81 [ f i n a l ] pt. 2 (end)

2.2K 150 152
                                    

Beklettim biliyorum. Affedin. Çünkü veda zor, efendim.

Yorumlarınızı okumak keyifli, lütfen her satıra yorum yapın.

Kitap kapağı için buradan da teşekkür ederim çiçeğim. saykey

Kendinizi, beni ve hikayelerimi sevin.

İyi okumalar~

Hana yataktan sırtını kaldırdıktan sonra yeterince büyümüş karnını okşadı. Uyumakta zorlandığı için her gece yarısı uyanıyordu. Bazen kıpırtısına Jimin de uyanıyor onun karnını okşayıp uykuya daldırıyordu.

Ama Hana yavaşça kalktığından Jimin uyanmadı. Hana biraz evde dolaşsa iyi olacaktı çünkü bacakları iyice şişmişti, hareket lazımdı.

Kendisini yürüyüşünden dolayı penguen zannettiği bu dönemde mutfağa girdi. Evde dolaşacaktı ama su içse daha iyi olacaktı.

Suyu doldurup içtiği sırada kasıklarına giren sancıyla yüzünü buruşturdu. Doğumu yakındı. Bebeğin bu hafta içinde doğması lazımdı.

Hana alnını sıvazlayıp derin bir nefes aldı. Jimin'i telaşlandırmmmak istemediğinden çığlık atmadı. Dudaklarını dişlerken bardağı sert bir şekilde tezgaha koydu. Hana titreyen elleriyle tezgahtan tutunurken kemiklerinin ayrıldığını zannediyordu.

Hana Jimin'i çağıracakken o geldi.

" Yanımda görmeyince- İyi misin güzelim? "

Hana " Doğum çantasını al. Arabayı da hazırlasan iyi edersin. " dedi dişlerini sıkarak.

Jimin bu sakin cümleye bile telaşlanırken " Doğuruyor musun? "
diye bağırdığında Hana " Dediklerimi yap. " deyip yere eğildi. Sancısı çok fazla değildi ama kıvrandırıyordu işte.

Jimin yatak odasına koşup bir ay öncesinden beraber güle oynaya hazırladıkları doğum çantasını aldı. İçinde Hana ve kızlarına ait giysiler ve birtakım ihtiyaçlar vardı.

Arabanın anahtarını kapıp Hana'nın yanına gitti. Hana'nın beti benzi atmıştı. Bu sancıdan rahatsız olduğu çok belliydi.

" Sakin ol bebeğim. Seni hastaneye yetiştireceğim. "

Hana zorlukla gülümseyip Jimin'in cümlesinden sonra onu öptü. Jimin o kadar telaşlı gözüküyordu ki bebeği o doğuracak zannedilebilirdi.

Jimin Hana'yı dikkatlice kucağına aldığında Hana sertçe bir nefes bıraktı ortaya. Jimin şaşkındı çünkü Hana kesinlikle çığlık atmıyor, bağırmıyordu. Acı eşiğı yüksek olduğunu kanıtlamıştı.

Jimin Hana'yı arka koltuğa yerleştirdiğinde kolundaki doğum çantasını ön koltuğa fırlatmıştı.

" Niye fırlattın ya? "

" Gerçekten şu an tek derdin bu mu? " diye söylendi Jimin sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırırken.

Jimin yolun yarısında Hana'nın çığlığını duyduğunda bütün vücudu titredi. Keşke bu acı hemen geçseydi.

Hana karnını okşuyor, kasıklarını ara ara zorlayan o acıyı unutmaya çalışıyordu. Camdan dışarı bakarken havanın aydınlanmış olduğunu fark etti. Bugün uyanmakta gecikmişe benziyordu.

Anne ve babasının erken uyanmaktan nefret ettiğini bilen kız sabahın erken saatlerinde doğmayı planlamıştı.

Jimin " Güzelim, iyisin değil mi? " diye dikiz aynasında Hana'nın terlemiş yüzüne baktığında Hana dudaklarını sıkarak eşini onayladı.

Best Of Me [jenmin]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin