☆Tokat☆

21 2 21
                                    

Sesim bütün bahçeyi doldururken.
Gözlerim kocaman açıldı.

Gözlerimden yaşlar süzülürken koşmaya başladım.
Okana doğru...

Bütün gücümle onu ittim.
Geriye sendelediğinde gülümsemesi büyüdü.
"Seni orospuçouğu!"
Bi adım bana yaklaştı ve kafasını bana yaklaştırdı.

"Böyle sözler sana hiç yakışmıyor ama..."

Birden gerilerek ona sert bir tokat attım.
Geriye bir adım attım.
Yanağına elimin izi çıkmışken sırıttı ve yüzünü tuttu.
Parmağıyla diğer elini gösterdi.
"Bunun hesabını daha sonra sorucam."

Arkasını döndü ve öylece arabaya binip gitti.

Arkamı döndüm ve koşarak diğerlerinin yanına gittim.

Yere çöktüm.
"ENES!"
"KALK ENES!"
"ENES LÜTFEN!"
"Bırak Baran!"

"Enes..."

"Şşt..."

"Enes!?"

Zor bir gülümseme açtı.
Zorlukla açık tuttuğu gri gözlerini bana çevrdi.
Eğilip Enese baktım.
Göğüsünden vurulmuştu ve kanıyordu.
Çok kanıyordu...
Kan...

"Bakma..."

"Enes.. kalk,hadi kalk gidelim..."
"B-bak ben çok korkuyorum. Çok korkuyorum Enes! Enes kalk!"

Baran üzerindeki tshrt'ü çıkardı ve göğüsüne bastırdı.

Elimin kan olduğunu farketmemiştim bile.
Kafasını kaldırdım.
Alnına yapışan sarı saçları çektim.
Saçları... o çok sevdiğim saçları bile kan olmuştu.

Alnını alnıma dayadım.
Haraketimiz...
"Kapama gözleirni Enes..."
"Enes lütfen..."
"Hayır! Bırak beni Eren!"
"BİRİSİ BİRŞEY YAPSIN LAN! "

Bağırmaktan sesim kısılmışken her yerim alev alev yanıyordu.
Son gördüğüm şey gelen ambulansın sirenleriydi.
Ve onun haraketsiz bedenini götürdükleri...











Hastaneye gelmiştik.
Hepimiz.
Hepimiz ziyaretçi koltuklarına oturmuş doktorun amalihateden çıkmasını bekliyorduk.
Sessizdi. Çok sessizdi.
Ağlamaktan şişmiş ve yanan gözlerle öylece beyaz büyük kapıyı izliyordum.
Nereye kadar böyle gidicekti?
Hepimiz ölene kadar mı?

Enes.
Enes ölürse?...





sınırlar (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin