26. Bölüm

5.7K 491 17
                                    

 Merdivenleri ağır adımlarla çıkarken annesinin kızacağı bir şey yapacak küçük bir çocuk gibi heyecanlıydı. “Ah bunu kabul etmemeliydim.” Diye fısıldadı. Merdivenler bittiğinde karşısında duran kapıya bakarak tereddütlü birkaç adım daha attı. Kapının kolunu tuttuğunda besmele çekerek anahtarı çevirip kapıyı açtı. Ne zaman kapattığını fark etmediği gözlerini açtığında insanın içini ferahlatan bir odayla karşılaştı. Çatı katı olduğu için alçak bir tavan ve tıkış tıkış eşyalarla dolu güneş görmeyen bir oda bekliyordu. Fakat gördüğü manzara adanın dört tarafında küçük teraslar, teraslara bakan camlar yerden tavana kadar uzanıyordu. Yine yerlere kadar uzanan kar beyazı tüller odaya ayrı bir aydınlık katmıştı. Hiç duvar yoktu. Ama her terasın önü ayrı bir oda olarak düzenlenmişti. Boğaza bakan terasın önünde beyaz deri kaplama koltuklardan oluşan salon, cadde tarafında ise kitaplık ve masadan oluşan çalışma odası, bahçenin çardağa bakan tarafında terası da içine alan tamamen camekan dan oluşan içinde sayamayacağı kadar çok bitkinin olduğu bir sera, son olarak da bahçenin en sakin tarafına bakan terasın önünde de yine beyazlardan oluşan yatak odası bulunmaktaydı. Yatak odasının bulunduğu alanda bir kapı gözüne çarptı. Yaklaşıp kapısını açtığında ebeveyn banyo olduğunu gördü. Kübra Aleyna’nın kendisinden bu odayı Arhan için düzenlemesini istediğini hatırladı. Ve o an Aleyna’nın daha önce bu odaya hiç girmediğini fark etti. Sadece odadaki klimayı havayı temizleyen bir klima ile değiştirmesi yeterliydi. Bu oda’nın en çok hoşuna giden tarafı insana huzur veren bir tarafı olmasıydı.

Bunları düşünüp odanın içinde yavaş adımlarla camekân ile kaplı bahçeye doğru ilerlerken telefonuna gelen mesaj ile duraksadı.

“Bu gün hastaneye gelirsin diye ümit etmiştim. Ama sen gelmedin. Sanırım benden daha önemli işlerin var.”

Arhan’ın sitemli mesajına ne cevap vereceğini düşünürken camekânın kapısını açıp bahçeye girdi. Bitkileri iki aydır bakılmadığını düşünerek onları sulamak istemişti fakat fark ettiği şey şaşırmasına yol açtı. Bütün saksıların sulanması için ayarlanmış bir sulama sistemi vardı. Çeşit çeşit çiçekler minik ağaçlar değişik süs bitkileri hepsi bir araya gelince çok güzel bir kombinasyon oluşturmuştu. Bu manzara Arhan’a vereceği cevaptı. Bütün bitkileri aynı kareye sığdıra bileceği bir açıdan bahçenin resmini çekti. Arhan’a gönderdiği resmin altına “Hastaneye gelmemiş ola bilirim ama şuan senin yanındayım.”

“Lütfen bana odamda olmadığını söyle.”

“Teknik olarak şu anda odanda değilim, sadece gizli bahçeni keşfetmekle meşgulüm. Camekan ile ayrıldığı için şu anda odanda sayılmam.”

“Şu an çok sinirliyim” Arhan bir gülen surat gönderdikten sonra devam etti.

“Odama girmek için kimden izin aldın.”

“İzin almadım ablan tarafından zorlandım. Sana steril bir ev hazırladığımı biliyor ve bu odayı da öyle hazırlamamı istedi. Korkmana gerek yok odanı değiştirmeyeceğim. Sadece havayı temizleyen bir klimaya ihtiyacın var.”

“Evet, sadece klimayı değiştire bilirsin. Sanırım bu sorun olmaz. O eşyaların tamamı annem tarafından özenle seçilmiş eşyalardı. Ablam kendini tehlikeye atıp odaya giremedi seni devreye soktu. Bu kadın çok akıllı.”

“Beni tehlikeye attığı için mi akıllı?”

“Hayır, sana hiçbir şekilde kızmayacağımı anladığı için akıllı”

Kübra donmuş kalmıştı.

“Aleyna Abla biliyor mu?” diye sordu çarçabuk

“Ben bir şey söylemedim. Sen söylemediysen bilmiyordur. Ama şüphelendiğine eminim.”

Kalpten Kalbe YolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin