşımda koyu kahverengi gözlerini bana dikmiş olan Araf'a baktım. Daha sonra yanıma yaklaşarak ellerini yüzüme yerleşti. Aramızda kalan küçük mesafe kalbimin hızlanmasına yol açarken gözlerimi kapatmış Araf'ın yüzümde dolaşan ellerini hissetmiştim.

 "Ayrıca bana güvenme derken benden her zaman şüphe duyup kuşkulanmanı kast etmedim!"diye fısıldadı. Zarftan bahsediyordu ondan izinsiz açıp okumuştum.

TEHLİKELİ KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin