Kızını kollarının arası alarak sarıp sarmaladı genç kadın. Ne Kenan'ın öfkesi nede merdivenden düşürdüğü kadın umurundaydı. Onun bütün dünyası kızıydı artık. Şimdiye kadar Kenan'ın saçmalığı yüzünden bebeğinden ayrı kalmıştı ama bugün sondu artık. Kenan, bile bebeğini ondan alamazdı. Bebeğinin mis kokusunu içine çekip aşkla baktı minik kızına. O kadar güzeldi ki içine katmak istiyordu onu Sare.
Odanın kapısı açıldığında yüzünü buruşturup kızını göğsüne yasladı. Odaya giren kocasını gönülsüz bir bakış atıp tekrar kızına odaklandı.
Karısının gözünde hem korkuyu hemde cesareti gören Kenan, yavaş adımlarla hayatta sevdiği tek kadına doğru ilerledi. Aşık olduğu kokusunu içine çekip güzel saçlarını öptü. Minik kızına baktığında acıyla yutkunup içinden özür diledi ondan. Sayılı günleri yada saatleri vardı minik bebeğin ama bunu karısına söylememişti. Doktorun dediğini yapıp kızını hastaneye yatırsaydı kurtulma şansı olurdu ama Kenan, buradan gitmek için Sare'nin toparlanmasını bekleyip yurt dışına çıktığı zaman kızını hastaneye yatırmaya karar vermişti. Tek isteği o zaman kadar nefes almasaydı. Kızının hem kalbinde hemde ciğerlerine sorun vardı. Bunun için ağlamamasına dikkat ediyordu. Yine de o bir bebekti evde ne kadar bakabilirdi ki ona. Kızı için bulduğu dadı aslında bir hemşireydi. Ona bakması için işe almıştı ama Sare'den ne kadar daha bu durumu gizleyebilirdi.
" Bakıcı burada kalmaya devam edecek şuan hastaneye kaldırıldı. Bir anlık sinirine veriyorum bu olanları Sare, unutma sen yaptığın hataların bedelin ödüyorsun. Bunun hıncını başkasından çıkarma. Tuğçe'yi senden uzak tutmayacağım ama tek bir hatanda kızımı ömür boyu görmene izin vermem. Bu son uyarım."Kocasına öfkeyle bakan genç kadın kızını yatağa yatırıp duygusuz bir şekilde ona bakan gözlere baktı.
" Ne olursa olsun kızımı benden almana izin vermem Kenan. Bir daha sakın beni kızımla tehdit etme!"
Karısının gözlerinde ki öfkeyi görünce onu kollarının arasına aldı. Yaptığı şeylerden sonra aşık olduğu kadının artık onu sevmediğini biliyordu. Kızını kullanarak öfkesini de kazandığını biliyordu ama elinden yapacak bir şey gelmiyordu. Tek istediği son nefesine kadar Sare'nin onun yanında olmasıydı güzellikle yada zorla...
" Benim çıkmam lazım. Evde kimse yok eğer bir şey olursa dışardaki adamlara söyle."
Sare'nin alnını öpüp gözlerinin içine baktı. Ne olursa olsun aşıktı bu kadına onun için canını verecek kadar hemde. " Tuğçe'nin kontrolü var ama hastaneye gitmeliyiz."
Kızının yanına giderek minik elini öptü Kenan. Ne kadar göstermese de seviyordu kızını.
" Acil bir işim çıktı. Yarın doktora gideriz olmaz mı?"
Başını olumlu anlamda sallayan karısına bakıp tekrar kızının kokusunu içine çekti.
" Dikkat et kendine ve sakın bir delilik yapma Sare'm."
Sare'nin konuşmasına fırsat vermeden önce odadan sonra da evden çıktı. Eğer işler yolunda giderse iki gün sonra buradan gideceklerdi. Artık tek isteği Sare'ydi, ne bu gücü nede parayı istiyordu. Biliyordu çünkü Barlas'ın ondan her şeyi alacağını, Kenan her şeyini verirdi ama sevdiği kadını bırakamazdı. Onun bütün dünyası Sare'ydi.Kenan, gittikten sonra huysuzlanan kızıyla ilgilendi Sare. Bir saatin sonunda zorda olsa uyutmuştu kızını. Ağladığı zaman kızının nefes almakta zorluk çektiğini fark ettiğinde bunu hemen doktora söylemek için kafasında not etti. Güneş batmak üzereydi. Kenan'ın gelmeyeceğini bildiği için mutfağa gidip bir şeyler atıştırdı. Tam yukarı çıkacağı zaman çalan kapıyla yönünü değiştirdi. Acaba bakıcı kadın mı geldi diye içinden geçirirken kapıyı açtığında gördüğü yüzle rahat bir nefes aldı.
" Hoşgeldin Suat."
İçeri giren genç adam şefkatle Sare'ye baktı. Biliyordu karşında duran kadının ne kadar acı çektiğini zaten bunu fark etmemek mümkün değildi. Sare, Kenan'ın yanına geldiğinden beri hergün biraz daha eriyordu.
" Tuğçe'yi hazırla gidiyoruz Sare. "
Şaşkınlıkla kendisine bakan kadının kolunu tutup oturması için onu salona ilerletip koltuğa oturmasını sağladı. " Ne yapıyorsun Suat, nereye gidiyoruz? Kenan, bir şey söylemedi."
Suat'ın gergin halini fark eden Sare, sabırsız bir şekilde genç adamın konuşmasını bekliyordu.
" Seni özgürlüğüne kavuşturacağım Sare. Bu akşam bunu yapamazsam artık geri dönüş olmayacak senin için tabi Tuğçe için de."
Koltuğa oturan Suat, saçlarını karıştırıp acıyla Sare'ye baktı.
" Ben anlamadım. Yani beni buradan kaçıracak mısın? Buda Kenan'ın başka oyunu mu Suat. Beni mi test ediyor aynı şeyi yapar mıyım diye? "
Suat, başını olumsuz anlamda sallayıp artık her şeyi Sare'ye söylemeye karar verdi. Başka türlü ona güvenip buradan onunla çıkmazdı genç kadın.
Derin bir nefes alarak anlatmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK
General FictionKenan," Burdan kaçamazsın..! Buna asla izin vermem sen benimsin anla bunu... Saklandığım yerden nefes dahi almadan bekledim çünkü o benim nefes alışlarımı bile biliyordu.... Kenan hasta bir adamdı, bağımlıyıdı.. Ve bu hastalık ne yazık ki bendim...