Bölüm-25-

5.9K 283 65
                                    

Üzgün şarkılar favorim 😑
İyi okumalar.

Elif'in ağzından

Etrafı toplamış ve ablamları beklemeye başlamıştım. Heyecanlıydım. Sonunda bir araba sesi duyduğumda koltuktan kalkıp kapıyı açtım.
Ablam arabadan inmiş buraya yürüyordu. Koşarak yanına gidip sarıldım.
-canım ablam! Hoşgeldiniz.
İçeriye geçip konuşmaya başladık. Ablamla yan yana oturmuş ve ona bir elimle sarılıyordum.
-Elif sana birşey söyliyeceğiz biz.
Ona döndüm.
-artık bir yeğenin olacak.
-ne abla gerçekten mi?
Birbirimize sarıldık.
-evet ablacığım gerçekten. Sevindin değil mi?
-tabiki! çok mutluyum şuan.

Ablam, okul ile ilgili bana sorular soruyordu. Aklıma onu Nur ile Aysel teyzeyi tanıştıracağım gelmişti. Ablama söyleyip onları çağırmaya gittim.
Aysel teyze ve o bemim hakkımda çok güzel şeyler söylemişlerdi. Ben hayranlıkla Nur'a bakıyordum. O hayatımda gördüğüm en iyi insan olabilirdi.
Aysel teyze gülümseyerek
-Biz artık kalkalım sizin abla kardeş sohbet edeceğiniz şeyler vardır. Tanıştığıma memnun oldum tekrardan.
dedi.

-bende bende. Sizin sayenizde artık içim daha rahat olacak. Kız kardeşime yaptıklarınız için çok minnettarım.
Nur;
-gözünüz arkada kalmasın o artık bana..bize emanet.
Dedi bana bakarak.
O an Nur'dan birdaha ayrılmayacağıma kanaat getirmiştim. Ki ayrılsam yaşayamazdım.

Onlar gittikten sonra ablamların ev için getirdikleri gerekli şeyleri yerlerine koymaya başladım. Birde her zaman yaptığı gibi bana para vermişti. Bunu tabiki idareli harcamalıydım. Başkasına muhtaç olarak yaşamak çok canımı sıkıyordu. Fakat elimden ne gelebilirdi ki?
Belkide yaz tatili yaklaşmışken bir yerde çalışmaya başlardım. Bu olabilirdi işte.

-sabah-

Ablamlarla güzel bir kahvaltı yapmıştık. Artık gitmeleri gerekti. ablamın ayakkabısını giymesini bekledim. Sıkıca sarılıp vedalaştık. Gitmeden bana dönüp
-Elif dolabının içine bakmayı unutma!
Dedi.
Anlamamıştım ama yinede gülümseyip el salladım.
Arabaya bindiklerinde gözden kaybolana kadar izledim. Derin bir nefes alıp verdim.
Sonra tekrar içeriye geçtim.

Bileğimdeki saate baktım. Daha vardı. Bu yüzden ablamın dediği gibi dolabıma bakmaya karar verdim. Odama girip dolabı açtım. Kıyafetlerimin üzerinde kurdele ile bağlanmış siyah bir hediye kutusu vardı.
Uzanıp elime aldım ve yatağa bıraktım. Dolabı kapatıp kutunun yanına eğildim. Yavaşça kurdeleyi çektim. Çok merak etmiştim.
Kapağı kaldırdığımda aynı kutu gibi siyah renkte bir laptop karşıma çıkmıştı.

Yavaşça içinden çıkarıp yatağın üstüne koydum. Çok güzel görünüyordu. Biraz sonra ablamı arayıp teşekkür ettim. Okula gitmem gerektiğini farkedip çantamı omzuma alarak evden çıktım. Okula doğru yürümeye başladığımda korna sesiyle sağıma döndüm. Nur camı indirmiş bana gülümseyerek bakıyordu.
-atla!
Arabaya binip ona döndüm.
-günaydın aşkım
Dedim.
Ve sarıldım.
-senin aşkım diyen ağzını yerim! Günaydın.
Kollarımı çekip yüzüne baktım.
Yanağımı öpüp önüne döndü.
-bugün için şans getireceğine eminim.
-olmazsa tekrar öpersin.
Dedim başımı eğerek.
-kendimi akşama saklıyorum.

Arabada giderken giydikleri dikkatimi çekmişti. Altına kot pantolon üstünede koyu yeşil giymişti. Ona baktığımı anladığında bana bakıp tekrar önüne döndü.
-birşey mi oldu?
-yok hayır sadece öylesine baktım.
-peki.
Ona ablamın hediyesinden bahsettim. Akşam film izleyebileceğimizi söylemişti.
Okulda bugün nöbetçiydi. Ve birkaç kez Mete ile yürürken bize doğru baktığını görmüştüm. Sanırım kıskanmıştı ve bu hoşuma gitmişti.

Okul sonrasında heyecanlıydım.
-tamam pazartesi görüşürüz Mete.
Dedim.
-görüşürüz!
Ona el sallayıp Nur'un arabasını görmek için biraz ileriye gittim. Sonunda arabaya bindiğimde benim evime gidip ordan laptopu aldık. Ve Nur'un evine gittik.

Yarında bölüm atasım var

Just a Teacher | Tamamlandı |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin