Fatiha okuduktan sonra gülme krizine girdik. Ejder sırıtarak Mert'in kafasına hafifçe vurup yoluna devam etti.
Bizimkiler bir Mert'e bir de Ejder'e bakıyordu. Doğrusu ben de şaşırmıştım. Ejder'in güldüğüne ilk kez şahit oluyorum. Sıramda dikleştim. Mert de yanıma oturdu. O sırada zil çalınca kafamı masaya koydum. Gözlerim karadı ve uykuya teslim oldum.☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Sırtımda oluşan ağırlıkla yavaşça gözlerimi araladım. Kafamı yukarı kaldırdığımda bir adet Mercanla burun buruna geldim. "Mercan?"
"Good morning kanki!" Dedi ve yere çakıldı. Yeni uyandığım için ne olduğunu anlayamadım. Hakikatten ne oluyor burada?"Kanki senin için bir kutu çikolatalı süt getirdim ama..." diyince gözlerim parladı ve Mercan'a saldırdım.
"Canım kankam benim hayat arkadaşım!"
Bir dakika ama mı dedi o?!
"Ama yolda hepsini bitirdim üzgünüm bebek" dedi ve son gaz sınıftan çıktı. Kafamı yavaşça birkez daha kaldırdığımda karşımda Meral'i gördüm. Sırıtmaya başladım. Özlemiştim onları. Gerçi iki gün önce abim de gelmişti ama...
"Günaydın kanka" dedi Meral 32 diş sırıtmayla. Ben de sırıtırken içeri bodozlama Mert kankim daldı."NEREDE ULAN O ŞILLIK!" Kafamı hızla Mert kankama çevirdiğimde üzerine süt dökülmüştü. Kaşlarım anında havalandı ve ne olduğunu merak eder bir tavırla Mert'e baktım. Yarım ağızla sırıtmayı da ihmal etmedim tabii. Mert etrafa delici bakışlar gönderip bunu yapan kişiyi arıyordu. Gözleri Meral'de durdu.
"Sen, senin yanındaki kız nerde??"
Meral şokla gözlerini aralarken aynı anda
"Mercann" diye bağırdık.Mercan süt dökmüş kedi gibi içeri girerken elinde beyaz, yeni ütülenmiş bir erkek forması vardı.
Mert'in bakışları hızla kapıya yönelirken hızla Mercan'ın yanına gitti. Mercan'ın gözleri korkuyla açılırken ağzı da sonuna kadar açılmıştı. Mert hızla Mercan'ın yanına gidip kolunu sıkmaya başladı. Artık olaya el atmam lazımdı. Tam yanına gidecektim ki Mert bir anda Mercan'ın önünden hızla çekildi. Ne olduğuna bakmak için bakışlarımı o tarafa yönelttim.
Mercan yere düşmüş hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Meral gözleri dolu bir şekilde Mercanın yanına geldi ve ona sarılarak
'Geçicek, o adam öldü' diye sayıklamaya başladı.Ne olduğunu anlamak için Mert'e döndüğümde , ağzı bir karış açık bir şekilde yerdeki Mercana bakıyordu.
5-6 dakika öyle durduktan sonra Meral ile Mercan ayağa kalkıp sırasına yerleşti. Kendilerini az da olsa toparladıklarında yanına gidip ne olduğunu sormalıydım.
Mert mahcup bir ifade ile Mercan'ın yanına gitti ve yaklaşık 10 kez özür diledi. Mercan kafasını sallamakla yetinince Mert huzursuzca bizim sıramıza yerleşti. Bende sırada yerimi alınca öğretmen içeri girdi. Gözlerimi kapattım ve uykunun güzelliğine kendimi teslim ettim.
***************************Uyandığımda, yaklaşık 4 gün uyuyamayacağımı anlamış bulunmaktaydım. Kafamı kaldırdığımda sınıfta kimsenin olmadığını fark ettim.
Tam ayağa kalkıcakken kolumdaki ipler bunu engelledi. Ulan yine mi eşek şakası ya?! Kollarım bir anda alev almaya başladı. Kocaman bir çığlık attım. Ardından bağırarak bu eşek şakasını sonlandırmalarını, sonlandırmazsanız bunu kim yaparsa yapsın öldüreceğimi söyledim. Kimse almaya gelmeyince artık ağlamaya başlamıştım. Ateş bana zarar vermezdi ama korkuyordum. O sırada kapının altından içeri mor bir duman tabakası geldi. Öksürük krizine girmiştim. Yavaş yavaş gözlerim kararıyordu. Bayılmamak için direniyordum fakat açamayacak kadar bitkin düşmüştüm. Kendimi karanlığa teslim ettim.Biraz kısa bir bölüm oldu okurlarım ama sonunu heyecanlı bırakmak istedim :D hepinizi seviyorum bir sonraki bölümde görüşmek üzere!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ezik Melez
Fantasy17 yıllık hayatınızda sürekli ezildiğinizi düşünün. sürekli şişman olduğunuzu ve sevilmediğinizi,hiç bir arkadaşınızın olmadığı bu dünyada yapayalnız kaldığınızı düşünün.Ve bütün yakınlarınızın sizden sakladığı bir sır olduğunu düşünün.Ben kendimi y...