Yorum ve vote sayılarına göre bölümler daha hızlı gelebilir.
Medyadaki şarkıyı dinleyebilirsiniz. Her zaman olduğu gibi bölümle uyum içinde.
İYİ OKUMALAR...
İlk iş ailemi o berbat yerden kurtardık. Annem de babam da benim için fazlasıyla endişeliydiler. İkisi de ne olduğunu hala çözememişlerdi. Yine de onları tehlikenin geçtiğine ikna etmeyi başardım. Bu sırada Çağrı'da bana elinden geldiğince yardım etti.
Ağzımdan çıkan o saçma şeyler Çağrı'yı rahatlatmış gibiydi. Artık bana öfkeli gözükmüyordu. Ailemin evinden çıkmış, uslu uslu yuvaya dönüyorduk. Aklımsa Eray'daydı. Kötü gözüken bir halde çıkıp gitmişti.
İçtenlikle, "Eray'la aranı bozma. Onu zorlayan bendim." dedim.
Arabayı kullanmaya devam ediyorken bir saniyeliğine yüzünü bana çevirdi. Daha sonra ise tekrar önüne döndü ve beni yanıtladı.
"Senin korkmuş ve öfkeli olmanı anlıyorum. Eray'sa böyle bir durumu kullanıp, sana Emir'i öldürtmeye çalıştı. Bu kolaylıkla affedebileceğim bir şey değil."
Çağrı durumu tamamen yanlış anlamış gibiydi. Eray bana Emir'i öldürtmeye çalışmamıştı. O sadece yardım etmek istemişti. Sanırım Eray'dan yardım istemem başından beri hataydı.
"Öyle bir şey olmadı. Ben Eray'dan yardım istedim. O ise Emir'i öldürecek kadar güçlü olmadığını söyledi. Bu nedenle benim öldürmeme karar verdik. Zaten bu benim yapmam gereken bir şeydi." dedim.
Çağrı'nın yüzünde ufak bir gülümseme oluştu ve bekletmeden beni yanıtladı.
"Haklısın, Eray Emir'i öldürecek kadar güçlü değil ama sen öylesin."
Ne olduğunu anlayamadan onu yanıtladım.
"Doğru belki Eray'dan güçlü değilim ama ondan benim için birisini öldürmesini istemeye de hakkım yok. Öyle değil mi? bu daha çok senden istemem gereken bir şey gibi. Çağrı benim için Emir'i öldürür müsün? Çünkü beni, Bulut'u kaçırdı. Öldürmekle tehdit etti. Onunla geçirdiğim zaman zarfında neler yaşadığım hakkında hiçbir fikrin yok. Öylesine acizdim ki ondan çok kendimden nefret ettim!"
Bir anda tüm sinirimi kusmaya başlamıştım. Her kelimemde ses tonum yükselmiş, sonunda çığlıklara, bağırmaya dönüşmüştü. Kafamı çevirip, baktığımda Çağrı'nın hiçbir tepki vermediğini fark ettim. Bu durum daha da öfkelenmeme neden oldu.
"Söyleyecek bir şeyin yok mu?" diye, sordum.
O ise sakin bir şekilde beni yanıtladı.
"Burada suçlu olan ben değilim Nida. Kimseden senin için birisini öldürmesini isteyemezsin. Emir pisliğin teki haklısın ama onu öldürmek sana istediğin rahatlamayı veremeyecekti."
Araya girdim.
"Hissettiklerimi anlayabilirmiş gibi konuşma. Onu öldürseydim belki de şu an olduğundan çok daha huzurlu bir şekilde yuvaya dönüyor olurdum. Sen benim gibi değilsin. Ben hiçbir zaman güçlü olmadım, senin aksine."
Söylediklerimin sonuna kadar arkasındaydım. O sürüdeki en güçlü kişiydi. Defalarca kez kazandığına şahit olmuştum. Bense kendisini bile kurtaramayacak kadar aciz ve rezil bir durumdaydım. Her seferinde birilerine ihtiyacım vardı.
Bu durum sadece kurt adamlıkla da alakalı değildi. Ondan önce de hayatım yeterince berbattı. O kadar uzun zaman hiçbir şey hissetmiyormuş gibi davranmıştım ki sonunda hislerim yok olmaya başlamıştı. Oysa büyük bir ızdırap içindeydim ve ben bu durumu yeni yeni fark ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Yürüyenler
ChickLitNida isteği dışında kurtadama dönüştürülmüş genç bir kızdır. Isırıldığından bu yana kendisini insanlardan uzak tutmaya çalışarak hayatına devam etmektedir. Fakat hiç beklemediği bir anda kendisini büyük bir savaşın içinde bulur. Bu savaş ona kendisi...