Seokjin cumartesi sabahı uyanıp, yataktan çıktığında mutfaktan Yoongi ve Taehyung'un sesleri geliyordu. İkili her zamanki birbirleriyle didişirken Seokjin yavaş adımlarla mutfağa girmişti.
"Sabah sabah başlamışsınız yine mesaiye." dedi esneyerek pembeleşmiş yanağını kaşırken. "Bari hafta sonu tatil verin kendinize."
"Bu velet her gün kendisine laf söyletmek için o kadar fazla çabalıyor ki, bu emeği karşılıksız kalsın istemiyorum Jinnie." dedi Yoongi kahve makinesinden gelen sinyalden sonra hazırladığı bardaklara kahve dökerken. Ardından ise kapı zili duyulmuştu.
"Geldi!" dedi Taehyung koşturarak mutfaktan çıkarken.
"Ne geldi?" diye sormuştu Seokjin meraklı bir ifadeyle Yoongi'ye dönerek.
"Bu sabah kahvaltılarımızı dışardan söyledik."
"Öyle mi?" dedi Seokjin kaşlarını havaya kaldırarak. "İyi bakalım."
"Geç otur." dedi Yoongi ilerde duran sandalyeyi çekiştirirken. "Her sabah bize kahvaltı hazırlıyorsun. Bu sabah keyfine bak."
"Vay canına, sevdim bunu." dedi Seokjin sırıtarak Yoongi'nin kendisi için çektiği sandalyeye kurulurken. Ardından Yoongi de kahve bardaklarını masaya yerleştirmiş ve yan taraftaki sandalyeye oturmuştu. Birkaç saniye sonra ise Taehyung elindeki siparişlerle birlikte yanlarına geldi ve hepsini hızlıca masaya yerleştirip yemeye koyuldu.
"Yavaş ye, boğulacaksın." dedi Seokjin gülerek kardeşine bakarken. Taehyung ise omuzlarını silkmiş ve ağzı dolu bir şekilde cevap vermişti.
"Çok acıktım."
"Afiyet olsun."
"Bu arada.." dedi Yoongi kahvesinden bir yudum aldıktan sonra Seokjin'e dönerken. "Dünkü paylaşımın neydi öyle? Ne bu şov?"
"Öyle olması gerekti." diye açıkladı Seokjin omuzlarını silkerek yemeye devam ederken. Yoongi ise tek kaşını havaya kaldırmıştı.
"Profiline Namjoon'un isminin baş harfini yazacağından da endişelenmeli miyim? Lütfen bana bu işin oraya varmayacağını söyle."
"Uğraşma benimle Yoongi." dedi Seokjin gülerek gözlerini devirirken. Bunun üzerine Yoongi pis pis sırıtmıştı.
"Ne bileyim? Hiç senlik bir şey değil de dünkü paylaşım, ondan sordum."
"Ne yalan söyleyeyim, ben de şok oldum gördüğümde." diye araya girdi Taehyung koca bir lokmayı daha yuttuğunda. "Abimin Instagram hesabı çöl gibi olduğu için, dünkü paylaşımı oldukça büyük bir ilerlemeydi. Hesabında birkaç manzara fotoğrafı ve kendi fotoğrafları var sadece. Bizim bile fotoğrafımız sayılıdır."
"Ben özel hayatımı Instagram sayfasında yaşamayı tercih etmiyorum çünkü."
"Dün ettin ama."
"O başka."
"Nesi başka?"
"Bana gelen yorumlar Namjoon'u rahatsız ediyordu."
"Sen de eniştem rahatsız olmasın diye hesabında bundan sonra kendi fotoğraflarını değil de onun fotoğraflarını mı paylaşmaya karar verdin?"
"Yok artık!" dedi Yoongi yüzünü buruşturarak. "Eğer öyle bir şeye karar verdiysen üzülerek seni takip etmeyi bırakacağım Jinnie. Zira Instagram'a girdiğimde her seferinde senin dana sevgilini görmek pek de tercih edeceğim bir şey değil."
