18. bölüm

5.8K 511 6
                                    

Yalıya uğrayıp anahtarları aldılar. Dükkân buram buram tarih kokan bir sokaktaydı. Girişte tek kat gözüküyordu fakat içeride bir de çekme kat vardı. İçeride Arhan mimarlıktan kalma tabelalar vardı. Kübra sormadan Aleyna açıkladı.

“Babam mimardı ve burayı o kullanırdı. Arhandan şirketi burada açmasını iştemiştim ama kabul etmedi. Anlayacağın burada babamdan sonra hiç kimse çalışmadı. Kabul edersen biraz tadilatla istediğin dükkânı açabilirsin.”

“Abla bunun senin için veya Arhan Bey için sorun olmayacağına emin misin?” Aleyna gayet ciddi bir ses tonuyla  “Problem olacağını düşünseydim seni buraya hiç getirmezdim.” dediğinde Kübra derin bir nefes aldı.

“Tamam, o zaman kirayı konuşalım.”

“Ne kirası, ne zaman başımız sıkışsa Kübra diyoruz birde senden kira mı alacağız?”

“Öyleyse ben kendime başka dükkân baksam iyi olacak.” Aleyna kıkırdayarak “Bak sen birde tehdit edermiş. Tamam, o zaman şöyle yapalım karşı dükkândaki amcaya soralım o ne kadar kira ödüyorsa sende o kadar ödersin. Kabul mü?” Kübra birkaç saniye düşündükten sonra “Kabul” dedi. Gidip karşı dükkâna sordular. Adamın söylediği miktar çok düşüktü. Çünkü o dükkân daha küçük ve eskiydi. Kübra itiraz etmek istedi ama Aleyna kabul etmedi. “Ben sana bir teklif sundum sende kabul ettin. Artık itiraz edemezsin.” “Ama abla ben o dükkânın da bununla eşdeğerde olduğunu düşünmüştüm ve sen bunu bilerek yaptın.” “Evet, bilerek yaptım sende kabul ettin.” Kübra biraz düşündükten sonra,  “Tamam, ama benim de bir şartım var. Bu kira bir sene geçerli olacak seneye kiraya yüzde iki yüz zam yapacağım. “Olamaz bu hiç etik değil çevredeki iş yerlerini de düşün senin yüzde iki yüz zam yaptığın duyulursa onların kiralarına da bu zammı yapmak isteyen dükkân sahipleri çıkabilir. Onlara yazık değil mi? yüzde elliden fazlasını kabul edemem.”

“Ama ablaaa” diyerek itiraz edecek olan Kübra’yı Aleyna’nın sözleri susturdu. “Bu konu burada kapanmıştır.”  Anahtarları Kübranın eline bıraktıktan sonra dışarı çıkarak arabaya doğru ilerledi. Kübra ise kepenkleri indirip kilitledikten sonra arabada Aleynanın yanındaki yerini aldı.

Vakıftan aldıkları adresi şoföre verdikten sonra hafız için düzenleyeceği eve doğru yola çıktılar. Geldikleri ev bir apartmanın üçüncü katıydı. Apartman asansörlü ve gayet bakımlıydı. İçeriye girdiklerinde bir salon ve bir odadan oluşan küçük bir daireyle karşılaştılar.

“Eee nasıl bir şey düşünüyorsun?”

“Bu evin görsellikten ve konfordan çok steril bir ortam olarak düzenlenmesi gerekiyor. Öncelikle havayı temizleyen bir klima taktırmalıyım daha sonra da bütün eşyaları özellikle de halıları anti bakteriyel olanlardan seçmeliyim.” Kübra bunları söylerken pencereye doğru yaklaşmıştı. Ara sokaklardan geldikleri için karşısındaki manzarayı görmeyi hiç beklemiyordu. Aleyna’da yanına geldiğinde Kübra’nın neden şaşkın şaşkın dışarı baktığını anlamıştı. “Abla kız kulesi.”

“Evet, çok güzel değil mi?”

Kübra hala şaşkın bakışlarını manzara da gezdirirken, “Ben ara sokaklardan gelince bu manzarayı hiç beklemiyordum.” dedi. Sonra her zaman misafiri olduğu banka takıldı gözleri. Daha bu sabah tam orada evlenme teklifi almıştı. Bu düşünceleri zihninden savurmaya çalıştı. Bir müddet daha oyalandıktan sonra eve dönmek üzere yola çıktılar.

Pazartesi Kübra için çok yoğun bir gündü. Hafız için düzenleyeceği daire için verdiği siparişler gün içinde gelecekti. Evin temizliği için apartmanın merdivenlerini silen kadınla anlaşmıştı eşyalar gelmeden önce bütün ev temizlenmiş olacaktı. Kendi dükkânı içinde başka bir bayanla anlaşmıştı. İki mekânın temizliğinin de aynı gün olması işini zorlaştırmıştı. Dükkânda daha çok iş olduğu için evin eşyaları gelene kadar dükkânın işlerine yardımcı olmaya karar vermişti. Bir duvarı boydan boya kaplayan duvar kâğıtlarını sökerken arkasında bir kapı olduğunu fark etti. Kapı biraz zorlayınca sonuna kadar açıldı. Karşısına aşağıya inen merdivenler çıktı. İki basamak aşağıya inince sağ tarafında kalan elektrik düğmesine dokunup ışıkları yakmak istedi. Fakat bir aydınlanma olmayınca telefonunun ışığıyla aşağıya indi. Aşağısı da yukarısı kadar genişti. Ama buradaki eşyalara dokunulmamıştı. Bir büro şeklinde düzenlenmişti. Üzerinde bir telefon, bir büro tipi takvim ve bir randevu defteri yılların tozun üzerlerinde taşıyarak bıraktıkları günkü gibi duruyorlardı. Masanın hemen arkasında büyük bir kasa vardı. Biraz ileride çizim masası ve birçok çizimin olduğu bir dolap. Büronun bir köşesi ise bir kanepe ve iki koltuktan oluşan takım dinlenme köşesi şeklinde hazırlanmıştı. Kübra yukarı çıkıp telefonu eline aldı. Numarayı çevirip açılmasını beklerken aklına gelen şeyle dudakları kıvrıldı. Açılan telefona sesine telaşlı bir ton vermeye çalışarak cevap verdi.

Kalpten Kalbe YolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin