☆beyaz☆

59 6 73
                                    

Enesle aynı anda düştükten sonra bütün an bozulsa da bozuntuya vermemiştik.
İki saatir ayak parmaklarımla dalga geçiyordu.
Birden herkes bir noktaya bakmaya başladı.
Elif havlusunun üzerine yatmış güneşleniyordu.
Enes kaşlarını çattı.
Birden koştum ve Elifin üzerine atladım.

"Gece!"

"Herkes sana bakıyor gerizekalı!"

Elif gülümsedi ve ayağa kalktı.
"Amaç da o zaten."

Elifin kolundan tuttum ve denize sürükledim.
Sırtından tutup onu denize ittiğimde kahkaha atıyordum.
Elif sudan çıktığında bütün makyajı akmış ve sarı saçaları birbirine girmişti.
Sinirle bana baktı.

"Senden nefret ediyorum!"
Üzerine su attım.

O sırada herkes başka bir noktaya baktı.
Suyun derin tarafından birisi geliyordu.
EMRE.
sıkı karın kaslarından su damlaları süzülüyordu çıkık kemikleri güneşten kızarmıştı.
Eliyle ıslak saçları arkaya attı.
O sırada birisnin kafamdan tutup beni suya sokmasıyla şok oldum.

"Enes!"

Dedim ağzımdaki tuzlu suyu tükürüp.
Ve birden üzerine atladım.
Haraket etmedi batmaya başladık.
Suyun altında gri gözlerini açtı.
Ayağımla karnına bastırdım ve destek alarak yüzeye çıktım.
Tekrar kahkaha atmaya başladık.
Biraz yüzdükten sonra öğretmenimiz mola vermemizi söyledi.
Denizden çıktıktan sonra üşüdüğüm için üzerimdeki ıslak askılıyı çıkardım.
O anda bütün erkeklerin bana baktığını farkettim.

Hepsine öldürücü bakışlar atarken birisi koşarak geldi ve bana çarptı.
Tam düşüceken belimden tuttuve beni kendine çekti daha  sonra beni vicuduna bastırarak kendi havlusunun öbür ucunu bana sardı.

"Emre seninle konuşmak istemediğimi söyledim."

"Ben birilerini öldürmeden önce üzerine bir şey giy."

Söylediği şeyle donup kaldım.
"Şaka yapıyorum."

Nedense Enes şaka yaptığında anlıyordum.
Fakat Emre o kadar ciddi konuşuyorki şaka olamayacak kadar gerçek geliyor.

Odamıza çıktık.
Üzerime siyah ince askılı bir buluz ve siyah bir kot giydim.
Üzerime salaş siyah hırkamı giydim ve kafeye indim.
Elif ve enes oturuyorlardı.
Yanlarına gittim.
"Ne istemiştiniz."

"Ben bi salata alıyım" dedi elif.
Bu kız her zaman diyet yapıyordu.
Benim ağzım boş durmuyordu ama ondan daha zayıftım.

"Kıymalı lahmacun."

Enes sırıtırken Elif tip tip bana bakıyordu.
Elif veceteryandı!
Enes de bişeyler istedi.
O kadat açtım ki hepsini ayı gibi gömmüştüm.
Enes'e döndüm.

Elini çeneme koydu ve baş parmağıyla çenemi sildi.
"Kıyma kalmış."
Sırıtmaya başladı.
Al işte Gece'nin romantikliği de bu kadar olur.

Akşam olmuştu.
Elif odada kalmayı tercih etmişti.
Bende aşaya inmiştim.
Sahile oturdum.
Telefonum titremeye başladı.
Bilinmeyen numara.
"Efendim? "

"Numaranı değiştirdiğini bana neden söylemedin?"

"Kocan rahatsız olur diye düşündüm."

"Önümüzdeki hafta buraya gelmeni istiyorum. "

"Gelmiyorum."

"Kalan eşalarını alman için."(üvey babsı)

Kahretsin!...
Telefonu kapattım.
Gözlerin dolmaya başlamıştı.
Tam mutlu oldum derken neden birileri bunu bozmak için çabalıyordu.

Yanıma birsi oturduğunda gözümü sildim ve başımı çevirdim.
"Enes?"

Enes sırıtırken birden yüzü soldu.
"Ne oldu?"

"Bişi yok."

Gözümden yaşlar akmaya başlamıştı.
"Lan! Ne demek bişi yok Gece? Neden ağlıyorsun?"

"Annemle alakalı önemli değil."

"Annen demek ha?".

"Evet."

"Benim Annem beni doğururken ölmüş."
Kalbim sıkışmaya başlamıştı.
"Yani benim yüzümden..."

"Hayır-"

"Babam da beni bu yüzden kabul etmedi ve... ve beni Evlatlık verdi."
Bir insan nasıl böyle birşey yapabilirdi?!
Enes'in her zman yüzünde olan gülümsemenin arkasında kırgınlıklarva üzüntüler vardı.
Birden Enes'e sarıldım.
Başka yapabileceğim birşey yoktu.
Bu hayat ne kadar boktandı kan böyle?!
Enes de güçlü kollarını bana sardı.

"Bunları sadece baran'a anlatmıştım. Neyse gidiyorum ben."

"Tamam."

O son bakışta gri gözlerinin dolduğunu farkettim...

Bende ayağa kalktım ve odama gittim.
Elif ortalıklta yotku.
Yatağa bağdaş kurdum ve telefona bakmaya başladım.
Odaya birsi girdi.
Kafamı çevirdiğimde kapının kolundan destek alan Emre'yi gördüm.
Odaya girdi ve kapıyı kapadı.
Hala ne olduğunu anlamamıştım.

Geldi ve kendini yatağa attı altında kalmamak için son anda kalkmıştım.
Kafasını yastığa iyice bastırdı gözleri kapalıydı.
"Ne içtin olum sen!?"

Gülümsedi.
"Bu aralar kalbimi kırıyorsun Gece."

Kesinlikle sarhoştu!
"Bana bak akşam akşam iş çıkarma başıma çık oda-"

Gülümsemesi solmuştu.
Yüzü üzüntüyle kasıldı.
"Gece biliyo musun?"

"Ne?"

"Annem bana hiç oğlum demedi."

"Bak şu an kendinde değilsin belki bunları bana anlatmaman gerek "

"Baran Annemi benden aldı...
Çünkü annem beni sevmiyodu...."

Emre çok bunalnıştı.

"O siktiğim oyuncak arabamı ona vermişti!
Ama çok güzeldi."

İyice manyamıştı.

"Sonra öldü. "

Kapalı gözünün yanından akan yaşı görüyordum.
Elif ne yapılacağını bilirdi...
Fakat telefonu açmıyordu.

"Lütfen sende gitme gece."

Yanıma gittim birden beni tutup yanına yatırınca ne kadar korksam da karşılık verememiştim.
Başımı göğsüne yasladı.
"Burda mısın...?"

"E-evet."

Bana iyice sarılmıştı.
"Seni seviyorum Beyza."

"Beyza mı?"
Kafa salladı.

"Beyza da kim?"

"Senin kadar güzel biri."
Ne diyodu lan bu?!

"Ama beni hiç sevmedi...."

sınırlar (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin