Jimin dolabından tişörtünü çıkardığı sırada Hana onun kaslı çıplak sırtına baktı.
" Nereye gidiyorsun? " dediğinde Jimin ona dönmeden üstüne tişörtünü geçirdi ve " Yürüyüşe çıkacağım. " diye cevapladı.
" Ben de geleceğim. "
Jimin Hana'ya dönüp " Uyumana devam et. " dedi.
Hana onun hâlâ ona soğuk davranmasını kendisine yediremiyordu. Bazen iyiydiler bazen kötüydüler.
Şuan Jimin'in yeni uyandığı için böyle duygusuz olacağını düşünmeye çalışıyordu.
" Ben de gelsem ne olur ki? "
Jimin ona yaklaşıp alnını öptüğünde düşündükleri aklından uçup gitti.
" Hava soğuk. "
" Sen de gitme o zaman. " diye mızmızlandı Hana Jimin'e sarılarak.
Jimin derin bir nefes aldı. Biraz düşününce Hana'yı yanında istediğini fark etti. Ama bu düşüncesini ona aktarmadı.
Jung her ne kadar yakalansa da adamları dışarıda bir yerde olabilirdi. Jimin kendisi için değil sevgilisi ve arkadaşları için korkuyordu.
Bir de doğacak yeğeni için korkuyordu.
Hana aklına gelen şeyle heyecanla yataktan kalktığında Jimin şaşkınlıkla ona baktı.
" Garajda iki tane bisiklet olacaktı. " dediğinde Jimin " Eee? " dedi.
" Beraber bisiklet sürmeye ne dersin? "
Jimin onun dağılan saçlarına baktı ilk önce. Sonra çekik gözlerine baktığında gözbebeklerindeki parlamayı gördü.
Gözleri dudaklarına inecekti ki boğazını temizleyip âna geri döndü.
Güzelliğine neden dalıp gitmişti şimdi, haberi yoktu.
Jimin sonunda pes edip " Tamam, sen üstünü giyin. Ben de garajdaki bisikletleri kontrol edeyim. " dedi.
Hana mutluluktan yerinde zıpladığında Jimin gülümseyip odadan çıktı. Birkaç dakika sonra kapının ardından " Kalın giyin, hava soğuk. " dedi.
Jimin, evden herkes uyuduğu için sessizce çıktı. Garaja girip gözleriyle etrafı taradığında köşede duran iki tane bisikleti gördü.
İkisi de yeni görünüyordu.
Hana garajın kapısında göründüğünde Jimin üstüne baktı. Üstündeki kalın montu görmesiyle bisikleti ona doğru ittirip tutmasını işaret etti.
" Jimin bir sorunumuz var. "
Hana bisiklete bakıp yutkunduğunda Jimin " Sorun ne? " dedi.
" Ben bisiklet sürmeyi bilmiyorum. "
Jimin duraksadığında Hana utançla yere bakıyordu. Bisiklet sürmeyi teklif eden oydu, süremeyen de oydu.
" Dalga geçmiyorsun değil mi? "
Hana başını iki yana salladığında Jimin güldü.
" Niye gülüyorsun ya? " dedi Hana isyan edercesine. " Bilmiyorum işte. "
Jimin " Bilmemene değil, bilmediğin bir şeyi teklif etmene güldüm. " dediğinde Hana ofladı.
Jimin bisiklete binip yavaşça Hana'nın yanına sürdüğünde arkasındaki rafa uzanıp minderi aldı.
Bisikletin öndeki boşluğa minderi yerleştirirken Hana " Ne yapıyorsun? " dedi üzgünce.
Üzgünlüğünün sebebi onu bırakıp gidecek olmasaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Of Me [jenmin]
FanfictionWattpad'deki en büyük Jenmin ship kitabıdır. X: Gelirken ekmek alayım mı? Annem: Ne ekmeği? Bira al dedik ya işte. X: Anne, sen iyi misin? Annem: Ne annesi? Annem: Şu erkek halimle çocuk doğurdum da haberim mi yok? 23.11.18' jenmin #1 (×6) 01.01.19...