44

366 32 64
                                    

Medya; Geçen bölüm kaçan Peren.

Çok beklettim biliyorum..  sonunda vaktim var ve hemen yazıp yayımlıyorum..

Beğenmeyi unutmayın o kadar beklediniz değsin ağdödpsf

Baştan söyleyeyim Yarkına aşırı aşırı sinir olabilirsiniz yazarken ben oldum...

45.. büyük ihtimalle itiraflar bölümü..

*

Soğuk mermer içimdeki ateşi söndüremiyordu. Canım yanıyordu nedeni benim birini sevdiğimi düşünmesi değildi. Nedeni sadece ve sadece bugün bunu düşünmesiydi.

Neden bugündü? Böyle bir şeyi neden önce yaşamadık?

Bugün benim ona en yakın hissetmek istediğim gündü. Bugün bana sarılıp gögsünde saklamasını istemiştim. O ise.. benim sarılmak istediğim adam ona en çok ihtiyaç duyduğum zaman bir nevi sırt çevirmişti.

"Güzelim, doğum günün kutlu olsun," aldığım hediyeyi yanına bıraktığımda biliyordum ki gülümsemişti! Uyuması beni duymadığı anlamına gelmezdi. Bende gülerek baktım ona. Güzel kokulu saçlarını kokladım..

Ağladım sadece bir süre, iyiki uyanmıyordu benim meleğim. O iyiki doğmuştu.. çok güzeldi melek gibiydi!

"Peren!" Arkamda işittiğim bir ses ile oraya dönerek gelene baktım. Gelmesi gerekmeyen tek kişi gelmişti. O burada olmamalıydı!

"Nerelerdesin sen?" Cevap vermek yerine ağladım biraz daha gözlerimi ağladığımdan değil onun canı yandığından kapattım bana bakarken canı yanmıştı görmüştüm! Soğuk mermer beni üşütmüyordu artık ama onun kalbinden bir buz kütlesi geçiyordu geçerken kalbini de dondurmak istiyordu ama o her şeye inat kalbinin güzelliğiyle parıldıyordu..

"Hesapsız nasıl çıkıp gidebiliyorsun öyle!" Duyduğum ikinci ses korkarak yanıma geldi ve beni göğsüne bastırdı.

"Üzgü-"

"Saçmalama," diye sözümü kesti Yıldırım.

Nil de geldiği zaman gerçekten şaşırmıştım. O.. arkadaşım sayılırdı değil mi?

O da bana sarıldığında sarılmayan tek kişiye baktığımda güçlü yanım geri gelmiş gibiydi. Sarılmayacaktı biliyordum. Ona bakıp omuz silktim. Beni en çok o kırmıştı ama kızamazdım. Kırırım seni demişti. Dinlememiştim. Omuzlarımı sarsarak ağlamaya başladım.

"Yarkın!" Yıldırım ın sert sesiyle o da naif bir adım attı ve üçü bana aynı anda sarıldı. Kalbim hızla atarken bir süre sarıldıktan sonra ayağa kalkarak göz yaşlarımı sildim. Sanırım bu iyi gelmişti.

"Nerelerdesin sen?"

"Burada.. kardeşimle tanışın.." diyerek onu gösterdim.

"Bugün.. bugün onun doğum günüydü kutlasanıza," bulanık gören gözlerim ile beyazların altındaki kardeşime bakıyordum. Çok güzel uyurdu hep, gülümsüyor muydu? Ona ilk defa arkadaşlarımı getirmiştim. Gülüyordur..

"Peren.. ben yani biz üzgünüz.. o.. iyiki doğmuş." Nil'e döndüm. Gözleri dolmak üzereydi.

"Üzülme melekti o, melekler hep mutlu olurlar ve onlar için üzülmesini istemezler.."

Mezar taşını öptüm.

Yarkın ve Yıldırım hiçbir şey söylemiyor öylece taşa bakıyorlardı.

"2 gündür ailen haber alamıyorlarmış senden okulda da değilsin," Yıldırım sitemle konuşuyordu.

"Telefonumun şarjı yoktu," dediğimde anlayışla kafalarını salladılar. Kızgın görünüyordu Yıldırım ve Nil. Beni düşünmelerine şaşırmıştım.

"Güzelim.. güçlü birisin sen atlatacaksın biz yanındayız," Konuşan Yıldırımdı ve ona kafamı sallayarak baktım ardından kapşonlumun kollarıyla gözlerimi sildim ve gökyüzüne bakarak derin bir iç çektim.

"Haydi seni eve götürelim,"

Mezar taşına son bir defa baktım.

Ülker Devran.

Onun güzel adı oraya bile yakışmıştı.

Yarkın'a baktığımda göz göze geldik. Üzgün ve dolmak üzere olan gözlerle bana bakıyordu. Pişman olmuştu bugün beni incittiğini düşündüğü için. Ya da.. sadece pişman olmuştu. İç çekerek yere oturdum üzerim zaten kirliydi. Ruhum kirlenmesin diye uğraşıyordum.

"Yıldırım, siz bekleyin kapıda biz biraz konuşalım olur mu?"

"Tamam abi." Nil ile beraber çıktıklarında mezar taşının yanına oturdu benim gibi.

"Peren.. söylediklerim için çok üzgünüm. Amacım.."

"Gerek yok. Üzgün ol veya olma ben sana öyle bir şey olmadığını belirmiştim. Başkasını sevdiğimi de."  Söylemek istediklerim bunlar değilken tam gözlerinin içine bakatak som cümleyi söylemiştim. Bana nasıl olur da öyle bakardı.. sanki anlarmış gibi.. onu kırmamak adına her şeyi gizlerken şimdi beni en çok üzen tek şeyi görüyordu. Görüyor ve ben onu incitmekten başka bir şey yapmıyordum.

"Biliyorum Anonim Kız.. biliyorum kimi sevdiğini."

*

Kaldınız mı böyle..

Diyorum ama ben ne kadar bekletsem o kadar şoklu geliyor bölümler.. en iyisi için çabalıyorum text olsa bile.. karar verdim bir sonraki bölüm itiraf okuyacağız bir sürü.. bir sürü dediysem de büyük olanlar.. üzüleceğiz sanırım.. ve size hep dediğim şey... anlayacaksınız ikisini de biraz..

-sizi seven, Öz!

Obijmi |Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin