Best Of Me [jenmin]

71

Kaos ve ben isimli yeni bölümümüze hoşgeldiniz slaşfmşaöfls

Satır arası yorum yapın kitabımıza lütfen!

Hana elindeki telefonla yukarıya çıkmaya başladığında Jungkook onu durdurmak için arkasından gidiyordu ki Hana " Sakın gelmeyin! " diye bağırdı.

Jungkook yutkunup yerine oturduğunda her adımında sinir olduğu belli olan Hana merdivenlerden çıkıp Jimin'in kaldığı odaya ilerledi. Kapıyı duvara çarpacak şekilde açtığında çıkan sesle aşağıdakiler irkildi.

" Kalk. " dedi Hana yatakta uyuyan daha doğrusu sızan Jimin'e ilerleyip. Eliyle onu sertçe sarsıp " Kalk! " diye bağırdığında Jimin irkilip gözlerini açtı.

" Nasıl yapabildin bunu bize?! Bana değil bize! " dedi Hana. Gram gözyaşı dökmüyordu çünkü acayip sinirliydi. Jimin'i şuracıkta biri dövse kılını dahi kıpırdatmayacağı kesindi.

Jimin nerede olduğunu kestirmek istercesine etrafına baktığında Hana'yı idrak etmesiyle ağtrıyan vucüduyla yatakta oturur pozisyona geldi. Çok kötü bir şekilde başı ağrıyordu. Uyanması kötüydü çünkü bu ağrıyla tekrar uyuyabilmesi imkansızdı.

" Neden bağırıyorsun? " dedi Jimin yüzünü buruşturup elleriyle kafasını ovarken. " Zaten başım ağrıyor. "

" Bak şuna! " dedi Hana Jimin'in dediğini boşverip hâlâ bağırmaya devam ederken.

Jimin Hana'nın titreyen ellerinden telefonu aldığında gözlerini kırpıştırdu. Fotoğraf ona bulanık gözğküyordu ama gözlerini her kırpıştırdığında netleşiyordu.

Gördüğü fotoğraflarla Hana'ya baktığında " Bu biziz. " dedi kendinden emin bir şekilde.

" Ne demek biziz?! Delirdin mi sen? "

Jimin " Kes bağırmayı! " diye patladığında Hana " İyi bak fotoğrafa. " dedi kendini dizginleyebildiği kadar sakinleştirerek.

Jimin iyice gözlerini kırpıştırıp baktığında farklı kızın kucağında olduğunu gördü.

" Ama bu send- "

" Ama falan yok bunun! " dedi Hana. " Gittin, beni aldatıp geldin! "

Jimin elindeki telefonu yatağa bırakıp ayağa kalktı ve Hana'nın kollarından tutup " Sarhoştum. " dedi. " Evet, bunun arkasına sığınmam bile hata, yapmamam gerekirdi ama sarhoştum. "

" Bunun tek bir açıklaması var Jimin. " dedi Hana kendini Jimin'in ellerinden kurtarırken. " Beni aldattın! "

" Ben o kızı sen zannettim. "

" Yalan söyleme! " diye tekrar bağırdı Hana. Sinirden gözü hiçbir şeyi görmüyordu. İlerleyip masanın üzerindeki parfüm şişelerini elleriyle yere serdi. " Beni aldattın, sen beni aldattın! "

Yukarıdan gelen seslerle irkilen Yoora " Bir şey yapalım. " diye mırıldanıp Taehyung'un annesine döndü.

Taehyung'un annesi derin bir nefes alıp " Karışmayalım. " dedi.

Hana " Biz senin evlecektik! " dediğinde Jimin onu tutup kendine çekti ama Hana çırpınıp ellerinden kurtulmayı başardı.

" Evleneceğiz. " dedi Jimin. " Bu olayın aramızı bozmasına izin vermem. "

Hana dalga geçercesine gülüp " Aldatılan kişi sen değilsin, buna ben karar veririm. " dediğinde Jimin kafasını iki yana salladı.

" Sakinleş öyle konuşalım. " dediğinde Hana " Bırak! " dedi.

"  Özür dilerim, yaptığım çok büyük bir hata. Lütfen, sakin ol artık. "

" Jimin. " dedi Hana gözleri dolarken. " Ben senin beni sevdiğini düşünüyordum. "

Jimin şok olmuşcasına Hana'ya baktı. " Bundan şüphen bile olmasın Hana, seni çok seviyorum. "

" Ama biliyor musun? " dedi Hana tekrar Jimin'in ellerinden kurtuldu. " Seven bir insan eşini aldatmaz. "

Hana Jimin ile birlikte paylaştıkları giysi dolabını açıp aşağıdaki raflardan valizini çıkardı ve kıyafetlerini aldığı gibi valize koymaya başladı.

" Ne yapıyorsun? " dedi Jimin Hana'nın yanına eğilip ellerinden kıyafetleri alarak.

" Gidiyorum. " dedi Hana.

" Hayır, gidemezsin. " dedi Jimin. " Asla bırakmam seni. "

Hana onu dinlemeyip kıyafetlerini koymaya devam ederken Jimin valizi aldığı gibi odanın karşısına fırlattı.

" Dur! " dedi Jimin. " Gittiğinde ne olacak? Amacın ne senin? "

" Seni unutmak! " diye bağırdı Hana. Birbirlerini o kadar çok bağırıyorlardı ki yakınlarında oturan birisi olsaydı neler oluyor diye kapılarını çalmaya gelirdi.

" Jung bile bunu bana yapmazdı! "

Jimin Hana'ya bakakaldığında Hana dediğinin pişmanlığını yaşamaya başladı ama sinirliydi. Jimin yutkunup yere baktı. Ne diyebilirdi ki? Hana'nın kalbini çok kötü bir şekilde kırmıştı.

" Haklısın. " dedi Jimin kısılan sesiyle.

Hana onun bunu hakettiğini düşünerek bir şey daha demedi ve Jimin'in fırlattığı valizi gidip aldı. Odadan çıkarken Jimin bir şey dahi yapamadı.

Hana  elinde valiz merdivenlerden inmesiyle Yoora " Hana nereye? " dedi telaşla.

" Gidiyorum ben. "

" Nereye gidiyorsun bu saatte? " dedi Yoongi ayağa kalkarak.

" Kafamı toplayacağım bir yere gidiyorum. " dedi Hana ayakkabılarını giyinirken.

" Gidemezsin. " dedi Jin. " Otur oturduğun yerde. "

" Toplanmayın başıma! " dedi Hana sinirle. " Madem beni o kadar düşündünüz, durdursaydınız ya arkadaşınızı! '

" Kızım bir sakin ol, otur yerine. Bak saat çok geç. Lütfen beni dinle, haydi. " dedi Taehyung'un annesi gayet yumuşak şekilde.

Hana onu kırmak istemediğinden sustu ve elini Namjoon'a uzattı.

Namjoon ona baktığında " Arabanın anahtarını ver. " dedi Hana.

Namjoon kafasını iki yana salladığında Jimin hızla merdivenlerden indi.

" Hana, hayatım- "

" Sus! Bana öyle şeyler deme. Adımı dahi söyleme. İğrençsin. " dedi Hana sonra Namjoon'a dönüp " Ver şu anahtarı! " dedi.

Namjoon " Nereye gideceksen ben seni götüreyim. " dediğinde Hana " Şimdi şurada kriz geçireceğim. " dedi ağlamaklı sesle.

Hana avcu açık bir şekilde Namjoon'u beklerken Jimin onu elinde tutup içeriye çekmeye çalıştı.

" Gitme, yalvarırım beni dinle. Yemin ederim sarhoştum, sen zannetmiştim onu. "

Hana " Sus, Namjoon ver anahtarı! " dediğinde Jimin onu kendine çekip sarıldı.

Hana onu kendinden ittirdiğinde Jimin " Han- " diyecekti ki Hana'nın Jimin'e tokat atmasıyla çıkan sesle herkes sustu.

Jimin'in kafası sağa dönmüştü. Biçimli burnundan nefes lıp veriyordu. Gözleri kapalıydı. Haketmişti. Sadece gitmemesi için ne yapabilirdi onu düşünüyordu.

" Bitti, her şey bitti! " dedi Hana. " Bu sözler tanıdık geldi mi? Bir zamanlar sen de bana demiştin. Şimdi de ben sana diyorum. "

Hana Namjoon'un şaşkınlığından yararlanıp arabanın anahtarını aldı ve kapıyı açıp evden çıktı. İkinci bir ses olarak kapının kapanma sesi kulaklara doldu.