YENİ BÖLÜM YAKINDA
MEDYA SHERLOCK
ŞİMDİYE KADARKİ EN UZUN BÖLÜM İYİ OKUMALAR
Uzun bir düşünme ve karar sürecinden sonra ailemin evine geldik. Yapmam gereken olanları en akıl karı şekilde anlatıp, onları korunaklı bir yere götürmekti. Daha fazla zaman kaybetmemek için bir hışımla arabadan indim. Akşam saatleri olduğu için ikisini de evde yakalamayı umuyordum. Yapabileceğim açıklamayı kurmaya çalışırken, bir yandan da binaya doğru yürüyordum. Dış kapının önüne gelince bir saniyeliğine duraksadım ve konuştum.
"Bulut sen yapsan daha iyi olur. Siz ikinizde arabada bekleyin, bir anda bu kadar kişi eve dalmayalım."
Hepsi ifadesiz bir şekilde beni süzüyordu. Sonunda konuşan Çağrı oldu.
"Beni tanıyorlar. Yardım edebilirim."
Başımı olumsuz bir şekilde salladım.
"Siz burada kalın. Bulut ve ben onları getiririz." dedim.
Söylediklerime olan inancım pek yüksek değildi. Onlara ne söyleyebilirdim? 'Anne, baba ben kurt adam oldum.' Düşününce böyle söylemek pek mantıklı gözükmüyordu. Belki de önce kurt adamlardan bahsedip, onları bu gerçeğe hazırlamalıydım ama bu da ders gibi olurdu. Kurt adamlar ilk olarak... 'Direkt dönüşsem nasıl olur?' diye, düşündüm. Düşünmemle vazgeçmem bir oldu. Bunu yapmak onları Emir'e bırakmadan kendim halletmem gibi bir şeydi. Ben bunları düşünürken Bulut zili çaldı ve annemim sesi duyuldu.
"Kim o?"
Bulut bekletmeden cevap verdi.
"Benim, Bulut."
Birkaç saniye sonra kapıyı açmamızı sağlayacak, donk tarzında pek anlamlandıramadığım ses duyuldu. Beklemeden içeri daldık. Çok endişeliydim. Kalp atışlarımı duyabiliyordum. Anlımdan aşağıya akan her ter damlasını sonuna kadar hissedebiliyordum. Kurt adam olmak duyularımı geliştiriyordu ama sanki tuhaf bir şekilde duygularımda duyularımla birlikte gün geçtikçe güçleniyordu.
Bulut elini asansörün kapısına götürdüğünde, kolundan yakalayıp, onu durdurdum.
"Ne diyeceğim? Nasıl anlatacağım?" diye, sordum.
Beni bekletmeden yanıtladı.
"Sen sakin ol. Ben anlatırım. Kolumu bırak yeter."
O an kolunu çok sert sıktığımı fark ettim. Öyle ki gücümün etkisiyle Bulut'un rengi beyazdan kırmızıya dönmüştü. Canını daha fazla acıtmamak için onu bıraktım.
"Tamam." diyerek, onu onayladım ve asansöre bindik.
Öyle söylememe rağmen hiçbir şey tamam değildi. Korkuyordum ve korkmak daha çok korkmama neden oluyordu. Öfkelenme ihtimalim, beni asıl korkutan şey buydu. Ya öfkelenip, dönüşürsem. Aileme zarar verebilirdim. Sonumun Açelya gibi olmasını istemiyordum. Açelya demişken, o kadın şu an neredeydi? Bir anda aklıma bu soru düştü.
"Cidden." diye, mırıldandım ama bunu sesli söylemek istemiyordum.
Bulut, "Bir şey mi dedin?" diye, sordu.
Hemen onu yanıtladım.
"Hayır, düşünüyordum."
Yukarıya vardığımızda Bulut kapıyı ittirdi ve asansörden çıktı. Bense öylece duruyordum. Kafasıyla gelmemi işaret ederken, babamın sesini duydum.
"Bulut hoş geldin, oğlum. Nerelerdesin?"
Bu sırada dayanamayan Bulut beni kolumdan çekiştirerek asansörden çıkardı ve konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Yürüyenler
Chick-LitNida isteği dışında kurtadama dönüştürülmüş genç bir kızdır. Isırıldığından bu yana kendisini insanlardan uzak tutmaya çalışarak hayatına devam etmektedir. Fakat hiç beklemediği bir anda kendisini büyük bir savaşın içinde bulur. Bu savaş ona kendisi...