15. BÖLÜM

17.5K 594 27
                                    

Keyifli okumalar.

💫

Güzel yorumlarınızı telefon başında bekliyor olacağım.

Beni gördüğü için şaşırmış sonrasında ise hemen kendisini toparlamıştı. Endişe ile yanın gidip patlamış dudağı ve morarmış yanağına baktım. "Bu halin ne Allah aşkına ya. Nasıl kavgaya karışabilirsin?" dedim ve morarmış yanağını elledim.

"Senin nereden haberin oldu? Kim söyledi sana? Yasin mi, Kenan mı?" Sinir ile arkamızda kalan Kenan'a baktı. "Ben söylemedim." dedi Kenan.

"Bırak şimdi beni, asıl sen soruma cevap ver. Neden kavgaya karıştın?" Dikkatini Kenan'dan alıp bana verdi.
"Önemli değil. Gereksiz bir kavgaydı." dedi ifadesiz sesi ile. Gözlerimi ima ile yaralı yüzünde gezdirdim. "Gerçekten önemli bir kavga değilmiş yaa. Kandemir, yüzünün halini görmedin sanırım ayreten oto galeriden bahsetmiyorum bile." Birkaç adım geri gidip trip atar gibi kollarımı bağladım. "İşlemleri hallettik. Çıkalım mı?" dedi Kenan ortada ki gerginliği azaltmak için.

Kandemir başını sallayıp Kenan'ı onayladı. "Ben taksi çağırıyorum o zaman." dedi ve yanımızdan ayrıldı.

Ona Yasin'in burada olduğunu söylemedim. Dışarı çıkınca görürdü zaten.

Kandemir, aramızda ki mesafeyi azalttı ve yanıma geldi. Küskün gözler ile etrafa bakarken ona bakmamaya çalıştım.

"Şşt, trip mi atıyorsun bana." dedi muzip bir tavırla. Omzumu silkeledim. "Evet, atıyorum ne olacak?" Ona bakmamaya çalışsam da yakınıma iyice sokuldu ve ellerimi tuttu.

Ne olduğunu anlamadan kaşlarını derince çattı. "Ellerin üşümüş, Na're." Ellerimi çekmeye çalışsam da sıkıca tutuyordu. "Sana ne? Sen git kendi yüzüne bak. İyice çirkin bir şey olmuşsun."

Canı acıyor muydu acaba? Ona küssem de yüzünü merak ediyordum. "Çirkin olsam bakmaz mısın bana?"

Al işte! Ben bu hallerine dayanamıyordum ki. Bu masum sesi bana her şeyi yaptırabilirdi.

"Yoo, bakmam tabii ki de. Niye bakayım ki?" Öyle mi der gibi baktı bana. O da biliyordu yalan söylediğimi ama bana uyuyordu.

Beni etkisi altına almasına izin vermedim. Çünkü şu an ona olan sinirim gittikçe azalıyordu.

"Sen niye bana cevap vermiyorsun. Senin için endişelendiğimi görmüyor musun Kandemir? Gerçekten bir şey oldu diye aklım çıktı ama sen hâla ne derdindesin." Daha deminki halinden sıyrılıp ciddi bir şekilde baktı bana. "Biliyorum seni meraklandırdığımı ama gerçekten önemli bir şey değil."

Kendinden emin konuşmasına daha çok sinirlendim. "Ben karar veririm neyin önemli olup olmadığına. Ben gelmesem acaba haber verir miydin." Tabii ki de vermezdi. Elimi sertçe elinden çekip geldiğim yoldan geri döndüm. "Na're!" dedi arkamdan bana seslenerek. Ona bakmadım ve Yasin ile konuşan Kenan'ın yanına gittim.

"Gitmiyor muyuz?"

"Gidiyoruz ama..." daha konuşmasını tamamlamadan arkamdan gelen kişiye baktı. "Siz taksi çevirin öyle gidin. Senin hesabını da sonra kesicem." dedi Yasin'e. Bunu duyduğu gibi korku ile yutkunan Yasin konuşmadı.

LÂYETEZELZEL | DÜZENLENECEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin