Hayata bir yetimhanede adım atan Umay kardeşi ile birlikte bir aile tarafından evlatlık alınır. Ama başlarına hiç olmayacak şeyler gelmeye başlar. Umay'ın karşısına çıkan zengin ve şımarık bir adam yüzünden Umay'ın hayatı daha fazla zehir olmaya baş...
İş yerine geldiğimizde Uras babamın yanına gitti. Bende Melek hanımı bulup bilgisayarın başına oturdum.
Öğlene kadar birçok şeyi öğrendim. Tablo dosya grafik gibi şeyleri de ilerleyen zamanda öğrenecektim. Babam akşamki defileye benim de gelmemi söyledi. Defile sonrası partide arkadaşları ile beni tanıştıracakmış.
Öğlen molası olduğunda Melek hanım beni bırakıp gitti. Babamın yanına gitmek istedim ama vazgeçtim. Uras oradaydı ve ben her ne kadar onu kendime aşık etmeye çalışsam da şu anda onun yanına gitmek istemiyorum. Telefonu elime alıp karıştırmaya başladım. Bir dürümcünün numarasını almıştım. Hemen aradım.
Umay:Merhaba ben sipariş verecektim.
Dürümcü:Buyrun siparişinizi ve adresinizi alayım.
Hemen siparişi verdim. Adresi de verip kapatacakken Uras geldi ve eli ile 2 işareti yaptı. Kensidine de sipariş vermemi istiyordu.
Hemen siparişi iki yapıp adresi verdim.
Uras:Niye gelmedin?
Umay:Bilmem ki iş konuşursunuz diye rahatsız etmek istemedim.
Uras:İş konuşuyorduk evet. Ama ortak sensin senin de yanımızda olman iyi olurdu aslında.
Umay:Ama daha öğrenmem gereken birçok şey var.
Uras:Ben Melek hanım ile konuştum. Çok çabuk öğrendiğin için bir ay bile sürmeyeceğini söyledi. Bir iki haftaya işe başlayabilir dedi.
Umay:Cidden mi çok sevindim.
Uras:Yarın müsaitsen seninle yeni şirkete bakmaya gidelim. İç tasarımdan anlarsan seninle birlikte yarın her mağazayı gezer masaları sandalyeleri hatta duvarların boyasını bile seçeriz.
Umay:Olur. Pek anlamam ama o kadar da zevksiz değilimdir. Hem sende yanımdasın.
Uras:Akşam defileye gelecek misin?
Umay:Geleceğim ama defilede nasıl bir şey giyilir bilmiyorum. Bütün kıyafetlerim şirkete uygun veya günlük öyle fazla iyi bir elbisem yok.
Uras:O zaman şöyle yapalım. Öğleden sonra için Melek hanımdan izin al. Elbise bakmaya gidelim.
Kafamı salladım ve siparişler geldi. Güzelce karnımızı doyurduktan sonra Melek hanımı arayıp haber verdim. Sonra da çıktık.
Birkaç mağaza gezdik ama Uras hiçbir şeyi beğenmiyordu. En sonunda bir mağazaya girdim. Bir elbise aşırı derecede hoşuma gitti. Elbiseyi hemen elime aldım.
Uras:Dur ben görmedim.
Umay:Giyince gör hem beğensen de beğenmesende ben bunu giyeceğim.
Uras:Peki giy gel bakalım.
Hemen gidip perdenin arkasına geçtim. Elbisemi giyer giymez dışarıya çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Uras çıktığımı görür görmez ayağa kalktı. Yanıma gelip elimi tuttu. Beni tam tur döndürdükten sonra "Muhteşem olmuşsun" dedi. Ama bunu kekekeyerek söyledi. Gözlerini üzerimden ayurmayınca ellerimi gözünün önünde çırptım.
Umay:Ne oluyor?
Uras:Bilmiyorum ama muhteşem olmussun. Çok fazlasıyla yakışmış bunu hemen alalım. Belki kuaföre falan da gidersin bir saat kaldı defileye.
Hemen üstümdeki elbisenin parasını verip kuaföre gittik. O kapıda arabanın içinde kaldı.
Kadın üstümdeki elbiseys bakıp "Nedime makyajı mı?" diye sordu.
Umay:Hayır akşam özel bir yere davetliyim ama 45 dakikam kaldı hızlıca saçıma dağınık topuz yapılacak ve siyah koyu tonlarda makyaj yapılacak.
Kuaför beni oturtur oturtmaz işine başladı. Uras bunları yaptırmamı söyledi yoksa dağınık topuz diye bir şeyi bilmiyordum bile.
Kadın işini bitirdiğinde hemen kalktım. Yaklaşık 15 dakika falan kalmıştı. Arabaya biner binmez defilenin olacağı yere geldik.
İçeriye girdiğim anda babam koşarak yanıma geldi.
Baba:Maşallah kızıma çok güzel olmuşsun. Aşkım şimdi sen bir git mankenleri kontrol et. Artık sende söz sahibisin. Sonra da defile var. Eğer beğenmediğin bir şey olursa söyle hemen değiştirirler.
Hızlıca mankenlerin olduğu odaya girdim. Yarısı hazırlanmış oturuyordu yarısı makyajının bitmesini bekliyordu. Adamın birisi yanıma gelip bana terd ters bakmaya başladı.
Adam:Defile konseptinde böyle bir elbise yok. Hemen çıkart şunu.
Umay:Ben manken değilim.
Adam:O zaman ne işin var burada.
Umay:Mankenleri kontrol etmeye geldim.
Adam:Allah Allah hanımefendiye bak sen sen kimsin de böyle bir şey için buraya geliyorsun.
Adamın yüzüne tip tip baktım. Kim olduğumu büyük ihtimalle bilmiyordu. Hiç cevap vermeden kapıdan çıktım. Uras yanıma geldi.
Uras:Ne oldu?
Umay:Bir şey yok ya içerideki adam beni tanımadığı için laf söyledi uğraşmak istemediğim için çıktım.
Uras:Yaa öyle mi gel bakalım.
Uras önden içeriye girdi. Bende hemen arkasından girdim. Adam kızarıp morarma başladı. Önce Uras'a sonra bana baktı.
Adam:Afedersiniz Uras bey sevgiliniz olduğnu bilmiyordum.
Uras:Sevgilim değil aksine daha önemli birisi. Defilenin sahibinin kızı. Partonun öz kızı dolayısıyla direkt olarak sizin de patronunuz. En ufak bir yanlışınız olmasın. Zira Zeynep hanımın da kovma yetkisi var.
Adam tekrar tekrar özür dileyip işinin başına gitti. Degileye 5 dakika kala odadan çıkıp yerimi aldım...