Ziyaret

183 17 2
                                    

COLIN

" Ben yapmadım. Nasıl yapabilirim ki? Oradan çok uzaktayım."

" Ne yapacağız? Biri onun aklına girmeye çalışıyor, veya sadece canını yakmak istiyor."

" Her kim yapıyorsa çok uzakta olamaz. Onu bulmalısın."

" Bulacağım zaten. Ve ona gününü göstereceğim."

" Colin, abartma. Yaralamak yok, anlaştık mı?"

" Düşünürüm."

" Co-"

Telefonu kapattı. Beatrice' e acı çektiren her kimse, onu bulacaktı, ve içini dışına çıkartacaktı. Kızgındı.

Beatrice' in onu geri aramayacağını ya da mesajına cevap vermeyeceğini biliyordu, ama yine de beklemişti. Şimdi ise bekleyemiyordu. Telefonunun rehberinden Beatrice' i buldu ve aradı.

Açmıyordu. Mesaj atmak istedi, ama açıkçası ne yazacağını bilmiyordu. Dün geceyi unutamıyordu.

Beatrice ona güvenmiyordu.

Ne yapmıştı ki? Onu çok mu zorlamıştı? Ona kaba mı davranmıştı? Ona yalan mı söylemişti? Hayır, bunların hiçbirini yapmamıştı. Partiye gelmediği için miydi yoksa? Yok canım, Beatrice öyle şeyleri takacak bir kız değildi. Ayrıca eğer kendisiyle gelmesini isteseydi, sorardı. Sormamıştı. Demek ki sorun bu da değildi. Ve her ne olursa olsun, artık Beatrice onun yanında iyi hissetmiyordu. Ve Colin bu duyguyu çok iyi biliyordu. Kendisi bu duygudan kaçmak için babasından ayrılmıştı. Kim bilir Beatrice neler yapardı.

Tam onu tekrar arayacakken kapı çaldı. Colin hemen koltuktan kalktı. Beatrice' in gelmiş olmasını umuyordu.

Tabi ki de o değildi.

" Colin? Merhaba."

" Lou? Seni buralarda görmek-"

" Biliyorum. Çok garip. Bana da çok garip geliyor zaten."

" İçeri gelsene."

Colin kapıyı tamamen açarak Lou' yu içeri aldı. Burada ne arıyordu ki?

" Merak, etme. Çok kalmayacağım. Sadece seninle konuşmam gerekiyor."

" Ne hakkında?"

Lou yavaşça koltuğa oturdu. Colin ise ayaktaydı.

" Beatrice hakkında."

Neler oluyordu? Colin hiçbir şey anlamamıştı.

" Ne oldu ki?"

" Önce bana bir bardak su getirebilir misin? Burayı bulana kadar canım çıktı da."

" Şey... Tabi."

Colin ayaklarını vura vura mutfağa girdi ve Lou' ya bir bardak su hazırladı. Kız gerçekten susamıştı. Suyu kana kana içtikten sonra konuşma devam edebilirdi. Colin neler olduğunu anlayamıyordu. Bir an önce şu kızdan kurtulmalıydı.

" Biliyorsun Colin, ben... Bir toplulukta genellikle ezilen bir insanım. Çok sesim çıkmaz, sadece emirleri uygularım. Ağırbaşlıyım. Pek de arkadaşım olmaz. Ama bir tane bile arkadaşımı yarı yolda bırakmam. Onlara hep yardım ederim. Beatrice de en iyi arkadaşlarımdan biri."

" Ee?"

" Onu korumak istiyorum. Ben, anlamıyordum. Hep düşünceliydi. Her zaman suratı asık dolaşıyordu. Özellikle şu son günlerde. Bir şeye üzüldüğünü biliyordum ve... Sonunda anladım."

" Neyi?"

" Sorunu sensin, Colin. Anlamıyor musun? Senden hoşlanıyor."

" Dur tahmin edeyim, Zoe söyledi."

" Kimin söylediği önemli değil. Doğru olması önemli. Ama sen ondan hoşlanmıyorsun ve onun hislerini önemsemiyorsun. Bunun için sürekli üzgün."

Böyle şeyleri nereden çıkarıyorlardı? Colin istemeden güldü.

" Bunda gülünecek bir şey yok Colin. Senin yüzünden kızın hiç keyfi kalmadı. Ve ben de onun bu haline çok üzülüyorum. Bunun için buradayım. Sana diyeceğim şey... Bir süre Beatrice' den uzak durmalısın."

" Ne? Ne demeye çalışıyorsun sen?"

" O seni unutana kadar. Onunla arkadaşsınız, biliyorum. Ve arkadaşını kaybetmeni istemiyorum. Ama şu sıralar, sen onun yakınında oldukça o ikiniz için bir yol olduğunu sanacak. Ve sen ona gıcıklık yapınca daha da üzülecek. Arkadaş kalmak istiyorsan, bir süre onunla buluşma."

" Ya ben de ondan hoşlanıyorsam?"

Bu sefer de Lou güldü.

" Pek sanmıyorum, ama eğer hoşlanıyorsan, hoşlanıyormuş gibi davran."

" Sırf sen istiyorsun diye ondan uzak duracağımı sanıyorsan yanılıyorsun."

" Benim için değil, Beatrice için. Ayrıca merak etme, ben de elimden geldikçe onu senden uzak tutmaya çalışacağım."

Lou yerinden kalktı. Herhalde diyecekleri bu kadardı. Colin tek laf bile söylemeden onu uğurladı.

Beatrice ondan hoşlanmıyordu. Bunu biliyordu. Bir şeklide, biliyordu işte. Mümkün değildi.

Tamam, bilmiyordu. Hisleri çok karışıktı. Beatrice' inkiler de. Bir gün kapıda Colin' e bağırıyor, bir gün ona kahvaltı hazırlıyordu. Bir gün onun telefonlarını açmıyor, bir gün motorda ona delicesine sarılıyordu. Çok garip bir kızdı.

Lou' nun ziyaretinin beraberinde böyle karmaşık duyguları getireceğini bilemezdi. Bilseydi kapıyı hiç açmazdı. Şimdi ise iş işten geçmişti. Aklı karmakarışıktı. Asıl konu Beatrice' in ona karşı olan duyguları değil, onun Beatrice' e karşı olan duygularıydı.

BÖLÜM BİRAZ KISA OLDU ÜZGÜNÜM...

NE DÜŞÜNÜYORSUN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin