BİR AN

534 89 86
                                    

Bundan sonra bölümler düzenli olarak gelecek.

Medya da yine muhteşem bir şarkı var. Dinlemenizi öneriyorum.

İyi okumalar.

Dudaklarımız kısa bir süre birbirine yapışık halde kaldıktan sonra benden ayrıldı ve birkaç adım geriye çekildi. Olan şey öpüşme değildi. Sadece dudakları benim dudaklarımın üstündeyken öylece durduk. Neden böyle bir şey yaptığını anlayamıyordum. Ne söylemem gerektiği hakkında hiçbir fikrim yoktu. Görünen o ki o da benimle aynı durumdaydı. Bir süre şaşkın bir halde birbirimize baktık.

Sonra, "Bu biraz yersiz oldu, sanırım." dedi.

Ses tonu çekingen ve alçaktı. Bense hala ne diyeceğimi bilmiyordum. Yaptığı şey tamamen saçmalıktı. Bana hissettirdiği tek duyguysa korkuydu.

"Evet." dedim.

İkimizin yüzünde de saçma bir şaşkınlık ifadesi vardı. Bu ifade yüzümüze öyle bir yapıştı ki, ayrıldığımızdan beri kurtulamıyorduk. Bir süre daha sessiz kaldıktan sonra Eray konuştu.

"Ciddiye almana gerek yok. Bir an gaza geldim, sadece." dedi.

Kibirli bir şekilde konuşmaya başladığına göre onun şaşkınlığı yerini savunmaya bırakıyordu. Ben de ona aynı şekilde karşılık verdim.

"Ciddiye filan almadım ama itiraf etmek gerekirse şaşırdım. Böylesine gıcık olduğun birini neden öpersin? Diye merak ediyorum." dedim.

Konuşurken elimden geldiğince kendinden emin gözükmeye çalışıyordum.

"Söyledim." dedi. Anlamaz bir ifadeyle yüzüne bakınca, "Bir anlık bir şeydi. Sana özel de değildi." dedi.

Kaşlarımı yukarı kaldırıp, başımı anlıyorum der gibi salladım.

"Kavga ettiğin tüm kızları öpersin, yani." dedim.

Bir anda, "Hayır." dedi. "Bir nedeni yoktu. Birbirimize yakındık. Sanırım ondan oldu." diye, ekledi.

"Bir daha nedensiz hareketler yapma o zaman." dedim. "Dönelim." diye, ekledim.

"Tamam." diyerek, beni onayladı.

Daha sonra hiç konuşmadan yuvaya döndük. Vardığımızda hızla arabadan indim ve koşarak odaya gittim. Herkes uyuyordu. Günün açmasına ise az bir zaman vardı. Ben de bu süreyi uyuyarak değerlendirmeye karar verdim. Yatağa girdim ve uyumak için gözlerimi kapattım ama bir türlü uyuyamıyordum. Bu sırada Eray'da odaya girdi ve karşımdaki yatağa öylece uzandı. Ona baktığımda beni izlediğini görebiliyordum. Rahatsız olduğum için arkamı döndüm ama hala baktığını biliyordum. Yaptığı şeyin beni etkilemediğini kendime söylesem de, kafam fazlasıyla karışıktı. Dediği gibi bir anlık bir şey miydi? Yoksa arkasında başka bir neden mi vardı? Benden hoşlanıyor olabilir miydi?

"İmkansız." dediğimde, elimi ağzıma götürdüm.

Konuşmam fısıldamayı andırsa da birileri duyabilirdi. Ne kadar düşünürsem düşüneyim işin içinden çıkamıyordum. Bende verdiği cevabın gerçek olduğunu kabullenmeye karar verdim. Bir anlık bir şeydi ve benden kesinlikle hoşlanmıyordu. Düşüncelerin arasında kısa bir süre de olsa uykuya dalmayı başardım. Beni uyandıran Azra'nın dürtüşleri oldu.

"Uyan artık." diyordu.

İçimden bu kız bana huzur vermeyecek diye, geçirirken olduğum yerde doğruldum.

"Uyandım." dedim.

Heyecanla, "Dün dönüştüm." dedi.

Gözlerimi ovuştururken, "Ne mutlu, sana." dedim.

Gece YürüyenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin