26.BÖLÜM

5K 201 31
                                    

Keyifli okumalar.

Şu dünyada, payıma düşen kaderime, yanılarak boyun eğmeyi istemezdim. Kırılarak, çoğunlukla başkalarının mutluluğuna bakarak büyümek istemezdim. ben şu dünyada, öldükten sonra tekrar dirilseydim, eskiden tekrarladığım hataları yapmazdım. Çünkü her istediğin olduğunda değil, ummadığın anda düştüğünde bu hayatla savaşmayı öğreniyorsun.

  Araf duraksamış yüz hatları gerilmişti hiç bir şey söylemiyor yalnızca yüzümü inceliyordu. Nedenini bilmediğim bir şekilde bir şeyler sakladığını biliyordum. O her ne kadar inkar etmeye çalışsa da ben hissediyordum. 

"Seni dinliyorum bir cevap ver soruma"diye ekledim.

 "Gerçekten de merak ediyor musun?"diye sordu. 

 "Evet"diye kısa bir cevap verdim. 

 "Benim nasıl biri olduğumu anlatmama gerek yok geçmişte yapmış olduğum ve hala da yapıyor olduğum hatalar var ama şimdi kendimi dünyanın en günahkar insanı gibi hissediyorum. Sanki çok uzakta biri ölmüş, nasıl olmuşsa olmuş, kanını benim üstüm de bulmuşlar gibi hissediyorum. Ben her yolu denedim kötü olmamak kimseye zarar vermemek için ama adımı kimseye unutturamıyorum Bu saatten sonra da unutturamam Yaptığım bu anlaşma seni artık tüm kötülüklerden uzak tutacak Yanında ben olmasam bile kimse sana zarar veremeyecek"diye açıkladı. Sanırım bu şimdiye kadar kurduğu en uzun cümleydi. Fakat söylediklerinin bir tarafı içimde bir Merak duygusu uyandırmasına neden olmuştu.

 "Sen olmasan bile derken? Gidecek misin?"diye sordum hüzünlü çıkan sesimle. Bu soruyu sorarken bile içim titremişti.

 "Bu anlaşma bir gün bitecek ben gitmesem bile sen gitmeyecek misin?"diye sordu yutkunarak. Sesi bir fısıltıdan farksız çıkmıştı yüz hatları gerilmiş toparlanmak için derin bir nefes almıştı. Sorusu karşısında bir kaç saniye afallamıştım sanki gitme kal dese tüm hayatımı yanında geçirecekmiş gibi hissediyordum. 

"Gideceğim"diye fısıldadım başımı öne eğerek. Daha önce kaçmak için tüm fırsatları değerlendiren ben şimdi neden bu kadar kötü hissetmiştim? En derinlerimde bir yerde bir şeylerin eksildiğini neden hissetmiştim ki? Araf tepkisizliğini koruyarak hiç bir şey demeden odasına çekilmiş geride sadece kapattığı kapının cızırtılı sesini bırakmıştı. Ben de odama geçmiş arkamdan kapıyı kapatmıştım. 

Yine istediğim cevabımı alamamıştım Araf'tan. Yine lafı çevirmiş daha sonra da her zaman yaptığı gibi kaçmıştı. Bu onun karakterinde vardı söylemek istemediği hiç bir şeyi söylemez fakat ona söylenmek istemeyen bir sözü zorla öğrenmek ister. 

Bende derin bir nefes alıp büyük ve geniş yatağıma uzanırken aklımda sadece o anlaşma vardı. Bunları daha fazla düşünmemeye karar vererek gözlerimi kapadım. Fakat dışarıdan gürleyen göğün sesi ve yağmurun şiddeti buna engel olmuştu. Pencereye doğru yönelerek dışarıyı izledim. 

Dışarıda bir fırtına vardı ve çok şiddetliydi aklıma kaçmadan önce pencerenin arkasından aynı şekilde dışarıdan izlediğimi düşündüm o gün o kadar çaresizdim ki dışarıda yağan veya göğü inletecek şekilde çarpan şimşekler umurumda değildi. O anların yeniden beynimde canlanması sebepsiz yere içimi burkmuş ve hüzünlendirmişti. 

Ben ilk defa o gün çaresizliği iliklerime kadar yaşamış hissetmiştim. Bir an da kesilen elektrik dengemi sarsarken ne yapacağımı bilmeden önümde ki eşyalara tutunarak büyük ve geniş yatağıma geçtim ayaklarımı kendime doğru çekerek toparlanmaya çalıştım. O günler geçmişti ve bir daha da tekrarlanmaması için elimden geleni yapacaktım. Kapının birden açılmasıyla elinde mumla yanıma gelen Araf'a baktım mumun yansıttığı ışık kadar görebilmiştim yüzünü. Her zaman ki tepkisizdi. 

TEHLİKELİ KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin