Bu okulu tam 5 yıldan beri istiyordum. Adını çok duymuştum. Şimdi bu okulda okumaya hak kazanmıştım. Kapının önünde durdum. Gözlerimi kapattım ve içeri bir adım attım. Gördüğüm ilk şeye kendimi adayacaktım. Dersler dışında düşünmek için bir şeye ihtiyacım vardı. Belki de bir çocuk. Kendimi aşık etmeye çalışacağım. Ya da öğretmen. Tüm yıl boyunca onun gözüne girmek isteyeceğim. Bir top bile olabilirdi. O zaman spor ile ilgilenmem gerekecekti. Yeter ki yaz tatiline kadar beni oyalayacak bir şey olsun. Gözlerimi araladım.
Karşımda kavga eden kız gurubunu gördüm. Düşünceli bir şekilde onlara bakmaya devam ettim. Kısa boylu bir kız ondan daha iri olan iki kızı yere yatırmış dövüyordu. Kızlar hastanelik olmuşlardı bile. Ama daha önemlisi kimsenin onları ayırmış olmamasıydı. Öğretmenler neredeydi?
Arkadan kolumu çeken kişiye döndüm. Ne yapıyorsun sen? Diyemeden beni çekiştirdi.
''Yeni gelen kız, kural bir Annenin kavgaları ortalıkta izlenmez!''
''Anne?''
''Evet, Anne. Lakabı. Hani iki kızı birden döven var ya o işte.''
Anne ismini anlam olarak incelemeye başladım. Anne ya da ana, bir çocuğu doğuran, bakımını üstlenen veya kendi doğurmadığı bir çocuğu evlat edinen ve bakımını üstlenen dişi canlı.
Peki, anne deyince aklıma ne geliyordu? Sevgi, merhamet. Bu kız bu kelimelerin hiçbirine uymuyordu.
''Hep kavga mı ederler?''
''Evet. Hayır. Çoğunlukla. Kötü kızlardır. Bulaşma derim. İçki, sigara, faça, haraç daha fazlası onlardadır.''
Kötü kız dediğinden beri yanımdaki kızı dinlemiyordum.
KÖTÜ KIZ...
Bu yıl bunun için uğraşacaktım.
KÖTÜ KIZ OLMAK İÇİN!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Cennet
ChickLitOnlar, unutulmuş şehrin,unutulmuş çocuklarıydı. Kara Cennet'in gölgesinde büyüyen yaban çiçekleriydi. Yalnız, bencil ve kötüydüler. Onlar, polislerin korkulu rüyalarıydı. Ve hepsinin sahip olduğu korkunç bir sır vardı.Aralarına yeni katılan Çağr...