ANILAR

4.8K 311 156
                                    

Herkese selam! Bu bölümde birazcık +18 sahne bulunacak. Aslında yazarken çok utanıyorum ama artık zamanının geldiğini düşündüm. Neyse, eğer özel sahneyi okumak istemiyorsanız çizgi ile belirttiğim yere kadar okuyup bırakabilirsiniz. ♡

Karşımdaki yakışıklı adama baktım. Birbirimize derin derin bakarken Ejder arkadan geldi ve patisiyle beni arkaya doğru çekti.

"Kimsin?" Oldukça gür çıkan sesiyle ben bile tırsmıştım. Fakat karşımdaki adam her ne kadar güçlüyse herhangi bir korku belirtisi göstermiyordu. Alayla sırıttı ve Ejder'e küçümser bir bakış attı.

"Sen kim olduğumu gayet iyi biliyorsun Atlas!" Ejder'e anlamsız bir bakış attım. Atlas kimdi? Bu adam sanırım delinin tekiydi. Düşüncelerimde yanıldığımı Ejder'in geri bir adım atmasıyla anladım. Hayır, karşımdaki adam deli falan değildi. Ejder, bizden bir şeyler saklıyor olmalıydı. Gözlerimi kıstım ve aralarında eskiye dayanan ve benim bilmediğim atışmayı izlemeye başladım.

"Açelya'dan uzak duracaksın. Sen gittin ve bitti. Ayrıca bu intikam meselesini kapattığımızı düşünüyordum Aras."

Aras denen kişi işaret parmağını çenesine dayadı ve bir süre düşünüyor gibi yaptı. Daha sonra dudak büzdü ve ellerini iki yana açtı. Konu benim üzerimeydi ve ben hiçbir şey bilmiyordum. Belki de şuan hatırlamam gereken konudan bahsediyorlardı. Dediğim gibi hiçbir fikrim yoktu.

"Nedense ben bu konuyu kapattığımızı hatırlamıyorum Atlas."

Atlas ismine sürekli vurgu yapıyordu. Ejder'in bizden nedenini bilmediğim bir şekilde sakladığı diğer ismi olmalıydı. Ejder'e odaklandığımda kalbinin deli gibi attığını fark ettim. Korkuyordu, Atlas dediği her an kalbi hızlı atıyordu. Kaşlarımı çattım ve ikisine odaklandım. O sırada arkamdaki çıtırtı sesiyle irkildim ve arkamı döndüm.

"Açelya, Egemen veledi yerinde duramıyor biz gidiyoruz." Kafamı salladım.

"Dikkat edin. Başka sürüdeki kurtlarla karşılaşırsanız Egemen'i koruyun."
Mert kafasını yukarı aşağı salladı ve bizimkilerin yanına gitti. Ejder ile tanımadığım adama bir süre daha baktım ve aralarında olan bu saçma kavgayı sonlandırmak istedim.

"Bakım beyefendi kimsiniz bilmiyorum fakat buraya ait olmadığınız belli. Lütfen en kısa sürede bu dünyadan çıkış yapın. Hadi Ejder bizimkilerin yanına gidelim."

Karşımdaki adam bana öyle kırgın ve buruk bir şekilde baktı ki bir an canım yandı. Gerçekten kimdi bu adam? Beni nereden tanıyordu? Peki ya kalbim, kalbim neden beni boğacak kadar sert ve hızlı atıyordu?

Ejder karşımızdaki adama alayla sırıttı ve bizimkilere doğru yürümeye başladı. Ben de patilerimi istemsizce Mercanların yanına ilerletirken, arkamdaki adamın yoğun bakışlarını üzerimde hissediyordum.

Adamdan uzaklaşıp bizimkilerin yanına yaklaştığımızda Ejder'in önüne geçtim ve onu durdurdum.

"O adam kimdi?" Ejder yüzünü yere doğru eğerken cevap vermek istemediği bir soru olduğunu anladım. Faka ne olursa olsun cevap vermeliydi, çünkü bu adam her kimse beni tanıyordu.

"Eski bir tanıdık..." daha fazla bilgi vermesi için ısrar edecektim fakat Egemen'in hemen dibimizde bana baktığını görünce konuyu kısa bir süreliğine kapatmak zorunda olduğumu anladım.

"Abla bak, avlandım!" Dedi ve ağzında tuttuğu küçük serçeyi yere bıraktı. Yüzümü buruşturarak yere bakarken bunun sadece bir ilizyon olduğunu kendime sürekli hatırlatmak zorunda kaldım. Buradaki bütün hayvanlar, kurtların tatmin olabilmesi için gerçekten farksız bir illüzyondan ibaretti.

Ezik MelezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin