Okuyucularım bir bölüm daha attım ben sizi çok bekletme taraftarı değilim ama sizden ricam bu hikayeyi olabildiğince yaymaya çalışıp okuyucu sayılarını arttırmanız. Zey-ker sahnelerinide sizin için arttırıyorum onların sevgili olduğu zamanlarda gelecek elbet. Hepinizi kocaman öpüyorum.
Okuma ve oy sayılarını arttırırsanız bende elimden geldiğince erken bölüm atmaya çalışırım sakın bunu bir tehdit olarak algılamayın asla öyle birşey söylemem de ima etmemde düşünmemde sadece her yazar gibi ben de emeğimin karşılığını sizlerden bekliyorum hepinizi çok seviyorum.
Zeynep~
Bütün gece uyuyamamıştım gözümü kapatıyorum açıyorum sadece hep aynı görüntü ne tarafa dönsem de annem aklımdan hiç çıkmıyordu. Gözümün önünden gitmiyor o yakarışları hiç acımadan kapı dışarı etmeleri üstelik annemi eskiye göre çok solgun gördüm biraz zayıflamış gibiydi ben gittiğimden beri üzgün olduğu her halinden anlaşılabiliyordu. Şaka gibi değil mi? Ben Reşit bir kızım ama hayatıma zorla müdahale ediliyor bir ara kaçıp gitmeyi bile düşünmedim değil ama öz annem olacak o kadın gerçekten çok tehlikeli buna artık eminim kaçıp gitsem de yine gelip beni bulup annemden ayıracaktı kendim için üzülmüyorum ama bunun sonucunda anneme de zarar verebilirdi buna izin veremezdim ki benim yüzümden acı çekmesine dayanamazdım üzerimde çok hakkı varmış gibi hayatıma karışıyor Yonca annemi benden koparıyor.
Akşam yemeğini de yine odama göndermişlerdi kendi gelmek istemiyormuş hoş gelse bile yüzüne bakmak istemiyorum zaten bir süre babam gelip konuşunca beni anlamasını bekledim annemi istediğimi söyledim ama karısı olacak o kadın beynini öyle yıkamış ki ona hak verdi inanamadım beni zaten bu evde tutan babam değil miydi artık eminim ki bu hayatta en yakınına bile güvenemiyorsun.
Sabaha doğru ne kadar ne kadar direnebildiysem de göz kapaklarıma yenik düşüp kapattım bir kaç saat sonra ise kahvaltı merasimine davet edilince hiç istemesem de kalkıp üzerime salaş birşey ler giyinip aynanın karşısına geçip halime baktım acınak hal şu ana kadar hiç tahamül edemediğim şey şu an karşımdaydı sade bir fondotenle ne kadar kapatabildiysem artık son işimi de bitirip dünden beri tıkıldığım bu odadan kendi isteğimle çıktım aslında izin verdiler desem daha doğru ettiler onlara inat hiç çıkmayıp oda da kalabilirdim ama bu onlara karşı yenilgimin göstergesiydi.
Merdivenlerden inip salona geçtiğimdeyse babamlar hariç herkesin masada kahvaltı ettiklerini gördüm. Keyifleri yerindeydi benim ne durumda olduğum kimeneydi ki zaten şu an farkeden de yoktu. Tabi Kerem hariç.
"Zeynep gelsene kahvaltıya".
Dediği an yine tüm gözler bana çevrildi şu an ki durumuma sebep olan öz annem çayını yarım bırakıp yanıma geldi hızlıca yüzümü avuçladı.
"Nasılsın prensesim iyi misin?"
Asık bir suratla yüzümü aşağı yukarı yalandan sallamamla alnıma bir öpücük bıraktı elimden tutup masaya oturup kahvaltılıkları önüme dizdi.
Bulut:"İyi misin? Ablacım". Deyip elimi tuttu.
Benim bu evde gerçekten nasıl olduğumu merak eden bir biricik kardeşim Bulut, ve dün ilk defa varlığıyla beni mutlu eden kuzenim Kerem'di.
Elinin üzerine elimi koyup bir gülümseme takınmaya çalıştım.
"İyiyim ablacım üzülme."
Diyebildim zaten kendimi üzdüğüm yetmiyormuş gibi bir de benim için endişelenenleri üzmenin anlamı yoktu. Tam tabağımdakilere dokunacaktım ki bir numaralı kardeşim Zara halime acımış olacak ki söze atladı tabi bu dediğimi kimse ciddiye almaz umarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çilek Mevsimi🍓🍓🍓 (Kitap Oluyor)
RomanceBen Zeynep, 25 yaşındayım Annem Yonca ile mütavizi bir hayatımız varken günün birinde başka bir aile çıkıp bana gerçek ailem olduklarını söylediler. Hayatım o andan itibaren değişti. Peki Ya yıllardır aşık olduğum adam Tolga onu sevdiğimi sanarken k...