Ezik Melez

NERDE BELEŞ ORAYA YERLEŞ!

Multi;Mert yafrım
Bu bölüm ve sonrası biraz daha komik olucak yafrılarım

Abimle sarılmamızı bitirdim. Ama yine gözlerim kararıyordu. Yavaşça yere çöktüm ve kendimi karanlığa teslim ettim. Sanırım bu bayılmalarımın nedeni enerjimi çok çabuk tüketmemdi. Bunun tekrarlanmaması için daha dikkatli olmalıydım.

○●○●○●○●○●○●○●○●○●

Uyandığım benim yatağımda yatıyordum ve yanımda gelecekteki kankam Mert çikolatalı süt sömürüyordu.
Lan onlar benim dolabımdaki özel yapım sütler!!

"Lan!!"
Dememle Mert yerinden sıçrayıp bana tip tip baktı.

"Efendim güzel kankim benim?"
"O elindeki süt benim için özel yapım sütlerden olabilir mi acaba?!"
"Lan çikolatalı sütün her hali güzel...
Bu arada yeni oda arkadaşına merhaba de yafrım!"
Şokla Mert'e döndüm. İşaret parmağı kendine dönüktü. Nolamazzz....

"Olmaz! Hayatta olmaz! Katiyen olmaz!"
Diye cırladığımda Mert mutfağa gidip elindeki elmayı kocaman bir şekilde ısırarak.
"Olur oluuur bal gibi oluur" diyerek şarkısına başlamış oldu.
Allah'ım beni bi ömür bununla sınama!

"Mert kankim canım benim kasları balon olan baklavaları müthiş olan embesil suratlı hobeş maymunum, neden ben?"
Normalde birilerine bu kadar kolay kanka demezdim ama kanım ısınmıştı bu mala.
"Bana dediler ki sen bilmem ne kökenisin istediğin odada kal. Bende sordum "melez olabilir mi?" O da dedi ki "olur" bende o suratsız mamutun yanında kalacağıma senin ya-"

Ejder'in ağzından

Kapımın çalınmasıyla kapıya yöneldim.
Kapıyı yavaşça açtıktan sonra sınıfa yeni gelen çocuk ayağıma yapıştı.
"AMA AÇELYA KANKİM NEDEN BÖYLE YAPIYORSUN YAF!"
diye çığırırken kulağımı kesmek istedim.
İfadesizliğimi koruyarak yerdeki çocuğa tip tip bakmaya başladım. Çocuk bana döndüğünde korkarak yerde süründü.

"Ya ş-şey ben Açelya k-kankimin odasına gitmek durumunda bulunmakta o-olabilir miyim?"
Benden mi korkmuştu?

"Senin kuracağın cümle yapısını si*****!"
Mert denen herif odadan depar atarken elimle anlımı ovuşturarak içeri girdim. Sanırım Açelya'nın oda arkadaşıydı. Cidden nasıl bir kız bir erkekle oda arkadaşı olmaktan rahatsızlık duymazdı ki? Bu kızı her geçen saniye biraz daha merak ediyordum...

AÇELYA'DAN DEVAM

Mert odaya hızla girerken beni görünce durdu.
'Olmadı değil mi?' Bakışlarımı atarken kaşlarını dalga geçercesine bir yukarı bir aşağı indirdi. Bu hareketi ile gülümsedim.
"Sen nerde yatıcaksın gevşek?"
Diye sorunca kaşlarımı çattım.
Lan rolleri mi değişmiştik?! Benim ona sormam lazım bu soruyu.

"Yat lan yerde bana ne! Ben yatakta uyuyacağım!" Dedim ve yuvarlak yatağın her yerine yayılarak uyuma numarası yaptım. Birkaç takırtı gelince Mert kankime baktım.

Oha! Uçan kocaman yastıklar mı görüyorum lan ben?!

"Çüş" diyince bana sırıtarak baktı.
"Benim özel gücümü bilmemen üzdü doğrusu prenses" dedi ve havada yaptığı yatağa bombalama atlayarak horlama sesleri çıkardı. Yuh lan ne çabuk uyudu!

Ben de daha fazla dayanamadım ve kendimi uykuya hapsettim.

■□■□■□■□■□■□■□■□■□
Gözlerimi kocaman bir horlama ile açtım. Bu çocuğu bu odadan göndermem lazım! Burası bir kız odası hem...

Hızla Mert'in kafasına yastık fırlatınca, Mert ve hava yatağı yere çakıldı. Ben kıkırdarken Mert poposunu ovuşturarak ne olduğunu anlamaya çalışır gibi etrafa bakınıyordu.
"Hadi kalk uykucu derse geç kalacağız!" Diyince kendini silkeleyerek yerden kalktı.

Ben de giyinme odasına geçip üzerime kombinlerimden birini geçirdim.

Açelya ve giyindikleri.

Odaya girdiğimde Mert hazır bir şekilde bekliyordu.

"Mert senin elementin ne?"
"Hava kanki" diyince kafamla onayladım ve Mert'in geçmesi için elimle geç işareti yaptım.
Mert tam kapıdan çıkacakken aklıma gelen domuzlukla Mert'in sırtına atladım. Olayın şaşkınlığıyla bacaklarımı kavradı ve kahkaha atmaya başladık.

"Uçur beni süpermen!" Diye bağırınca Mert ve sırtındaki ben, sınıfa doğru koşmaya başladık.
Herkes bize garip garip bakarken ben Mert'in sırtında gülme krizine girmiştim. Mert hayvan gibi koşarken ben sarsılıyordum. Sınıfın kapısı kapalıydı. Mert hızını alamadı ve tam kapıya çarpıcakken kapı açılınca içeri uçtuk.

Ben nasıl yaptığımı bilmediğim bir topla süzülerek sınıfa girerken Mert benim kadar şanslı değildi.

Sınıftan gelen "ŞLAP" sesiyle bir daha gülme krizine girdim. Balonumu elimle biraz ittirince patlamıştı. Ben de yere indim ve Mert kankime elimi uzattım.

"Sağ ol kanki" diyince gülmekten gelen gözümdeki yaşı diğer kolumla sildim.
Herkes bize uzaylı görmüş köylü gibi bakıyordu. 'Öyle miydi o ya?'
Hoca da bir açıklama bekler gibi durunca boğazımı temizledim ve hocaya döndüm.

"Şey hocam, biz Mert arkadaşımla birazcık eğleniyordukta..." dedim mahcup bir tonla. Kadın alayla kahkaha atınca kaşlarım çatıldı. Sınıftaki bazı sinsiler de gülüyordu. Ne var bunda ya?!

"Bakıyorum da hala veletler var aramızda?!" Diyip kahkahayı basınca gülenler daha çoğaldı. Hocanın amacı neydi anlamamıştım ama sanırım Mert anlamış olmalı ki ilk kez onu bu kadar sinirli görüyordum.
"Kes sesini işini yap hoca! Bu okula kimin yardımlarıyla geldiğini açıklamayalım istersen!" Diye gürleyince sınıfta bir sessizlik oldu.
Hocanın da demin ki gülen yüz ifadesi silinmiş aksine morarıp bozaran bir yüz ifadesine bürünmüştü. Bakışlarım sınıfta dolaşırken bana bakan siyahlara çevirdim gözümü. Hoca boğazını temizledi ve eliyle geçin işareti yaptı. Ben Mert kankimle sırama yerleşirken ders hızla devam etmişti.

*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*

"Kızım sende amma beleşci çıktın ha!" Dedi Mert alayla.
"Eee ne demiş Açelya'nın ataları? Nerde beleş oraya yerleş!"
Şuan ne mi oluyor?
Mert kantine gidicekti. Bir şeyler ister misiniz? Diye sordu. Ben de biraz abartıya kaçmış olabilirim. Ama gerçekten çooook acıktım. Ayrıca benim özel yapım kanlı çikolatalı sütlerimi bitirmeseydi belki bu kadar aç olmazdım!  

Mert gururla Seren ve Efe'ye birşeyler anlatıyordu. Ben de dinlemek için yaklaştım.

"Ben artık Ejderden korkmuyorum hıh! Hem o kim ki?! Dün ki bok. Ben burda kraliçemizle kankeytoyum bi kere! Ejdermiş de Osmanmış da aynı benim için!" Dedi. Ben kıkırdayarak kafamı geri yaslayacaktım ki Mert'in arkasında kaşlarını çatmış bir adet Ejder görmemle dondum. Ağzım bir karış açık kaldı.

"Ya Açelya kanki, kasma bu kadar ne yapabilir ki o?"
Mert'in gözlerine odaklandım. İçine konuşacaktım.

'Sus lan a****koduğum! Arkanda Ejder!!'

Mert öksürük krizine girerken Seren, ben ve Efe gülme krizine girmiştik.

Ejder Mert'in sırtına vururken
'Helal kardeşim helal'
Demesiyle biz daha çok gülmeye başladık. Mert'in öksürük krizi bittikten sonra bize 'siz bittiniz!' Bakışı attı ve yavaşça arkasını döndü. Mert'in titreyerek söylediği kelimelerle gözümden yaş gelinceye kadar güldüm.
"R-ruhuma e-el Fâtiha!"