KENDİMLE ÇEKİŞME

108 14 8
                                    


Vote ve Yorum için sınır koyuyorum. İstediğim sayılara ulaşmazsa yeni bölümün geliş süresi uzayacak. Okurken yorum yapmayı ihmal etmeyelim, lütfen. Hep söylüyorum, her yorumu okuyorum ve sorularınızı yanıtlıyorum. Vote ve Yorum bekliyorum.

İYİ OKUMALAR...

Bir süre öylece kaldım. Ne demek istediğini bile tam olarak kavrayamıyordum.

"Ne alaka? Anlayamadım." dedim.

Şaşkınlığım hala yüzümden okunuyordu.

Yüzüne sevimli bir gülümseme yerleştirdi ve çok geçmeden beni yanıtladı.

"Eray'ı seviyorsun işte. Sevmeseydin hala onunla arkadaş olmazdın. Tamam... herkese karşı kötü bir tavır içinde ama sana özellikle kafayı takmış gibi. Bir keresinde kaçırılmana bile izin vermişti. Unuttun mu?"

Hemen savunmaya geçtim.

"O eğitim içindi."

Azra tuhaf bir kahkaha patlattı.

"Nida, sen iyi misin? Neredeyse öldürülüyordun. O kadar kızgındın ama her ne olduysa şimdi gelmiş, Eray'ın sözlerini bana satıyorsun. 'Eğitim içindi'."

Son kısımda beceriksiz bir şekilde Eray'ı taklit etmeye çalıştı.

Aslına bakarsak haklılık payı vardı ama nedeni yanlış anlıyordu. Eray'ı sevdiğim için değil, artık ona alıştığım için çok da umursamıyordum. Her ne kadar onu böyle kabul etsem de hala beni sinir etmeyi fazlasıyla başardığı zamanlarda oluyordu.

"Bu durumun Eray'ı sevmemle bir alakası yok. Eray Çağrı'nın en yakın arkadaşı, Eray sürüde önemli biri... bu iki neden hayatımda olduğu sürece Eray'da olacak. İstemesem bile ona katlanmak zorundayım. Durum böyle olunca bende işi daha ızdıraplı bir hale getirmek yerine, Eray'ı anlamaya çalışıyorum."

Düşüncelerimi hızla dışarı fışkırtmıştım. Bir anda beklediğimden daha fazla savunma moduna geçmiştim. Azra'ysa benim kadar ciddi görünmüyordu.

"Sen beni yanlış anladın galiba..." dedi ve bir süre susup, olduğu yerde kaldı fakat benim yürümeye devam ettiğimi görünce hızlı birkaç adımla bana yetişti. Konuşmasına devam etti. "Ben Eray'ı seviyorsun derken Eray'a aşıksın demek istemedim. Öyle bir şey olsaydı, zaten başta Çağrı'nın teklifini kabul etmezdin. Senin öyle biri olmadığını tabi ki biliyorum. Ben benim gibi, hatta Bulut gibi... olduğunu söylemek istemiştim."

'Ben mi abarttım?' diyerek, kendimden şüphe ettim. Çetin'in dediklerinden sonra bir de Azra'nın bu çıkışı, bana herhalde kafayı yedirtiyordu. Eray'ın tuhaf davranışları da hepsinin üstüne çullanmış, beynimi kemiriyordu.

"Etrafta bir şey yok. Geri dönelim." diyerek, çıkıştım.

Azra bir şey demeden geriye döndü ve yürümeye başladı. Bende peşine takıldım. Suspus bir halde, hızlı adımlarla kafeye dönüyorduk.

Bu kadar aksiyon benim için çok fazlaydı. Tüm bunlara alışmak imkansızdı. Artık evinde oturan, kimseye bulaşmayan kız değildim. Herkesin benden farklı bir beklentisi vardı. Oysa ben ne beyaz kurttum ne de iyi bir sevgili... hatta arkadaş bile olmakta her zamanki gibi kötüydüm.

Eskiden neden diğer insanlara bir türlü uyum sağlayamadığımı çok düşünürdüm. Anneme göre içine kapanık, utangaçtım. Oysa alakası yoktu. Beni bir sürü psikoloğa götürdü ama hiçbir şey değişmedi. Bir türlü o arkadaş gruplarının içindeki kız olamadım. Diğerleri bunu hiç uğraşmadan başarırken, ben ne yapmam gerektiğini hiç anlayamadım.

Gece YürüyenlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin