35: Çiçeği Saran Sarmaşık

330 16 0
                                    


Sen Orda Yoksun, Göksel
Move Your Body, Sia

𓍯

Parmaklarımın arasındaki çakmak kayarak yerdeki taşların üzerine düştü, nefesim ciğerlerime dolandı. O adam, benim tanımadan nefret ettiğim adamdı. Jiyan'ın yüzünü ilk parçalayan adam. Kollarımı beline doladığım an bana öyle sıkı sarıldı ki dermanını bende bulduğunu anladım. Bana öyle sarılıyordu ki; bir çölde günler geçirmiş ve sonunda bir su kaynağı bulmuş gibi. Ben o su kaynağıymışım gibi.

"Jiyan, ben bilmiyordum."

"Bilemezdin."

Başımı göğsünden kaldırıp yüzüne baktım "gerçekten bilmiyordum" dudakları kıvrıldı ama gülümsemedi. "Bilsem onun suratına bile bakmazdım" dudaklarını anlıma bastırdı ve derin bir nefes aldı. "Bana kendini açıklamaya çalışma Lavinia, buna gerek yok. Ben zaten, kendi içimde, seni haklı çıkartmak için kendimle savaşıyorum."

"Çok özür dilerim."

Dudaklarını alnımdan ayırdı ve başını eğdi, dudakları dudaklarıma dokunduğunda belindeki kollarımı çözdüm. Ellerimi yanaklarına yerleştirdim ve onu kendime çektim, büyük elleri belime yerleşti. Alt dudağımı dudaklarının arasına aldığında ellerim boynuna uzandı. "Bir daha benden sakın özür dileme" dedi dudaklarını dudaklarımdan ayırırken "benden özür dileyecek son insan bile değilsin."

"Benim kim olduğumu biliyor muydu?"

Gözleri gözlerimden ayrıldı ve yavaşça benden uzaklaştı, yere düşürdüğüm çakmağı aldıktan sonra arabaya yaslandı ve sigarasını yaktı. Montumun önünü kapatırken onu izliyordum, sigarasından derin bir nefes çekti ama dumanını üflemedi. "Bilmemesi imkansızdı" duman yavaşça dudaklarının arasından süzülürken başını kaldırdı ve gökyüzüne baktı. Güneş çoktan batmıştı ama hava daha kararmamıştı.

"O yüzden bana yaklaştı, sana ulaşmak için. Değil mi?"

"Seni korumak için olabilir. Benim hayatımda olduğunu öğrendi ve seni araştırdı büyük ihtimalle."

Kirpiklerim titredi, boğazımın düğümlendiğini hissettim. Her şeyi biliyor olabilirdi, beni gerçekten tanıyor olabilirdi. "Başıma ne geldiyse babam yüzünden diyemem" gözlerini bana çevirdi "annem beni bırakmasaydı başıma bunlar gelmezdi."

"Ama bu işi yapan babandı. Eğer yapmasa bunları hiç yaşamayabilirdin. Jiyan, yüzün parçalanmayabilirdi."

"Eğer annen seni korusaydı başına hiçbir şey gelmeyeceğini düşünmüyor muydun? Sana inanmasına rağmen neden hiçbir şey yapmadığını hiç mi düşünmedin?"

Dudaklarını birbirine bastırıp gözlerini kapattığında yutkundum ama boğazım yandı. Kollarımı yavaşça çözdüm, titreyen ellerim yumruk olduğunda gözlerini açtı. Zehirli sarmaşıklar boynuma dolandığında dudaklarımı birbirine bastırdım ve tebessüm ettim. Canı yandığında can yakmaktan asla çekinmiyordu.

"Eğer hastanede karışmasaydım başıma bunların hiçbirisi gelmezdi. Çok güzel ve mutlu bir hayatım olurdu. Ama yine de bu durum, o adamın nasıl birisi olduğunu değiştirmiyor. O adam bir ruh hastası ve başıma ne geldiyse hepsi onun suçu. Kimse beni korumak zorunda değildi ama o adamın bana bunları yaşatmaya hakkı yoktu."

"Lavina, ben..."

"Bende o adamla yüzleştim bana yaşattığı her şeye rağmen, hemde defalarca kez. Ama gelip bunun acısını senden çıkartmadım Deniz." Dudakları aralandı ama elimi kaldırıp onu susturdum "ben arabadayım" arkamı dönüp arabaya ilerledim ve kapıyı açıp arabaya bindim. Kapıyı kapattığımda sigarasını attı ve o da arabaya bindi. Arabayı çalıştırıp ormandan çıkarırken bir kez bile dönüp bana bakmadı, bende ona bakmadım.

SarmaşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin