Ben Zeynep, 25 yaşındayım Annem Yonca ile mütavizi bir hayatımız varken günün birinde başka bir aile çıkıp bana gerçek ailem olduklarını söylediler. Hayatım o andan itibaren değişti.
Peki Ya yıllardır aşık olduğum adam Tolga onu sevdiğimi sanarken k...
Kır Çiçeklerim 10 gün aradan sonra yeni bir bölümle daha karşınızdayım. Aslında daha erken gelecekti bölüm ama bazı durumlar araya girince beklemek zorunda kaldı. Anlayacağınızı ümit ediyorum. Ve sizi 46. Bölümle baş başa bırakıyorum. Okuma ve oy sayılarını arttırmaya gayret edelim lütfen. Yorum yapmayı da ihmal etmeyelim lütfen. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere dilerim. Hepinizi kocaman öpüyorum. 😘😘😘
Rabia Deniz KONUK
~Zeynep~
Köyde geçen o birkaç günlük zaman dilimin de her ne kadar iyisiyle, kötüsüyle, huzuruyla, eğlencesiyle, zaman zaman kavgasıyla, gürültüsüyle geçmiş olsa da işte herşeyin bir sonu olduğu gibi bu Mardin maceramızın da bir sonu vardır. Gönül isterdi ki iki kız kardeş, eviyle, memleketiyle doya doya bıkana kadar hasret gidersin ama şimdilik böyle birşey mümkün değildi. İstanbul'da bizi bekleyen bir işimiz, problemleri ile ilgilenmemiz gereken bir çok insan vardı. Bu tür işlerle genelde psikologlar ilgilenirdi ama bu kafeyi açtığımız dan beri psikolog mesleği de bize yapışmıştı. İnsanların derdine çare bulmayı bir huy edinmiştim kendimize. Bütün bunları da geçtim, herşeyden önemlisi yarın sabah hepimiz için özel bir gündü. Çünkü duran ailesinin en küçük veliahtı ve de kendisi benim bizzat kardeşim olan Bulut'un üniversite sınavı vardı. İçim de acaba kazanır mı diye bir şüphe şok. Kazanamaz sa bile en azından bu yokuşu çıkarken ne kadar yol kat ettiğini kendi gözlerim le gördüm. Bulut ta tıpkı benim gibi özel üniversite ye gitmeyi kesinlikle reddediyordu. Özel olacak sa bile en azından burslu bir şekilde kazanmayı kafasına koymuştu bile.
Mardin den döneli 3 gün olmuştu. Orda geçen günlerimiz de sizin de bildiğiniz üzere en büyük şokumuz Duygunun kardeşi nisanın ailesi öldükten sonra başka bir adam tarafından istemediği şeylere zorlanmasıydı. Ama Kerem bizzat bu olayla kendisinin ilgileneceğine dair Duygu ve Nisana söz verdi. Bunun için bir iki gündür Kerem'le kafeyi ikimiz halletmeye çalışıyorduk. Tamam duygunun emeği bizim kin den çok daha fazla ama şu bir kaç gün işe gelmeyip kız kardeşiyle ilgilenmesi konusunda Kerem le ben onu zor ikna etmiştik. Zaten kafaları bu kadar doluyken kendilerini işe vermeye kalkışması hem onlara zarar verirken hem de müşteri lere zarar verebilirdi.
Bugün Kerem le birlikte kafeyi elemanlara emanet edip aklımız da kalan bir diğer planı da devreye sokabilmek için bulabildiğimiz en iyi adrese gelmiştik.
Şimdi ise Kerem'le karşılıklı bir şekilde oturmuş kafamız da binlerce soru işaretiyle kulaklarımızı bu konuda bilgili biri olan Dr. Ece Filiz hanımefendiye vermiştik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ece Filiz
"Açık konuşmak istiyorum. Direk konuya gireceğim. Belki duymuşsunuz dur Filo Fobi ye neyin sebep olduğunu bu alanda uzman hiç kimse tarafından bilinmiyor. Sözcük anlamını direk ise önümde yazılı olan dosyayı okuyarak anlatacağım.
