☆kazak☆

33 2 5
                                    

Bir hafta sonra.
Hastaneden çıkışları yaptırmıştık.
Doğru düzgün hiç uyuyamamıştım ve yemek yiyememiştim.
Olanları hala atlatamamıştım...

Şanıma babam iş seyhatine çıkıyordu.
Yanımda kalması için Elif'i de arayamazdım...

Eve geldiğimde direk odama çıktım.
Sadece ağlamak istiyordum.
Kendimi o kadar kötü hissediyordum ki.
Yaptığım ilk şey banyoya gidip kapıyı kilitlemek oldu.
Daha sonra çekmeceden elime bir makas aldım.
Emre'nin hastanedeki son hallerini aklıma getirdikçe kalbim hiç olmadığı kadar sıkışıyordu.

Kıyafetlerimi bile çıkarmadan suyu açtım ve banyoya girdim.
Gözlerimden yaşlar süzülürken belime yaklaşan saçlarımdan tutamlar kesmeye başladım.
Başka türlü nasıl kafamı rahatlatabilirdim?
Saçlarım benim için çok önemliydi.
Emre de çok seviyordu....

Elimdeki makası düşürdüğümde yanan gözlerimi açtım.
Kazadan dolayı yaralanan yerlerimden kan gelirken acımaları umrumda bile değildi.

Yere çöktüm ve duvara yaslandım.
Kafamı duvara koyarak bacaklarımı kendime çektim...

Ne kadar öyle kaldım bilmiyorum ama birisi kapıyı kırarak açtığında kendime gelmiştim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ne kadar öyle kaldım bilmiyorum ama birisi kapıyı kırarak açtığında kendime gelmiştim.
Baran kapıyı kırmış Enes ise direk içeriye dalmıştı.
Islak bedenime aldırmadan beni kaldırdı ve kucağına aldı.
Birşey duyamıyordum kulaklarım çınlıyordu.

Baran birkaç havlu alıp yanıma geldi Enes beni yatağa yatırmıştı.

En sonunda kendime geldim.
"Gece!"

Başımı çevirdiğimde Enes'in şişmiş gri gözlerine baktım.
Islak saçlarımı geriye attı ve yüzümü tuttı.
"Ne yaptın kendine!"

Konuşmak istemiyordum.
Birden kalkıp üzerimdeki havluları düşürerek Enes'e sarıldım.

Göz yaşlarım yanaklarımdan süzülürken yine hıçkırarak ağlıyordum.
Enes sıkı sıkı bana sarıldı.
"Herşey düzelicek."

Sesi içimi ısıtırken bedenlerimiz ayrıldı.
Üzerime yapışan kıyafetleri değiştirmem gerekiyordu.
Ayağa kalktım ve dolabı açtım.

Rast gele kıyafet ararken gördüğüm şeyle donup kaldım..

Emre'nin siyah bol kazağı...
Göz yaşlarım artarken baran yanıma geldi ve kazağı aldı.

Gözleirmi derin ela gözlere sabitledim. Kımıldayamıyordum.
Gözleirime bakmaya devam ederken  Üzerimdeki tshrt'ü çıkarttı soğuk elleri sütyenin kopçasına gittiğinde Enes'in arkasını döndüğünü gördüm.
Baran hala gözleirme bakarken kazağı kafamdan geçirdi.

Dizimin üzerinde biten kazağı indirdi ve eşofmanımı da çıkarttı.
Enes'in bu durumdan rahatsız olduğunu farkedebiliyordum.
Bir adım attım ve Baran'a sarıldım.

Sevdiğim herkesi kaybediyordum başka kimsem kalmamıştı.
Kaan gitmişti Allah bilir onu bir daha ne zaman görücektim.
Emre gitmişti.

Ondan kalan tek şey hala onun gibi kokan siyah kazak olnuştu.
Emre'den kalan. Dokunabileceğim tek şey bir kazaktı.

Onun kokusunu artık sadece bir kıyafet parçasında bulabilecektim.
Onunla uyuduğmdaki gibi rahatlatırmıydı beni?

Veya ona sarıldığımda hissettiğim şeyleri getirebilir miydi?
En kötüsüde beni sevdiğini bile bile görmezden gelmiştim onu...

Başka hangi göz onun yeşilleri gibi içimi ısıtıcaktı?
Az da olsa gülümsemesi... Her zaman ciddi olması... onun yokluğu bana koyan şey değildi.
Bunun bilerek yapılmış olmasıydı.
İçim büyük bir öfkeyle doldu.
Bana son kez sarılabilmek için hastane değiştirmişti ama ben onu yaşatmak için hiçbirşey yapamamıştım.

Elimden birşey gelmediği zaman elimden tutan kişi oyken şimdi elimi kim tutucak?
Ben elimi birine vericek miyim?

Kıçımın mafyası artık yok Gece yalnızsın...

sınırlar (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin