Gece Yürüyenler

SOHBET

Yeni bölüm yakında.

Yorumlarınızı bekliyorum. Herkese cevap veriyorum ve yorumları dikkate alıyorum.

"Bu sefer bir iki şey öğrenecek kadar kalmayı planlıyorum." dedim. "Çantaları dolduran annemdi." diye, ekledim.

Çağrı bagajı kapatıp, arabanın kapısına doğru yürüdü. Kapıyı açarken konuştu.

"En azından döndün." dedi.

Döndüğüme sevinmişe benziyordu. Sanırım beni sürüye o eklediğinden gidişim otoritesini sarsmıştı. O arabaya binince ben de hemen yan koltuğa geçtim.

"Eve mi gidiyoruz?" diye, sordum.

"İstersen bir yerlere uğrayabiliriz." dedi.

Öğle saatleriydi. Kahvaltımı sıkı yapsam da karnımın acıktığını hissediyordum. Aklıma gelen ilk şeyi söyledim.

"Sushi yiyelim mi?" diye, sordum. Yüzünde garip bir gülümseme oluştu. "Ne oldu?" diyerek, başka bir soru daha sordum.

Gülmeye devam ederken, "Hiç." dedi.

Bir anlığına gözünü yoldan ayırıp bana baktı. Rahatsız olduğumdan tekrar aynı soruyu sordum.

"Ne oldu?"

Sorularım onu kısa sürede pes ettirdi.

"Sadece, yuva da onca zaman çiğ et yemeği reddedip, sonra bu teklifle gelmen komikti." dedi.

Sushi balıktı. Evet çiğ balıktı. Ona çiğ et yemeği teklif etmiştim.

"Sonuçta kırmızı et değil." diyerek, savunmaya geçtim.

"Ama çiğ." dedi.

Neden pizza ya da hamburger teklifinde bulunmadığımla alakalı düşüncelere dalmak üzereyken tekrar konuştum.

"Yiyor muyuz?"

"Evet, yiyoruz." diyerek, beni yanıtladı.

İlk kez sushi yediğimde lise ikiye filan gidiyordum. Ailemde kimse beğenmese de ben yediğim anda bayılmıştım. Tadından çok yerken olan o yumuşak his hoşuma gidiyordu. Bir süre arabada sessiz bir şekilde yolculuk yaptık. Sonunda bir AVM'nin otoparkındaydık. AVM'lerden hoşlanmıyordum. Kalabalık, ses, ışıklar başımı ağartıyordu. Ama buralarda sushi yenebilecek tek yer burasıydı.

İçeri girdiğimizde, "Hangi kattı?" diye, sordum.

Çağrı hemen, "Birinci kat." diye, cevap verdi.

Bu kadar hızlı cevap vermesi beni şaşırttı.

"Sen de seviyorsun, sanırım." dedim.

"Çiğ olan her şeyi severim." dedi.

Bunu derken kendini çok havalı hissettiğine emindim. Ne kadar itiraf etmek istemesem de dönüştükten sonra yediğim etler, hayatımdaki en lezzetli şeylerdi. Sonunda vardık ve köşede çok dikkat çekmeyen masalardan birine oturduk. Şansımızı bizden başka kimse yoktu. Bu nedenle garson hemen yanımıza geldi. Benim yediğim şeyler hep aynıydı.

Menüye bakmadan, "Tatlı ekşi soslu tavuk ve Philadelphia roll." dedim.

Çağrı, "Bana da aynısından." diyerek, adamı uzaklaştırdı ve konuşmaya devam etti. "Seninle alakalı çok şey biliyorum. Aileni, arkadaşlarını, işini... Ama sen bana hiçbir şey sormadın." dedi.

Şaşırdım. Onu kendisiyle alakalı konuşmaktan haz etmeyen soğuk tiplerden sanmıştım.

"Bilmem, meraklı değilimdir." dedim.