Selam, söylemek istediğim bir şey var. Yeni yazdığım için tecrübesiz birisiyim. Eğer okurken nerelerde yanlış yaptığımı söylerseniz düzeltmeye çalışırım. Düşüncelerinizi merak ediyorum. Lütfen bana yardımcı olun.<3
Bölümler ileride düzenlenecektir. Yazım hataları gibi sorunlarla karşılaşırsanız önemsemeyin. İleride ki bölümler daha düzenli ve özenli yazılmıştır.
●
Kalbim, kalbim neden böyle atıyordu. Böyle pimi çekilmemiş bir bomba gibi ama her an patlayabilirdi. Kimse ellemese bile patlardı. O tarafa dönemedim bile, nefes dahi alamadım. Ben aptalca bir şey yapmıştım. Kendimden utanıyordum, söylediğim kelimeleri sanki ben değilde bi başkası söylemiş gibi.
Ne tepki verdiğini göremedim. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Aptalca söylediğim şeyler beni büyük bir çıkmaza sokmuştu.
O tarafa dönemdim bile sadece olduğum yerde ileri doğru baktım. Bir şey söylemem lazımdı. "Ben..Ben özür dilerim bir anda ağzımdan çıktı. Yoksa öyle olmadığını biliyorum. Biz seninle iki gündür fazla samimilik kurduğumuz için ben biraz saçmaladım." Derin bir nefes aldım. "Bunları söylememiş gibi yapalım. Olur mu?"
Her ne kadar utansamda, kafamı ondan tarafa çevirdim. Şaşkınlığı geçmişti sanırım ya da hiç şaşırmamıştı. "Sende bu izlenimi verdiysem, kusura bakma. Hata bendeymiş." Bu izlenimi vermemişti ama ben yanlış anlamıştım ya da anlamak istediğim gibi anlamıştım.
Ekledi, "Düğün gününde ki sözleri ise, onları seni bir tanıdığım gibi gördüğüm için söyledim. Yardıma ihtiyacın olursa bana gelirsin diye ama gördüm ki her şeyi kendin yapabilecek kabiliyettesin." Açık bir şekilde benden hoşlanmadığını dile getirmişti. Kendimi çok kötü duruma düşürmüştüm.
Çok fazla utanıyordum ve çok kızıyordum kendime. Bir şey söylemeden kiliti açmıştı ben de sadece kafa sallayıp hızlıca arabadan inip eve doğru adımladım. Bir daha nasıl bakıcaktım ki yüzüne? Zile basıp annemin açmasını bekledim. Kandemir ise hâlâ arabadaydı, motor sesi gelmemişti. Hafiften başımı çevirdim, bana bakıyordu.
Hemen önüme dönüp açılan kapıdan içeri adımladım.Yatağım'da iki de bir dönüp duruyordum. Uyuyamıyordum ve aklım hâlâ ondaydı. Annem kolumu görüp resmen ağlayacak kıvama gelmişti ve onu zor sakinleştirmiştim. Ona olanları üstten bir şekilde anlatmış ve çok acıktığım için yemek yemeyi belirtmiştim. Yemek yedikten sonra yatağa girmiş ve şu an bu durumdayım. Kafamı dağıtmak istiyordum. Muhtemelen Nur uyumuştu ve ona yazamazdım. Ayreten yarın ki resim kursuna da gidemezdim.
Kulaklığımı yatağımın çekmecesinden alıp taktıktan sonra sakin bir müzik açıp gözlerimi kapattım. Anca böyle uyurdum ve evet, bir süre sonra yavaştan gözlerim gitmeye başlamış beni uykunun derinliklerine sürüklemişti.
•
Bugün işte çatlak elim ile zorlansam da bir şekilde halletmiştim. İzin alınacak bir durum yoktu. Kursa da gidemeyecek olmak beni üzüyordu.
Resim çizmeyi seviyordum.Neriman abla ile annem birlikte yarın için plan yapıyordu. Mahallede ki ablaları kahvaltıya çağıracaklardı.
Yanlarına bir kaç defa uğramış sohbetlerine dahil olmaya çalışmıştım ama kendileri başka bir kafadaydılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LÂYETEZELZEL | DÜZENLENECEK
General FictionBir mahalle aşkı. Kandemir ve Nare... * Başımı çevirdim ve kahverengi gözlerine mest oldum. En çok gözlerini seviyordum. Beni kendine tutsak eden gözleri ölüm gibiydi. "Seni özledim," dedim bir anda. Bunu söylemeyi düşünmüyordum ama kalbimde ki duy...