Mertten...
Yosun odadan firlayip ciktiginda korku dolu gozlerle Buseye baktım.
"B-buse!"
"Efendim!" Son bir umut kapiya baktim. Sonra yeniden Buseye döndüm.
"Yana kay." Cevap vermeden yana kaydiginda hizla yorganin altina girdim. "S-sey... ben biraz-"
"Korkuyorsun." Basimi sallayip ona biraz daha yaklastim. Yatak kocaman olmasina ragmen dibine oturmus ve koluna girmistim. "Bu kadari fazla degil mi? Ben de korkuyorum sonucta." Cenemi omzundan kaldırıp gozlerine baktım.
"Ne var huysuzluk yapmasan iki dakika?" Nefesini verdiginde ben de yeniden cenemi omzuna dayadim ve koluna daha sıkı yapmıştım. Korkum azalmaya baslamisti iste. Erkek adamim evet ama karanliktan korkuyorum, ne var? Bana guven verecek birine ihtiyacim vardi, o da sansa bak en az benim kadar tirsak Buseydi bu gece. Ic cektigimde basini diger tarafa cevirdi. Sırıttım.
"Tahrik mi oldun?" Yuzunu bana dondurmemekte inat ettiginde nefesimi boynuna dogru biraktim.
"Buse." Derin bir nefes aldığında nedense kahkaha atmamak icin kendimi zor tutuyordum. Bu durum fazlasiyla hosuma gidiyordu. "Buse dedim."
"Hı?"
"Bana bak." Yuzunun girdigi sekli gorup dalga gecmek istiyordum.
"Efendim." Ama yapamadım. Basini cevirip gozlerime baktiginda dalga gecemedim. Ya da dudaklarimiz arasinda sadece birkac santim varken geri cekilemedim. Sadece biraz daha yaklastim, karsi koyamadim.
Dudaklarimi dudaklarina bastirdigimda neredeyse tum kasları gerildi ama kendini geri cekmedi. Belki de bir sonraki harketimi bekledi bilmiyorum. Kahretsin ki onu da yapamadim. Çıldırsam da, deli gibi onu opmeyi ve daha daha fazlasini istesemde... yapamadim. Dudaklarimi geri cektigimde hayal kırıklığıyla nefesini verdigini hissettim. Daha fazlasını o da istedi ama yapamadim. O da yapmadı. Birimizin yapmasi gerekiyordu ama ikimizde yapmadik. Bu yükü ikimizde kaldiramazdik çünkü...
Alinlarimiz dayali bir sekilde durup ikimizde birbirimizin dudaklarina bakarken konustum.
"Buse." Once derin bir nefes aldı.
"Efendim." Yutkundum.
"Neden geri geldin ki?"
***
Yosundan...
Cenaze isleri bittiginde kendimi cok bitkin hissediyordum. Atilla amcanin kimsesi yokmus, o yuzden misafirleri konakta agirlamistik. Gelen kisiler eski komsulariymis ya da babamin eski adamlari. Atilla amcanin tüm hayati bundan ibaretmis iste...
Kapı calindiginda elimdeki toz bezini belime sıkıştırarak kapiya ilerledim. Kapiyi actigimda kirklarinda güler yüzlü bir bayanla karşılaştım.
"Merhaba canım." Gülümseyerek basimi salladım.
"Hosgeldiniz efendim. Buyrun." Bu sefer gunes gozlugunu çıkartıp gozlerini kisarak gulumsedi.
"Adnan beyle gorusmek istiyordum." Kapidan cekilip yasina ragmen mükemmel fizigi olan kadini iceriye aldim. Kalem etegiyle kivirta kivirta yururken ne kadar sapiklastigimi dusundum. Hadi erkeklere bakıyorum tamam. Hazala bakiyorum, guzel kiz simdi, ona da tamam. Anan yasindaki kadina bakmak nedir? Cok ayıp çok...
Derin bir nefes alip kadinin arkasindan yürüdüm ve salona kadar eslik ettim.
"Adnan beye haber vermeye gidiyorum efendim." Basini salladi ve oldukca rahat gorunen koltuga kendini nazikce bıraktı.
Tam Adnan beyin calisma odasinin kapisina geldigimde kapi aniden acildi.
"Yosun!"
"Adnan bey, misafiriniz v-"
"Baban gelmis." Kaşlarımı cattim. Ne demek baban gelmiş? Babam gelmisse- Olamaz ya! Beni burada gormemeli!
Hemen Adnan amcanin koluna yapistim.
"Adnan amca yardim et, beni burada gormesin. Arkadaslarimla eve ciktigimi saniyor. Lutfen hi lutfen?" Adnan amcanin kaslari yavasca yukarı kalktı.
"Biraz once amca mi dedin sen?" Upps! Sorry.
"Sey..-"
"Hele şükür." Durup ciddi bir ifadeyle Adnan amcaya baktım. Gozlerini kacirdiginda gülümsedim. Hatirladigim kadar seker bir adam olmasa da karsimda gördüğüm, yine de seviyordum Adnan amcayi. Tabi konu Adnan amcaya duydugum sevgi falan degil. Konu babam. Kahretsin babam burada! Yuzum tuhaf bir sekil almis olacak ki Adnan amca kaslarini çattı.
"Tamam stres yapma. Önlüğünü cikar ve Mertin odasina git. Birazdan inersin aşağıya, sanki Merti ziyarete gelmis gibi davran." Basimi salladim. Tam ardima donecegim sira aklima geldi.
"Asagida bir bayan var. Ziyaretinize gelmiş." Adnan amca basini iki yana salladi.
"Yine sizli bizli olduk."
Biraz heyecanli, biraz da mutlu Mertin odasina daldim.
"Kanka!" Evet bu Merte ilk kanka deyisim. Tepki vermesini bekledim fakat o yataginda sirt ustu uzanmayi sürdürdü ve derin bir ic cekti. Dudaklarimi buzerek yanına ilerledim ve yataga coktum.
"Neyin var?" Aniden dogrulup bagdas kurdu ve gozlerime bakti.
"Bana yardim etmen gerek?"
"Ne konuda?" Derin bir nefes aldı.
" Beni biliyorsun. Yani ben... oyle asik falan olmam. Tek gecelik iliskilerin adamiyim ben." Basimi salladim. Biyogrofisine gore oyleydi valla. Yalniz bu eve geldigimden beri pek bi icraat göremedim o kadar. "Kolum kirik biliyorsun." Him demek ondanmis. "Alcim cikacak yakında." Nereye gidiyor bu konusma. "Bak Yosun!"
"Bakiyorum soyle artik."
"Ee dogal olarak da bir süredir hicbir kizla iliskiye girmedim." Allahım ben bu muhabbeti hak edecek ne yaptım? Git lan erkek kankalarina anlat cinsel hayatını! "O yüzden... birine karsi hissettigim cinsel cekim sanki asikmisim gibi hissetmeme sebep oluyor." Buse mi o kız? Aslinda aşk da cinsel cekim hissetmesine sebep oluyor olabilir ama erkeklerin buna kafalarinin pek basacagini düşünmüyorum. Hele ki Mert gibi akli baska bir yerinde olanlarin.
"Ee kanka? Cozmussun iste olayi?"
"Evet çözdüm ve bana yardim etmen gerek." Tek kasimi kaldırdım. "Cok begendigim bir kız var. Onu bana ayarlaman lazim." Ben ve copcatanlik? Yok artik!
"Kimmis o kiz?"
"Hazal." Hee baska? Basimi iki yana salladim.
"Onun sevgilisi var." Dudaklarini buzusturdu.
"Ayirabiliriz." Tee Allahım, mantığa bak. Ama hakliydi, Seckinle Hazal numaradan bile bir yere varamazlardi bence. Basimi salladim.
"Deneyelim." Resmen uzerime atlayip iki yanagima da sulu sulu opucukler kondurdugunda siritiyordum.
"Hadi kalk asagiya inelim. Babama seni ziyarete geldigimi soyleyecegiz." Ellerini cirpti.
"Kemal amca mi geldi. Yasasin!"
Ziplaya zıplaya merdivenlerden indik. (Ben degil o zipladi, yanlış anlasilmasin.) Salon kapisina geldiğimizdeyse tuhaf bir goruntuyle karsi karsiyaydik.
Su kadin, hani tas gibi olan, Tanerin yuzunu avuclarinin arasina almis ağlıyordu.
"Taner! Sen Tanesin!" Taner kaslarini kaldirdi.
"Peki siz kimsiniz?" Adnan amca kollarını önünde bağlamış catik kaslarla olanlari izlerken babam kadinin Tanerin yuzune uzattigi bileginden yakaladi ve buz gibi sesiyle konuştu.
"Uzatma Yeşim!"
...devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz ve Siyah~Eve Dönüş
Ficción General"İşte benim hayatım da böyle." Fısıldamıştı. "Tüm hayatım tepe taklak. Olmadığım biri gibi davranıyorum ya da olmak istediğim kişiyi saklıyorum ama..." Yüzünü yavaşça benden tarafa çevirdiğini göz ucuyla gördüm. "Ama sana baktığımda başım öyle bir d...