Kır Çiçeklerim 🌼🌼 5 günlük aradan sonra yeni bir bölümle daha karşınızdayım. Size birşey itiraf etmek zorundayım. Bu hikayeye başlayalı 2.5 sene civarı oldu, çok severek yazdım, ama her hikayenin bir sonu olduğu gibi bu hikaye de de artık sona yaklaşıyoruz. Yaklaşık 10 bölüm kadar sonra artık final yapacağım. Ama beni bu yolda hikayemi yazmamda yanımda olan siz değerli KIR ÇİÇEKLERİME 🌼🌼 ne kadar teşekkür etsem az. Eminim bir sonraki hikayelerim de de beni yalnız bırakmacağınıza şüphem yok.
Sözü çok fazla uzatmayacağım. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Okuma ve oy oranlarını arttırmaya gayret edelim lütfen, olurken yorum yapmayı da ihmal etmeyelim olur mu? Bir sonraki bölümde görüşmek dileğiyle. Şimdilik hoşçakalın. Hepinizi kocaman öpüyorum 😘😘
Rabia Deniz KONUK
~Zeynep~
Yine etrafta dışarıda uçuşan sonbahar yaprakları, yine yağmurun şıkırdayan sesinin pencereye temas hali, yine bir araya toplanmış insanların gözlerinden süzülen damla damla göz yaşları, yine kara bir gün, ve yine hüzün yine keder. Bütün bunların aynı anda ortaya çıkmasında arkasında yatan sebebi tahmin etmek çok ta zor değil. ÖLÜM!
Cenazeye saygıdan içeride duran bütün herkesin üzerindeki kıyafetler siyahtan ibaretti. Siyah rengine oldum olası bayılırım, diğer bütün renklerin olduğu gibi siyah ta kendi çapında bir çok anlamla ilişkilidir, örneğin güç, korku, gizem, otorite, zarafet, formalite, kötülük, saldırganlık vb. Bunun gibi bir çok anlamla bağlantılı olduğu söylemler arasında, iyi anlamlarının yanında anlamlarının da olması ne kötü bir şey. Ne yazıkki en acı veren şey olan ÖLÜMÜ de temsil etmesi ne kadar üzücü bir durum.
Başımda bağlı olan kara yazma ile diğer insanlarla beraber canım anneannem için yas tutuyordum. Annem Zehra zaten perişan bir durumdaydı, yanına oturdum oturalı elini bir saniye olsun bırakmadım. Onu böyle üzgün görmek kalbimde bir yerlerde derin acılar meydana getiriyordu.
Böyle bir durumda iyi olup olmadığını sormak belki saçma olabilirdi, ama saçma maçma o benim annem, onu böyle üzgün görmeye dayanamıyorum.
"Annecim dünden beri perişan oldun, ne birşey yedin bir şey içtin, uykusuzluktan gözlerin ne hale geldi, seni böyle görmeye dayanamıyorum, lütfen gel seni odana götüreyim de biraz dinlen?"
Evet demesini zaten beklemiyordum ama annesini kaybetmesinin acısı ile yüreği cayır cayır yanıyor, o yanma hisside vücudunun her bir yerine yayılmış gibi, ağzı kilitlenmiş hiçbir cevap vermeden sadece istemediğini belli etmek için başını salladı.
Ne kadar dil dökersem dökeyim bir işe yaramayacağın farkındayım, benim çabamın yersiz olacağını bildiği için Selen yengem devreye girdi.
"Zeynep doğru söylüyor Zehra, bak hepimiz burdayız zaten, üzüntüden harap olmuşsun, kızlarının ikisi de zaten çok üzgün böyle yaparak onları daha çok üzüyorsun."
Annem için konu ben, Zara ve bulut olursa herşey biter. Selen yengem de annemi dinlenmesi için ikna edemeyeceğini bildiği için onu bizim üzülme ihtimalimizle vurmayı tercih etmişti.
Yengemle beraber annemin koluna girdik, kadıncağız üzüntüden yürüyecek halde bile değildi. Annemin odasına geldiğimizde aç olduğunu farkedip yengemden annem için sıcak bir çorba hazırlamasını rica ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çilek Mevsimi🍓🍓🍓 (Kitap Oluyor)
RomanceBen Zeynep, 25 yaşındayım Annem Yonca ile mütavizi bir hayatımız varken günün birinde başka bir aile çıkıp bana gerçek ailem olduklarını söylediler. Hayatım o andan itibaren değişti. Peki Ya yıllardır aşık olduğum adam Tolga onu sevdiğimi sanarken k...