45.bölüm Veda, Yeni Bir Başlangıç

7.6K 427 183
                                    

Değerli okuyucularımı beklettiğim için uzun bir bölüm yazdım kalplerinizi kazanmak için. Beğeneceğiniz bir bölüm olması dileğiyle ❤️

Keyifli okumalar♥️♥️❤️

Kaybetme korkusunu yaşayan insanlar için hayat daha zor ve çekilmezdir. Aynı acıları ve yalnızlığı yaşamak aynı ıstırabı çekmek en büyük korkularıdır. Bunun için hayatlarında oluşan küçük olayları bile bir yıkım gibi görürler. Tıpkı şuan Sare'nin hissettiği ve yaşadığı duyguları gibi. Sonucu bilmeden karar verirdi mantığı, yaşanmışlıklar yüzünden hep kötüye yönelirdi aklı ve kendisi
karar verirdi gerçeği görüp bilmeden. Şuan gözlerini açmak istemiyordu duyacakları yüzünden buna hazır değildi ama daha ne kadar arkadaşlarını duymamazlıktan gelebilirdi ki...
" Sare'm, hadi aç gözlerini."
İrem'in titreyen sesini duyunca kendine kızmıştı yine... Onları üzmeye hakkı yoktu. Hem nereye kadar kaçabilirdi zaten. Gözlerini yavaşça açtığında bütün arkadaşlarının burada olduğunu gördü. Suat ve Enes bile odadaydı.
Hakan, yatağın kenarına oturup serum takılan elini okşayarak kız kardeşi gibi gördüğü solgun kadına baktı. Onun gözünde Sare, küçük bir kız çocuğuydu hala... Eline şeker verilince dünyada eşi benzeri olmayan bir gülümse ile ona bakan kız çocuğu.
" İyi misin prensesim?"
Hakan'ın şefkat dolu sesiyle gözleri doldu. İyi miydi oda bilmiyordu. Sormak istediği sorunun cevabından korkuyordu hemde çok korkuyordu.
" Öldü değil mi? Oda öldü. Benim yüzümden, oda benim yüzümden öldü! Hayatıma giren herkese ölüm getiriyorum Hakan, ben lanetli miyim?"
Korkudan yüzü kireç gibi olmuştu. Buz gibi olan ellerine baktı Sare. Bu hissi biliyordu ve bu histen nefret ediyordu. Korkudan buz gibi olan bedeni ona kızının soğuk bedenini hatırlatıyordu ve annesinin.
" Saçma sapan konuşma! Sakin ol kimseye bir şey olduğu yok. Bir daha kendin hakkında öyle konuştuğu duyarsam külahları değişiriz Sare hanım ona göre."
İrem'in sert sesiyle yutkunup gözlerini kaçırdı. Eğer bu ses tonuyla konuşuyorsa demek ki gerçekten kızdırmıştı arkadaşını. İrem gibi diğerleri de ona karşı çıkınca beklentiyle Hakan'ın gözlerine baktı. Bunu fark eden Hakan Sare'nin buz gibi olan elini öptü.
" Lord iyi korkma. Küçük bir ameliyat geçirdi. Hayati tehlikesi yok rahat ol."
Uyandığından beri gözlerine dolan yaşlar akmaya başladı. Rahat bir nefes alarak acı bir gülümseme oluştu yüzünde. Yeterince ölüm görmüştü. En önemlisi ise kendi değersiz hayatı için başkasının canı acısın istemiyordu. Kendi yükleri azmış gibi birde ona feda edilen hayatların yükünü taşıyordu omuzlarında.
Yine keşke dedi içinden, keşke Kenan'ı hiç tanımasaydım onu hayatıma almasaydım. Kaçıncı keşkesiydi bu bilmiyordu Sare. Hasta bir adamın hayatına bıraktığı izleri ölünceye kadar taşıyacaktı. İşte bildiği en acı gerçekti.


" Nerede şimdi Lord onu görmek istiyorum."
Sare'nin sözleriyle Enes tıslar gibi güldü. Tabi bu gülüş tamamen sinirden oluşan bir gülümsemeydi.
" Önce kendini düşün Sare. Şu haline bak ölü gibi görünüyorsun. Tıpkı o zaman ki gibi..."
Suat'ın uyarı dolu bakışlarını görünce sessiz kaldı Enes.
" Yüksek sesle konuşma onunla! Çok sevdiğiniz arkadaşınız eseri o, şimdi de vicdan mı yapıyorsunuz Enes? Onun neler yaşadığını en iyi ben ve ikiniz biliyorsunuz! Eğer vicdan denilen duygunuz olsaydı ona o zaman yardım ederdiniz."
Müge'nin öfke dolu sesiyle Enes kaşlarını çatıp ona baktı. Alt dudağını ısırıp derin bir nefes aldı.
" Bu hayatı yaşaması benim suçummuş gibi konuşma Müge! Nereden bileyim onun Kenan'ın tutsağı olduğunu. Ne kadar pisliğe bulaşan adamlar olsak da bir kadının şiddet görmesine göz yummayız. Hamile kalmasaydı onu kendi ellerimle alırdım oradan. Ne yapsak da temize çıkmayız böyle bir gayemiz de yok zaten ama ben ölene kadar gözüm Sare'nin üstünde olacak istese de istemese de. Ayrıca eve geldiğin ilk gün polis olduğunu biliyordum. Bütün suçu bize atma çok güvendiğin istihbarat yada emniyet gelip kurtarsaydı. İlk günden onun neler yaşadığını biliyordun bizim aksimize. Ve Sare'yi kurtarabilecek tek adam Barlas'tı. Ben yolu açtım oda gelip aldı. Keşke o küçük bedenin nefesi göğsümde solmadan yapsaydım bunu. En büyük pişmanlığım ve keşkem oldu Tuğçe."
Enes, odadan çıkınca arkasından Suat da çıktı. Sare, hıçkırdığında Hakan, onu kollarının arasına alarak başını göğsüne yasladı. Müge, ellerini yumruk yaparak dolan gözleriyle yere baktı. Enes haklıydı. Geldiği ilk gün Sare'nin ne yaşadığını biliyordu. Ama elinden bir şey gelmemişti. Emniyet Kenan'ı istiyordu Sare'nin yaşadıklarını değil.
İrem, çıkan Enes'in arkasından baktı. İlk defa onu böyle görüyordu. Ve ilk defa gözlerinde acıyı görüp hissetmişti.
" Be-n yapma dedim ama dinlemedi. Kızımı öldürdü. Benim gözlerimin önünde, bırak dedim kucağıma alayım ağlamasın diye ama izin vermedi Hakan. Kızım ağladı ben ağladım. Sonra o nefes almadı ama ben öldüm Hakan. Her gün ölüyorum üstelik. Bana küser mi acaba onu kucağıma almadım diye."
Hakan, titreyen ve durmadan aynı şeyleri tekrar eden Sare'nin sinir krizi geçirdiğini anlayıp dolan gözlerini sıkıca yumdu.
" Doktor çağırın hemen! Sakin ol güzelim geçti hepsi geçti korkma."
Hakan'ın sözleriyle Merve koşarak odadan çıktı. İrem kendine gelerek hemen Sare'nin yanı başına gitti.
" Sakin ol pamuğum. Geçti bak biz buradayız. İyisin geçti korkma."
Sare, başını olumsuz anlamda sallayıp elini göğsüne yasladı.
" Geçmiyor. Burası hep acıyor hiç iyileşmiyor. Gözlerime hep yaş dolduruyor bu acı, beni yakan bir ateş var burada hiç sönmüyor."
İrem, ağlayarak Sare'nin elini çekip göğsüne tam kalbinin üzerinden öptü.
" Her gün öperim ben iyileşsin diye Sare, o kadar acımaz belki."
Doktor odaya girince Sare deli gibi etrafına baktı. Hakan'ın kolunu sıkıca tutup fısıltıyla konuştu.
" Kenan gelmez değil mi? Beni ona verme sakın. Barlas nerede o gelsin. Kenan ondan korkuyor."
Doktorun tenine sapladığı iğneyle aklı başına geldi. Vücuduna yayılan sakinleştirici ile acıyla gülümseyip arkadaşlarına baktı.
" O öldü değil mi? Geçmişimin ve yaşadıklarımın esiriyim hala. Beni yakıyor ama küle dönüştürmüyor. Ne ölüyorum nede yaşamayı beceriyorum. Ne zaman çıkacağım bu araftan."


TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin