Keyifli okumalar!
Oy vermeyi unutmayın lütfen. Desteğinize hep ihtiyacım var.
<3
●
Baba!” Seslenirken içeri doğru, yatakta duran gömleğe uzandım. Kırışık durmaması için elimle azıcık da olsa düzelttim.
“Efendim?”
Sesinin gelmesi yüzünden yatağa sırtımı çevirip ona doğru döndüm.
"Bunu şimdi mi giyeceksin?” diye sordum başım ile elimde ki gömleği gösterip.Babam, bende olan bakışlarını gömleğe çevirdiğinde başını hayır anlamında salladı. “Yok, üzerimde ki ile kalacağım. Onu ver bavula koyayım,” diyerek bana doğru yürüdü ve gömleği benden aldı.
“Her şeyin tamam mı?” diye sordum merakla. Babam yatağın üzerinde duran bavula doğru gitmişti o sıra. Gözlerim onu takip ediyordu.
Bavula eğilip gömleği de içine koydu. Sonrasında bir şeyi kalmamış gibi bavulu kilitledi.“Sanırım tamam,” diyerek eğildiği yerden kalktı. Ben de onda olan gözlerimi otel odasının içerisinde gezdirdim. Belki bir şeyini unutmuş olabilirdi. Ama görünürde her şeyi almış gibi duruyordu.
“Kalmamış.”
Babam kafasını salladı beni onaylayarak. Ona baktım.
Babam bugün Bursa’ya geri gidiyordu. Hiç gitmesini istemesem de gitmek zorunda olduğunu söylemişti. Orada kalan dükkânını çok boş kaldığını ve artık gitmesi gerekiyormuş.
Onu havalimanına götürmeye gelmiştim. Uçağının kalkmasının daha zamanı olduğu için biraz oyalanıyorduk açıkçası.
“Gitmeni hiç istemiyorum,” dedim kırgınca. “Biraz daha kalamaz mısın?”
Babam derin bir soluk alıp bileğime uzandı. “Nare,” dedi bileğimi okşarken.
“Gitmem lazım. Bunu sana zaten açıkladım ama merak etme ben yine geleceğim.”Olumsuz anlamda kafa sallayıp dediklerini umursamadım. “Bence sen buraya taşın?” Bunu dememle yüzünde kocaman bir gülümse peydah oldu.
“Ne? Bence mantıklı,” dediğimde tuttuğu bileğimi çekip ikimizi de yatağın üzerine oturttu.
“Nare’m, güzel kızım benim.”
Bileğimde duran bakışlarım gözlerine çıktığında bana baktığını gördüm. Bakışları bana karşı yumuşaktı. Gözlerinde özlem vardı. Gözlerinde sıcak bir yuva vardı. Gözlerinde baba sevgisi vardı. Babamın gözlerinde bana dair her şey vardı. Ne ararsam bulabilirdim.
“Seni yıllar sonra bu kadar yakınımda görmek bana hâlâ inandırıcı gelmiyor. Sanki bir rüyadaymışım gibi, her an uyanıp sensiz kalacakmışım gibi. İnan, ben de gitmek ve seni yalnız bırakmak istemiyorum ama mecburum. O yüzden gitmemi isteme çünkü her an bileti iptal edebilirim,” dediğinde dolan gözlerime rağmen büyükçe bir tebessüm ettim.
“Hem bu sefer sen gelirsin ve sana Bursa’yı güzel bir şekilde gezdiririm.”
“Biz Kandemir’le biraz gezdik,” dedim ona bakarak. Babam bu dediğime karşı yalandan kızgınca kaşlarını çatıp, “Ben seni daha güzel gezdiririm,” dedi.
“Bursa’yı benden daha iyi mi bilecek hem? Sen gel Bursa’ya, bak o zaman Bursa’yı iliklerine kadar tadacaksın.”“Öyle olsun,” dedim tebessüm ederek.
Sessizleşti babam. Gülümseyen yüzünde sakinlik hâkim olunca, “Kandemir seni çok seviyor, değil mi?” diye sorunca yüzüm anında kızardı.
“Hı hmm,” dedim kısıkça gözlerimi kaçırarak. Gözlerimi ondan kaçırdığımdan dolayı ondan yüksek bir kahkaha sesi geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LÂYETEZELZEL | DÜZENLENECEK
General FictionBir mahalle aşkı. Kandemir ve Nare... * Başımı çevirdim ve kahverengi gözlerine mest oldum. En çok gözlerini seviyordum. Beni kendine tutsak eden gözleri ölüm gibiydi. "Seni özledim," dedim bir anda. Bunu söylemeyi düşünmüyordum ama kalbimde ki duy...