☆çocuk☆

69 7 48
                                    

Olanları hala aklım almıyordu.
Geldiğimden beğri kötüledikleri baran aslında suçsuzdu!
Emre'yi omzundan ittim.

"Siz..."
Konuşamıyordum bile.
"Baran'nın bir suçu yok!"

"Gece sana anlatamadığım şeyler var..."

"Bune lan?! Gerçekleri ağzınızdan epilasyonla alıyorum! Adam gibi anlat şunu Emre!"
Emre hiç kıpırdamadan bana bakıyordu.
"Çık odamdan ve bir daha bana yaklaşma!"
Hiçbirşey demeden camdan geri çıktı.
Camı sertçe kapattım.
Aklım almıyordu Baran'dan nefret ederken şimdi onun için üzülüyordum.

"Elif Enes'in numarasını bana ver!"

"Ne oldu?"

"Bişey yok! Numarayı ver. "

"Bende numarası yok."

Telefonu kapattım ve sertçe masaya koydum.
Ayağımın acımasını umursamdan üzerme kot ceketimi aldım ve zor da olsa aşaya indim.
Evin bahçesinden çıktım ve geçen bir taksiye bindim.
"En yakın bara."
Adam kafa salladı.
sinir beynime sıçramıştı artık.

Taksi durduğunda son paramı da ona verip arabadan indim.
Evet burası Elif ile geldiğimiz barı.
Kapıdan içeriye girdim.
Rastgele bir yere oturdum yanıma bir garson geldi.

"Ne isterdiniz?"

"Enes burda mı?"

"Çağrıyorum hemen"
Kadına kafa salladım ve beklemeye başladım.
Beş dk sonra enes geldi.
Üzerinde kol kaslarını belli eden siyah dar bir tshrt vardı.
Altında ise daha bol kot pantolon vardı.
Paçaları katlanmıştı ve asker botuna benzeyen siyah botlar vardı.
Gözlerim solgun gri gözlerle buluştuğunda kalbim sıkışmaya başlamıştı.
"Daha sakin bir yere gidelim mi?"
Gülümsedi.

"Tamam."
O önden ben ise arkasından Barın içinde
Olan bir odaya girdik odada siyah deri bir koltuk vardı.
Oda sıcaktı ve boş eve göre daha temiz kokuyordu.
Geçtim ve koltuğa oturdum.
Enes benden daha uzak biryere oturdu.
O diyerlerinden farklı geliyordu sanırım benim rahatsız olmamam için yapmıştı.

"Ee seni buraya getiren ne?"

"Anlayamadığım şeyler var Enes."

"Nasıl şeyler?"

"Baran sen emre ve Elif ile alakalı."

"Tamam sen sor ben yanıtlayım."
Cebimden Baran'nın annesinin resmini çıkardım.

"Bunu neden ondan aldın?"

"Çünkü her gece sabaha kadar ona bakarak ağlıyordu."

"Onunla küsmenin nedeni onun sana söyledikleri değil biliyorum."

"Belki sana demişlerdir Baran Emre'yi sinirlendirmek için Elif'i kullandı diye."

"Evet?"

"Aslında onu değil. Beni kışkırtmak için yaptı."

"Ne?"

"Bunun nedenini sana söylemesi gereken kişi ben değil elif."
O sırada kapı açıldı.
"Ve anlatıcam da."

Elif gelmişti.
"Elif sen,nasıl?"

"Enes'i sorunca bende buraya geliceğini düşündüm..."
Kafa salladım.
Elif yanıma oturdu.
"Bunu sana en başından anlatmalıydım ama güvenemedim. Tabi sen bütün olayların içine bodoslama düşünce-"

"Elif anlat artık."

"Ben...ben barana aşıktım. Önceden."
Siktir lan!
"Abim bunu duyunca çok sinirlendi...
Baran bunu kullanarak beni sevmiş gibi yaptı."

"Enesle ne alakası var?"

"Çünkü Enes'de beni...."

"Bunların hepsi öncede kaldı"(Enes)

"O nedenle Baran'la kavga etti. Sorun Baran'la beraber olmamız değildi. Enes baran'nın beni oynatığını biliyordu.
Bu nedenle kabul etmedi."

"Ama Baran intikam istiyordu."

"Evet."

"Daha sonra ben bunu öğrendiğimde yıkıldım gece."

"Bak Gece şu an Baran için Emre'yi suçluyorsun biliyorum. Ama Emre sacece etrafındakileri korumak istiyordu çünkü ba-"

"Ama bunu yaparken baran'ı kabul etmedi!"
"Söylesenize. Emre kimi kimden koruyordu?"

"Çünkü babası onu zorladı!"
"Elifi bir daha görmemekle tehtit etti!"

"Anlamıyorum o sadece bir çocuktu.
Emre'nin babası kendi eliyle yarattığı manyaktan çocuklarını mı koruyor?"

Aşk kadar boktan birşey olmadığını anladım.
Baran'nın babası Emre'nin Annesine aşıktı.
Ve karşılık alamadığı için onu öldürdü.
O hapishaneye giderken karısı buna dayanamadı ve daha dokuz yaşında olan oğlunun gözü önünde intihar etti.
Bunların etkisi geçmeden kampa gönderildi ve kuzeni tarafından zorbalık gördü. En yakın arkadaşı Annesinden kalan son şeyi aldı ve kavga ettiler.
Bunun üzerine Baran tamamen boka sardı.
Intikam için bir kızı harcadı.
Daha sonra eski en yakın arkadaşı ona karşı çıktığı için Elif'e herşeyi anlattı.
Herşeyden kaçarak başka bir yere gitti.
Sonra tamamen tesadüf düşman kuzeni ile ıssız bir sokakta karşılaştı.
Sonra.  Sonra ben.
Baran annesinden sonra ilk kez bir kıza tutulmuştu. Annesinin kokusunu aradı onda... korumaya çalıştı annesini koruyamamıştı belki ama...
Denemek istedi.
Bilmiyor ki Gece'ye olan aşkı soğuk taşlaşmış kalbine iyi geliyordu...
Böyle birinin sevme olasılığının olmadığını düşünüyorlardı.
Baran onlara göre canavardı...
Ama bana göre sadece her yede Annesini arayan o dokuz yaşındaki çocuktu.
Aynı Sırf babası aklına geldiği için pamuk şeker seven on yedi yaşındaki kız gibiydi.

Enes'e döndüm.
"Baran iyi şeyler yapmamış olabilir herkes hatalar yapar ama bence o bu hataları fazlasıyla ödedi!."
(Aklıma nedense Kaan'nın babasına ateş etmesi gibi geldi :)  bu arada kaan'nın babası yaşıyor)

"Gece bilmiyorsun..."

"Hala mı? Ne boktan brişeyin içinde olduğunuzu biliyor musunuz? Belki siz göremiyorsunuz ama ben Baran'a bakınca hala sabaha kadar Annesi diye bir kağıt parçasına sarılan çocuğu görüyorum!"
Aynı babamın bana bakınca tarçınlı süt seven küçük kızı gördüğü gibi...
Ağlamaya başlamıştım birşeyleri düzeltmek istiyordum.
"Barandaki küçük çocuğu bulucam ve geri getiricem! İster bana yardım edin ister etmeyin."

Enes birşey söylemek için ağzını açtı fakat sözünü böldüm.
"Ama şimdi yanımda olmayacaksanız hiç olmayın daha iyi!"

Kapıyı sertçe kapattım ve çıktım.
Kahretsin bütün paramı taksiye vermiştim!
"Senin yanındayım."
Kafamı çevirdim ve gri gözlerle karşılaştım.
"Bende öyle."
Yanıma baktığımda sarışın kızı gördüm.
Hiçbirşey için geç değildi hele ki Geceyseniz!
"Ben bırakırım.."
Enes'e kafa salladım.
Rahatlamıştım çünkü en azından yanımda birileri vardı.

sınırlar (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin