Konuşmayı en son yapacağım. Şimdi bir an önce yeni ve artık son bölümü okumaya bakın canlarım ❤
——————————
Bana merakla bakan gözlere doğru acemice sırıttım.
"Merhaba?"
Çocuklar bana kahkahalarla gülmeye başlayınca omuzlarımla beraber suratım da düşmüştü. Şuan ne mi oluyordu? Daha kendini yeni yeni eğitmeye başlamış Açelya Hanım ders vermeye çalışıyordu. Yani BEN!
"Kesin sesinizi!"
Sanırım fazla şiddetli bağırmış olmalıydım ki hepsi birden ağlamaya başladı.
Elim ayağıma dolaşarak onları susturmaya çalıştım.
"Susarsanız hepinize şeker veririm."
Çocuklar bir anlığına sussa da tekrardan ağlamaya başladı anlaşılan bu yeterli olmamıştı.
"Çikolata?"
Ağlamaya devam eden çocuklara son bir ümit soru sordum.
"Para versem?"
Demin ciyak ciyak bağıran çocuklar şimdi suspus olmuş gözleri ışıl ışıl parlıyordu.
Cebimdeki paraları hepsine eşit eşit dağıtmaya başladım. Verdiğim her parada suratım düşmeye devam ediyordu. Hayır cimri biri değilim ya bakmayın bana öyle!
"Ağzını açanın parasını alırım." Çocuklar kafalarını yukarı aşağı salladıktan sonra ellerindeki paraları çantalarına koydular.
"Şimdi ilk önce elementlerinizi öğreneceğiz!"
Yanımdaki aletin yanına sıra olan çocuklara sırıtarak baktım. Gerçekten de paranın açamayacağı kapı yoktu.
*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*.*
Arastan;
Eren'i okula bıraktıktan sonra Kayra ile baş başa kalmıştık. Bana piç piç sırıtıyordu. Ağzındaki emziği çıkardı ve küçücük ağzını kocaman açarak son gücüyle ciyakladı.
"Babaaaaaaaaa"
KULAKLARIM! Yüzümü buruşturdum ve ona baktım. Bu sefer kahkaha atmaya başlamıştı. Tam ortadaki tek dişi onu sevimli yaparken bulunduğumuz durumda sevimliden çok mini sadist gibiydi...
Yaklaşık yarım saat sonra Kayra yine piç sırıtışı ile yanıma geldi. Ama tek gelen bedeni değildi yanında getirdiği kocaman bir bok kokusu da vardı. Yaklaşık 1 dakika boyunca bakıştık. Ayağa kalkmak için harekete geçmiştim ki minnak bacaklarıyla koşarak benden kaçmaya başladı.Ben de ayağa kalktım ve 10 dakika boyunca onu aradım. Harbiden nereye saklandıysa bulamıyordum.
"Kayraa, güzel kızım, canım, bebeğim, götü boklum nerdesin??"
Merdivenlerin hemen dibindeki kutudan tıkırtılar gelince sessiz ama hızlı adımlarla kutunun dibine gittim ve kapağını açtım. Bana masum masum bakan siyah boncuk gözlere piç sırıtışı yapma sırası bendeydi.
"Hadi gel bakalım, seninle çok kokulu bir maceraya çıkacağız!"
Kayra'yı kucağıma alır almaz debelenmeye ve ağlamaya başladı. O ağladıkça vicdan azabı çekiyordum ama Açelya gelmeden altını değiştirmezsem, Kayra'nın altındaki kokulu bezi kafama fırlatırdı. Ayrıca ona iş çıkarmak da istemiyordum. Zaten işte gelince yorgun olacaktı. Aynı şeyi bana yapsa ben de sinirlenirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ezik Melez
Fantasia17 yıllık hayatınızda sürekli ezildiğinizi düşünün. sürekli şişman olduğunuzu ve sevilmediğinizi,hiç bir arkadaşınızın olmadığı bu dünyada yapayalnız kaldığınızı düşünün.Ve bütün yakınlarınızın sizden sakladığı bir sır olduğunu düşünün.Ben kendimi y...